Gündem

Ertuğrul Özkök: Dindar nesle çekiçli Thor ulaşıyor, kılıçlı Erbaş neden ulaşamıyor?

"Uzmanlarınız hemen Disney Plus’a abone olup, Marvel filmlerini izlemeye başlasın..."

01 Ekim 2022 13:12

Ertuğrul Özkök"Tansu'ya Mektuplar" başlığı altında,  yazdığı ve "newsletter" olarak paylaştığı yazısında bugün,  Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın, "Onları (Gençleri) namazsız, ibadetsiz bir Müslüman olarak yaşamaktan kurtaralım. En önemli vazifelerimizden biri budur. Topluyoruz, çarpıyoruz ulaştığımız sayı bir milyonu, bir buçuk milyonu geçmiyor" sözlerini değerlendirirken, "Dindar nesle çekiçli Thor ulaşıyor, kılıçlı Erbaş neden ulaşamıyor?"  diye sordu.

Özkök'ün "Sayın Başkan dindar nesle sen ulaşamadın da 'Thor' nasıl ulaştı" başlıklı yazısı şöyle: 

“Tanrı’ya inanır mısınız?”

Hepimiz hayatımız da en azından bir iki defa bu soruyla karşılaşmış, veya başkasına sormuşuzdur.

Benim cevabım hep şu oldu:

“Yaradan’a inanırım…”

Ama bana göre bugüne kadar bu soruya bugüne kadar en ilginç cevabı “Homo Deus” adlı kitabı bütün dünyada ve Türkiye’de milyonlarca satan Yuval Noah Harari verdi.

Hindistan’da 2018’de yapılan ‘India Today Conclave’ toplantısında soruyorlar “Tanrı’ya inanır mısın?”

Bugüne kadar buna verilen 3 cevabı biliyoruz: ”Evet” veya “Hayır…

Veya:

“Tanrı’ya inanırım ama dinlere inanmam…”

"Tanrı'ya inanır mısın" sorusuna 4'üncü cevap

Hariri dördüncü bir cevabı buldu: “Hangi Tanrı’ya?”

Soruyu soran “Nasıl yani” diyor.

Hariri  “Çünkü iki Tanrı var” deyip şöyle devam ediyor:

“Biri gizemli Tanrı. Onun hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. İnsanlara sevgiyi aşılayan, birbirinizi öldürmeyin diyen, çalmayın diyen, kibirli olmayın diyen, adil olun diyen bir Tanrı. İşte o Tanrı ile hiç bir meselem yok…”

Ama ikinci Tanrı var ki işte onunla...

“Ama ikinci bir Tanrı var ki onun hakkında her şeyi biliyoruz. Bizlere, cinsellik hakkında, kadınların nasıl giyinmesi gerektiği hakkında talimatlar veren; Şöyle giyinin, kadınlar başını örtsün, Günde haftada şu kadar camiye, kiliseye, sinagog’a gidin, şunu iç, şunu içme, şunu ye, şunu yeme” diye buyruklar veren, belli bir ahlak aşılamaya çalışan Tanrı. İşte onunla meselem var…”

Bir mümin için kabul edilmesi çok güç sözler bunlar.

Hele hele mesleği “ Devletin inancı meselelerini yönetmek” olan biri için imkansız diyebilirsiniz.

Hafızlık icazet töreninde tarihi bir itiraf: 'Dindar nesile ulaşamıyoruz'

Dün Hariri’nin bu eski konuşmasını yeniden düşündüm. Nedeni de Diyanet İşleri Başkanı Prof. Ali Erbaş’ın Karaman'da hafızlık icazet töreninde yaptığı konuşma oldu.

