"AKP önünde oturayım dedim, engelledi"
Hasan Erdem, “İlk ziyaretimizde ‘Ben demokrasi için yatıyorum. Kimseye boyun eğmeyin. Sakın zalimlerden bağışlanma dilenmeyin. Biz haklıyız. Her sözümün arkasındayım. Biz emek ve eşitlik mücadelesi verdik rahat olun' dedi. Her ziyaretimizde ise dik durmamızı ve kimseye el açmamamızı söyler. Defalarca Eren'e ‘Bırak AKP önünde oturayım' dedim. Beni engelledi” ifadelerini kullandı.
"Meclis koltuğunda oturmadı, koşturdu"
Milletvekilliğinden cezaevine giden sürece ilişkin konuşan baba Erdem, “Eren koltukta oturmadı, hep koşturdu. Çok şükür kursağından tek haram lokma geçmedi. Ülkesi için çalıştı. Yalanla, dolanla, iftiralarla karaladılar hep. Biz büyük bir aileyiz. Ben 69 yaşımdayım. Hayatım boyunca hep sosyal demokrat olarak yaşadım. Evime ne FETÖ ne Menzil girdi. Evlatlarım devrimci olarak büyüdü. Fethullah'ın sümüklü mendilini koklayanlar oğlumu tutuklattı. Eren hayatını tarikatlarla mücadeleye verdi. FETÖ-ABD ilişkisini 2010 yılında yazdığında, şimdi onu tutuklatanlar FETÖ'yü övüyordu. Ben adalete inanmıyorum. Bu ülkede adalet yok. Ama Eren çıkacak, adalet için çalışacak” diye konuştu.
Yargı reform paketine değinen baba Hasan Erdem, “Adil yargılanma istiyoruz. Biz af istemiyoruz. Eren yargılanmadı ki. Mahkemesi tahliye etti, sonra talimatla tekrar tutuklandı. Adil yargılanmak istiyoruz. Çünkü beraat edeceğiz. Eren suç işlemedi ki af istesin. Yargıtay'da yargılanmak istiyoruz” dedi.
"Hükümeti Allah'a havale ettik. Çünkü ülkede havale edeceğimiz bir mahkeme yok”
Oğlunun herkese tarikatların iç yüzünü anlattığını söyleyen anne Hüsniye Erdem ise oğluna iftira atıldığını belirterek, “FETÖ'nün pisliklerini ilk yazanlardan biri o. Hakkım ona bunu yapanlara haram olsun. Biz hep dövüldük. Sivas, Çorum, Maraş… Şimdi de oğlumu aldılar. Eren ne yapmış? Doğruları söylemiş. Ne söylediyse doğrudur. Çünkü ben onu helal süt ve lokmayla besledim. O ne dediyse gerçektir çünkü Allah'tan korkar. Eren tutuklandığında diğer oğlum askerdi. Ülkesini seven bir oğlum asker diğer evladım mahpus oldu. Benim oğullarım Atatürkçüdür, laiktir. Eren vekil olarak doğmadı. O makamlar geçicidir. Kalıcı olan namustur, şereftir. Cezaevinde bana ‘Anne ben haklıyım ama güçsüzüm' der. Artık hak yok, güç var. Adalet sadece mahşerde. Hükümeti Allah'a havale ettik. Çünkü ülkede havale edeceğimiz bir mahkeme yok” dedi.
"Oğlum Yargıtay'da beraat edecek"
Eren Erdem'in siyasetten vazgeçmeyeceğini belirten Hüsniye Erdem sözlerini şöyle sürdürdü: “Eren'i CHP'li olduğu için tutuyorlar. Kemal Kılıçdaroğlu da söyledi bunu. Oğluma kavuşmak istiyorum. Oğlum Yargıtay'da beraat edecek. Şerefiyle çıkacak. Ben evladı dağa çıkartılmış, suçsuz yere cezaevine konmuş annelere, şehit annelerine sesleniyorum. Başka annelerin ağlamaması için ülkemize adalet lazım. Adalet yoksa huzur yok. Benim gözümde; Diyarbakır'daki anneyle, Berkin'in annesi ve Eren Bülbül'ün annesi aynı. Biz evlatlarımızı 9 ay karnımızda, bir ömür kucağımızda taşıdık. Tüm evlatlar bizim. Bu ülkenin siyaseti yüzünden evlatlarımızı heba etmeyelim” şeklinde konuştu.
"İstinaf yasaya karşı direniyor"
Eren Erdem derhal tahliye edilmesi gerektiğini kaydeden Eren Erdem'in avukatı Onur Cingil de, “CHP Parti Meclis Üyesi Eren Erdem yaklaşık 500 gündür haksız ve hukuksuz bir şekilde tutuklu. Süreç maalesef başından bu yana hukuki bir süreç olarak ilerlemiyor. Yargılamanın başından beri hakkında tek bir delil vardı o da gizli tanık delili. Gizli tanık daha ilk celsede, ‘beni savcı yönlendirdi' dedi. ‘Bana iplik fabrikası vaat ettiler' diye iktidarı adres gösterdi, gizli tanık tüm beyanlarını inkar etti ve bu tek delil de çöktü. Buna rağmen Eren Erdem hâlâ tutuklu. Dosyada Eren Erdem’den fazla hapis cezası alan bir sanık tahliye edildi, Eren Erdem’den daha fazla hapis yatacak sanık ise hiç tutuklanmadı. Süreç başından sonuna siyasi ilerledi” ifadelerini kullandı.
"Eren Erdem’in reforma da pakete de ihtiyacı yoktu"
Erdem için Yargıtay yolu açıldığını belirten Avukat Cingil, Eren Erdem dosyasının yargıda reform amacının olup olmadığını göstereceğini belirterek, “İstinaf Mahkemesi’nde ve paketten önceki durumda dosya İstinaf Mahkemesi’nin kararı ile kesinleşecekti. Fakat bize Yargıtay yolu açıldı. Buna göre İstinaf Mahkemesi kararı ne olursa olsun bir de Yargıtay incelemesinden geçecek. Bu da epey bir süre demek. Eren Erdem’in infazına zaten 10 ay kaldı. Bu süreyi tutuklu geçirmesi kabul edilemez. Kanun Meclis'ten geçtikten sonra ve yasalaşınca birer adet tahliye talebinde bulunduk. Eren Erdem derhal tahliye edilmeliydi ama İstinaf Mahkemesi hala tahliye kararı vermedi, İstinaf Mahkemesi yasaya karşı direniyor. Tabi her zaman söylediğimiz gibi Eren Erdem’in reforma da pakete de ihtiyacı yoktu zaten hiç tutuklanmamalı, tutuklandıktan sonra da bu zamana kadar defalarca tahliye edilmeliydi. Ama tahliye edilip birkaç saat sonra ilgisiz bir mahkeme tarafından tekrar tutuklanması ile zaten dosya net bir şekilde anlaşılmıştı. Bu dosya yargıda gerçekten reform amacı taşıyıp taşımadıklarını da gösterecek bir turnusol kağıdı niteliğinde” yorumunda bulundu.