Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Son olarak Ayasofya-yı Kebir Cami-i Şerif'in ibadete açma sürecinde, İstanbul'un Türk toprağı olmasını sindirmekte zorlananlar olduğuna bir kez daha şahitlik ettik" dedi.
MİT'in İstanbul'daki hizmet binasının açılışında konuşan Erdoğan, "MİT’in yeni binaları ve yeni atılımlarıyla, devletine ve milletine sunduğu hizmetlerini katbekat arttıracağına inanıyorum. Bilginin ve bilgiyi kullanmanın en etkili silaha dönüştüğü bir dönemde, istihbaratın önemi çok daha artmıştır. Anadolu’yu vatan haline getirmemizde buralara gelip hem siyasi, sosyal, ticari dokuyu hatmeden; insani yapıyı dönüştüren Horasan erenlerinin çok daha büyük katkısı vardır." diye konuştu.
"Ülkemizin bir süredir verdiği tarihi mücadele ilk hedef alınan kurumlarımızın başında MİT’in geliyor olması tesadüfi değil"
Erdoğan, "Bu büyük ağ üzerinden elde edilen bilgiler ve kurulan alt yapı sayesinde Sultan Alparslan’dan başlayarak ecdadın büyük komutanları Anadolu’yu kısa sürede baştan başa fethetmiştir. Tarihimizde istihbarat zafiyetinin ne büyük sonuçlara yol açabileceğinin pek çok acı örneği vardır. Bunların en çarpıcısı Balkan Savaşı'dır. Dönemin yöneticileri bilgi ve idrakle göremediği için bunu göremedikleri için tarihimizin en utanç verici yenilgisine uğradık. Halbuki merhum Abdülhamit Han’ın güçlü istihbarat ağı ve diplomatik dehası sayesine ülkeyi pek çok badireden, tek kurşun atmadan kurtardığı da tarih kitaplarında uzun uzun anlatılır. Ülkemizin bir süredir verdiği tarihi mücadele ilk hedef alınan kurumlarımızın başında MİT’in geliyor olması tesadüfi değildir." görüşünü savundu.
"İstanbul sadece Türkiye’nin değil dünyanın merkezi konumunda"
Erdoğan, "İstihbaratı çökertilmemiş bir ülkenin işgali ya mümkün değildir ya da fevkalede ağır maliyetlidir. Türkiye en önemli millî kurumlarından biri olan Milli istihbaratın ayakta kalması sayesinde son dönemdeki imtihanlarından alnının akıyla çıkmıştır. Bu süreçte İstanbul, diğer özelliklerinin yanı sıra istihbarat konusundaki özel konumu ile öne çıkmıştır. Hiç süphesiz İstanbul sadece Türkiye’nin değil dünyanın merkezi konumundadır. Burada attığımız her adım, yaptığımız her faaliyet dünyanın ilgisini çekiyor. Stratejik öneme sahip olan İstanbul, bugün de aynı cazibesini sürdürüyor." yorumunu yaptı.
"Son olarak Ayasofya-yı Kebir Cami-i Şerif'in ibadete açma sürecinde, İstanbul'un Türk toprağı olmasını sindirmekte zorlananlar olduğuna bir kez daha şahitlik ettik"
Erdoğan, "Ecdadımız da İstanbul'a sahip olmanın hayalini kurmuş, büyük mücadeleler vermiştir. Ecdadın hayalini gerçekleştirmek Fatih Sultan Mehmed Han'a sahip olmuştur. Fethin üzerinden asırlar geçmesine rağmen hâlâ İstanbul’un Türk milletinin ve Müslümanların elinde olmasının kabullenilemediğini görüyoruz. Son olarak Ayasofya-yı Kebir Cami-i Şerif'in ibadete açma sürecinde, İstanbul'un Türk toprağı olmasını sindirmekte zorlananlar olduğuna bir kez daha şahitlik ettik. İstanbul milletimizin göz bebeği olduğu kadar en büyük aşkımız ve sevdamızdır bu böyle biline." değerlendirmesinde bulundu.