Erbaş, yaptığı konuşmada, ilk defa çok açık bir itirafta bulunuyor. “Gençlere ulaşamıyoruz” diyor ve adeta yalvarırcasına şunları söylüyor:

"Kardeşlerim ne olursunuz, gençlerimize bunu böyle anlatalım. Çocuklarımıza böyle anlatalım. Onları namazsız, ibadetsiz bir Müslüman olarak yaşamaktan kurtaralım. En önemli vazifelerimizden biri budur. Topluyoruz, çarpıyoruz ulaştığımız sayı bir milyonu, bir buçuk milyonu geçmiyor. Cuma namazlarında hutbe verme imkanı buluyoruz. 8,5 milyon üniversite öğrencimiz var. Bu gerçekleri kardeşlerimize kim anlatacak? Sizler hep birlikte hocalarımız, öğretmenlerimiz, vaizlerimiz, anne babalar bu doğruları hep birlikte anlatacağız…"

İki ay içinde 5 sinyal: Dindar ve kindar nesil projesinin bir ayağı çöktü

Bu sözler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Dindar ve kindar nesil yetiştirme idealinin” resmen başarısızlığa uğradığının, hatta çöktüğünün en yetkili ve resmi ağızdan itirafı değil mi.

Aslında bu itirafın ilk sinyali, Temel Karamollaoğlu’nun torunlarının neden kendi iradeleriyle imam hatip lisesinden ayrıldığını söylemeleri ile geldi.

Sonra bu yıl imam ortaokullarından YLS sınavına giren öğrencilerin yüzde 47’sinin imam hatip liseleri dışındaki okulları tercih ettiğini açıklanması ile devam etti.

Üçüncü sinyal geçen hafta İmama Hatip Okulları Mezunları Derneği ÖNDER’in bizzat açıkladığı rakamla geldi.

İmam hatip liselerine giden öğrenci oranı, toplam öğrenci içinde 1996 yılındaki Refahyol Hükümetini döneminin bile altına düşmüştü.

Ardından Cüppeli Ahmet Hoca açık açık “Camiye giden insan oranı yüzde 10’un altına indi” dedi.

İki ay içinde çok ciddi 5 sinyal yani…

Yani Diyanet sadece gençlere ulaşmakta zorluk çekmiyor.

Diyanet artık, nüfusunun yüzde 99’u Müslüman olan Türkiye vatandaşlarının çok büyük çoğunluğuna da ulaşamıyor.

Peki neden böyle oldu?

İnanç niye, Cumhuriyet’in en uzun süreli ve en muhafazakar iktidarı döneminde böylesine geriledi?
Diyanet neden çocuklara ulaşamıyor?

Baba bu kitabı niye aldın, keşke bana sorsaydın

Yakın bir arkadaşım, geçenlerde Beyoğlu’ndaki kitapçılardan birinde “Norske God”, yani Kuzey Tanrıları üzerine İngilizce bir kitap bulmuş ve almış.

Bu yıl liseyi bitiren oğlu kitabı masanın üzerinde görünce “Bu kitabı niye aldın?” diye sormuş.

O da “Son zamanlarda popüler kültürde Kuzey Tanrıları ile ilgili filmler çok fazla arttı. Onu öğrenmek için aldım” demiş.

Oğlunun tepkisi şu olmuş:

“Baba niye aldın, bana söyleseydin sana daha iyisini anlatırdım…”

Sayın Başkan sizin ulaşamadığınız gençlere Thor nasıl ulaşıyor?

Sayın Başkan Erbaş, belki siz farkında değilsiniz ama, bugün bütün dünya gençleri arasında “Kuzey Tanrıları mitolojisi” inanılmaz bir hızla yayılıyor.

Çocukların kıblesi Mekke’den ve Kudüs’ten Kuzey Batı’ya kaymış durumda.

Çünkü bugün gençlerinin en büyük gözdesi olan Marvel ve DC Comics filmlerinin ana teması Kuzey Tanrıları ve Yunan mitolojisinin tanrıları oldu.

Hiç kendi kendinize sordunuz mu, “Benim ulaşamadığım Müslüman gence, Kuzey Tanrısı Thor nasıl kolayca ulaşabiliyor?"

Mesela Avengers: Endgame filmi üzerine hiç düşündünüz mü?

Yeryüzünde ve Türkiye’de her inançtan yüz milyonlarca gencin 2.7 milyar dolar ödeyerek sinema salonlarında seyrettiği filmdeki süper güçlere sahip iyi tanrıların galaksiyi korumak için Ölüm Tanrısı Thanos’a karşı verdiği savaşı izlediniz mi?

