Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, I. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde yaptığı konuşmada kadınla erkeği eşit konuma getirmenin fıtrata aykırı olduğu açıklamasının ardından basında yer alan haberlerle ilgili olarak, “İstanbul'da Kadın Adalet konulu zirvede konuştum. Dedim ki, kadın ve erkeği eşit konuma getiremezsiniz. Kadınların ihtiyacı olan eşitlikten ziyade eşdeğer olabilmektir. Söylediğim bu. Eşitlik değil eşdeğerlik olması gerektiğini yani adalet olması gerektiğini vurguladım. Dün bazı ulusal ve uluslararası gazeteler manası son derece belli olan bu ifademin sadece bir kısmını aldılar. Çok yanlış bir şekilde yansıttılar. Kimse böyle ahlak zafiyeti içinde bir yere varamaz” dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 15. Uluslararası MÜSİAD Fuarı'nda konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
Türkiye yatırım yapmak için eşsiz bir ülkedir. 2012 yılında Dünyanın en büyük 250 müteahitti arasında 38 Türk işadamı varken bu sayı bugün 42'ye ulaştı.
Mısır demokrasi yolunda önemli bir aşamaya gelmişken kanlı bir darbe ile çıkmaz bir yola girdi. Tüm Müslümanların en kutsal ikinci mekanı olan Mescid-i Aksaya yönelik barbarca saldırı ne yazık ki barış umutlarına çok ağır bir darbe vurmuştur.
BM bölgedeki insani trajediyi sadece seyretmektedir. BMGK bölgede yaşanan insanlık dışı durumu sona erdirmek için hiç adım atmamaktadır. AB yanıbaşında insanlık ölürken suskun kalmayı tercih etmektedir. Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da yaşanan hadiselere paralel olarak Türkiye de bazı saldırılara maruz kalmıştır. 2013 Haziran ayındaki sokak olayları, Aralık ayındaki darbe girişimi bu yıl Ekim ayında meydana gelen olaylar asla yerel dinamiklerle açıklanamayacak olaylardır.
Türkiye ekonomisi hedef alınmış algı operasyonları yapılmış Türkiye'nin imajına karşı son derece kasıtlı saldırılar başlatılmıştır. Sokak şiddeti ve vandallık yapılırken polis müdahalesini kıyasıya eleştirenler, şu anda başka ülkelerdeki toplumsal hareketleri hiç gündeme getirmiyorlar.
DEAŞ terörüne karşı çıkanlar PKK'ya sempati ile bakıyorlar. DEAŞ'a saldıranlar ki saldırmamız lazım, peki PKK'yı meşrulaştırmak için gayret ediyor. Bakın güncel örneği paylaşmak isterim. İstanbul'da Kadın Adalet konulu zirvede konuştum. Dedim ki, kadın ve erkeği eşit konuma getiremezsiniz. Kadınların ihtiyacı olan eşitlikten ziyade eşdeğer olabilmektir. Söylediğim bu. Eşitlik değil eşdeğerlik olması gerektiğini yani adalet olması gerektiğini vurguladım. Dün bazı ulusal ve uluslararası gazeteler manası son derece belli olan bu ifademin sadece bir kısmını aldılar. Çok yanlış bir şekilde yansıttılar. Kimse böyle ahlak zafiyeti içinde bir yere varamaz.
Bunlarda yalan var, takiyye var, iftira var, hakaret var. Bunlarda olmayan tek şey dürüstlük. Bana ve arkadaşlarıma çamur atmak istiyorlar. Başında bulunduğum siyasi parti içinde kadın hareketini nasıl güçlendirdiğim ortada iken bana iftira atanlar önce aynaya baksınlar. Mensubu oldukları zihniyetin ne durumda olduğunu görsünler. Bu çifte standardı ibret ve bir o kadar da istihza ile izliyoruz.
Uluslararası medyada Türkiye hakkında çıkan haber ve yorumların, tamamen gerçek dışı art niyetli ve hasmane olduğunu özellikle bilmenizi isterim. Bölgemizde yaşanan hadiselere rağmen Türkiye'ye yönelik operasyonlara rağmen ülkemiz istikrarla geleceğe yürümektedir.