"Bu merkezimizle Ankara'dan karargâhtan sonra en önemli ikinci bir merkeze sahip olduk"
Erdoğan, "İstanbul'u her anlamda geliştirdik, güzelleştirdik. Son dönemde attığımız her adımla İstanbul'a layık olmaya çalışıyoruz. Bu bir aşk, sevda meselesidir. Hedefimiz İstanbul'u finansın, ticaretin, eğitimin, kültürün merkezi olarak dünyanın en üst seviyelerine çıkarmaktır. İstanbul'u dünyanın en güvenli şehri haline getirmektir. Bu konuda istihbarata da önemli görevler düşüyor. Nüfus bakımından Avrupa'nın 23 ülkesinden daha büyük olan İstanbul'da güvenliği sağlamak öyle kolay bir iş değil. Böyle bir şehrin istihbarat servisleri için cazibe merkezi olması kaçınılmazdır. Bu merkezimizle Ankara'dan karargâhtan sonra en önemli ikinci bir merkeze sahip olduk." ifadesini kullandı.
Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:
Tüm teknik donanımlarıyla birlikte Ankara ve İstanbul bu süreçteki yükümüzü büyük oranda alacağı gibi, bütün faaliyetleri çok daha seri bir şekilde takip etmemizi sağlayacaktır. İç ve dış tüm istihbarat ve koordinasyondan sorumlu olan MİT'in İstanbul'daki sorumluluğu da artıyor. Terör örgütleriyle mücadelenin yanında dış güvenlik, dış istihbarat ve dış istihbarata karşı koyma görevlerini yürütüyor. FETÖ'cü hainlerin İstanbul'da gizlenme isteğinin boşa çıkarılmasında istihbaratımız önemli görevler yürütmüştür.
"Teşkilatımız yürüttüğü istihbarat diplomasisi ile 100'ü aşkın FETÖ'cünün ülkemize iadesini sağlamıştı"
"Türkiye'nin son 4 yılda yurtiçinde ve yurtdışında yürüttüğü operasyonlarda teşkilatımızın çok büyük katkıları vardır. DEAŞ başta olmak üzere, terör örgütleriyle götürdüğümüz etkin mücadele pek çok devletin bizimle işbirliğine yöneltmiştir. Teşkilatımız yürüttüğü istihbarat diplomasisi ile 100'ü aşkın FETÖ'cünün ülkemize iadesini sağlamıştır. Diğer yandan FETÖ yapılanmasının deşifresi yanında, yurtdışındaki faaliyetlerinin engellenmesi için ciddi başarılar elde etmiştir. PKK'nın tarihinin en büyük darbeleri almasında teşkilatımızın çok büyük emekleri vardır. PKK lider kadrosu hareket edemez hale gelmiştir.
Suriye'de teröristlerin sınırımızdan temizlenmesi, güvenli bölgeler oluşturulması, ordumuza destek sağlanması gibi pek çok görev eksiksiz ifa edilmiştir. Darbeci Hafter'in ilerleyişinin durdurulmasında teşkilatımızın sağladığı bilgiler oyun değiştirici güce sahiptir.
Türkiye'nin çıkarları nerede vaziyet alınmasını gerektiriyorsa, MİT orada hemen faaliyetlerini yoğunlaştırmaktadır. Diğer çalışmalarımızı da daha güçlü şekilde yürütebiliyoruz. Her alanda olduğu gibi istihbaratta da zoru başardık.
2023 hedeflerimiz doğrultusunda yeni yetenekler kazanmaya odaklanan MİT'in teknolojik kapasitesini artırdık, altyapısını geliştirdik. Teşkilatımızın hukuki mevzuatını da geliştirdik. Yaptığımız yatırımlar sayesinde teşkilatımız İHA, SİHA, istihbarat gemisi, uçağı gibi pek çok teknik özelliğe kavuşarak görülmeyeni görünür hale getirdi. Büyük ve güçlü Türkiye yolunda verdiğimiz mücadelede istihbarat bizim kilit silahımızdır.
Sürekli değişen ve dengeleri yeni tehdit alanını analiz etme için teşkilatımıza her türlü desteği vermeye sürdüreceğiz. Faaliyetlerin kesintisiz sürdürülmesini bekliyoruz. Milli güvenlik ihtiyaçlarımızı kurumlarımız arası kusursuz uyumla karşılayabiliriz."