Thor'un ağır çekici nasıl kutsal emanete dönüşüyor?

Sahabe inancıyla büyüyen çocuklar nasıl bir Kuzey Tanrısının mücahidi haline gelebiliyor öyleyse…?

Yıldırımlar Tanrısı Thor’un ağır çekici, nasıl oluyor da bu çocukların gözünde bir kutsal emanete dönüşüyor?

Marvel evreni Tanrılarını ve süper güç sahibi insanlarını anlatan filmleri yapan Disney şirketinin streaming platformu Disney Plus’un kısa sürede abone sayısı bakımından niye Netflix’i bile geçtiğinden hiç kimse size söz etti mi?

Sayın Başkan zor gelebilir ama kimse söylemediyse ben söyleyeyim

Gençler niye Kuzey tanrılarına ve Yunan mitolojisinin tanrılarına yöneliyor biliyor musunuz?

Önce şunu belirteyim. İçiniz şu bakımdan rahat olsun. Bu sadece İslam'a ait bir durum değil.

Üç büyük tek tanrılı dinin üçünde de artık açıkça görülen bir gelişme bu.

Ben teolog değil, pop sosyoloğum. Size kendi yorumumu yazayım.

3 Tek tanrılı din Allah'ı, Rab'bı ve Tanrı'yı unuttu mu?

Sayın Başkan çünkü 3 tek tanrılı din peygamberlere takılıp kaldı. Maalesef “Allah’ı”, “Tanrı’yı” “Rab’bı” unuttu.

Her üç dinde de Tanrı değil, onun mesajını getiren öne çıktı..

Bundan 50 yıl önvce ünlü iletişim bilimcisi McLuhan’ın dediği gibi, “Medium is the mesage” oldu.
‘Mesih, yani Mehdi, mesajın kendisidir” inancı tek başına kaldı.

Oysa şimdi bugünün çocukları mesajın asıl kaynağına gidiyorlar.

Yani Allah’a, yani Rab’ba, yani Tanrı’ya…onlar “Sizin anlattığınız” Allah’ı ve mesajı ile yetinmiyor…

Allah’ın, Tanrı’nın, Rab’bın kendisini bulup onunla baş başa kalmak istiyor.

Hiç şüphesiz bir mümin için kabul edilmesi zor, hatta imkansız

Tabii ki bu anlayış bir mümin için kabulu zor bir şey. Hatta imkansız. Bunu “Dinin inkarı” olarak bile görüyorlar.

Ama dünyayı sorgulayan bir genç için hiç de öyle zor değil.

Tam aksine çok mantıklı.

Çünkü bu iki Tanrıdan birincisi “Yaratan…”

Yani Yaradan'ın kendisi.

Öteki ise Mesih'in, yani Peygamberin getirdiği mesaj…

Genç çocuklar her inancın Ali Erbaş’larına diyor ki:

“Hele siz bir çekilin aradan. Biz Tanrı ile baş başa kalalım.. Sonra gelin konuşalım…”

Yani bugün ulaşılmak olan telefonların açılmamasını nedeni biraz da bu.

Sizi “Engellemişler…”

Özel güçleri var, onları yaksanız da öldüremezsiniz

Dedim ya onlar artık Thor’u keşfettiler.

Onlar da tıpkı Aleyna Tilki gibi düşünüyor.

Özel güçleri var.

Ve biliyorlar ki, “Kötülük Tanrıları” da var.

Ve her biri bir Avenger olup, özel güçleri ile o Kötülük Tanrılarını yenmek istiyorlar.

Böylelikle dünyayı kurtaracaklarına inanıyorlar.

Siz inanmasanız da gerçek bu.

Diyanete çok naçizane önerim

O yüzden size naçizane önerim şu.

Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde hiç vakit kaybetmeden bir “Norske God” ve Mitolojiler bölümü kurunuz.

Uzmanlarınız hemen Disney Plus’a abone olup, Marvel filmlerini izlemeye başlasın.

Belki o zaman bugün ulaşamadığınız çocuklar, engellemeyi kaldırır ve ulaşabilirsiniz.

Ama bunun için sizin de o gençlerin numaralarına koyduğunuz engellemeyi kaldırmanız lazım.