Ertuğrul Özkök, "Pazar Mektubu" başlığı altında, yazdığı ve "newsletter" olarak paylaştığı yazısında bugün, “University College of London”dan Daniel Richardson, Joseph Devlin, John Hogan ve Chuck Thompson’ın yayımladığı bir araştırmanın verilerine yazısında yer verdi. Özkök, “Ülkedeki ‘penis boyu ortalamasını’ çok yüksek sanıp komplekse kapılan erkeklerin çoğu hızlı spor arabaları tercih etmişler.“ ifadesini kullandı. Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmenliği görevini yürütürken aldığı Cadillac’ı hatırlatan Özkök, “Bu durumda hem ben hem benim “Good Old Cadillac’ım” aklandı…” ifadesini kullandı.
Özkök'ün "Garajınızda bir 'Porsche 911 Carrera' varsa dikkat, biri 'penisinizi gözlüyor" başlıklı yazısı şöyle:
Garajınızda bir 'Porsche 911 Carrera' varsa dikkat, biri 'penisinizi gözlüyor'
Ne zaman içinde “penis” kelimesi olan bir yazı yazsam Mehmet Barlas bana çok kızardı.
Onu kızdırma pahasına yazacağım.
Ama önce yazının çok kısa bir özetini vereyim:
Soru şu:
“Penisi küçük olan erkekler büyük ve hızlı spor arabaları mı tercih ederler?”
Konu sizi ilgilendirmiyorsa, burada salonu terk edebilirsiniz.
Yok cevabını merak ediyorsanız devam etmenizi tavsiye ederim.
Çünkü sonuç ilginç…
Bu sabah New York Times'ta o satırlar bana öyle bir 'çaktı ki'
Bu sabah New York Times’ın sitesinde kitap ekini okurken yeni çıkanlar arasında bir kitap, sosyolog olarak ilgimi çekti.
Kitabın adı “The Status Revolution…”
Yani “Statü Devrimi…”
Yazarı Chuck Thompson adlı bir öğretim üyesi.
Konusu da şu:
Yıllar geçtikçe “lüks”, “elit” ve “statü” kavramları değişiyor.
Dünün lüks diye görülen birçok şeyi bugün artık orta gelir düzeyinde herkesin ulaşabileceği şeyler haline geldi.
Bilinmeyen bir şey değil…
Ancak kitapla ilgili eleştiriyi okurken bir yerinde, günün moda deyimiyle “çakılıp” kaldım.
Çünkü Thompson, henüz okumadığım kitapta, “penis boyu ile araba tercihi arasındaki ilişkiye” değiniyormuş…
Çakılmamın nedeni de çok kişisel…
|
Yıllar önce aldığım Cadillac sonradan görme başıma neler açtı?
Yıllarca önce Hürriyet’in en parlak zirve yıllarıydı.
Gazetenin borsa değeri 1.8 milyar dolara ulaşmıştı.
Tiraj, etki ve finansal başarı olarak dünyada parmakla gösterilen bir başarı hikâyesi yazıyorduk.
İşte öyle günlerden birinde Aydın Doğan bana “Git kendine güzel bir araba seç” dedi.
Ben de ona şunu söyledim:
“Aydın Bey ben İzmirli sonradan görme bir çocuğum. İlk gençlik yıllarımda Alsancak’ta zenginlerin Cadillac arabaları vardı. Hep aklımda kaldı. Şimdi sonradan kendime bir Cadillac almak istiyorum…”
Güldü ve ‘Git al’ dedi.
Aslında bir yıl eski modelini almıştım. Fiyatı bir BMW 5 serisinden düşüktü.
Ama herkesin gözü bu arabaya dikildi ve aldığıma alacağıma pişman oldum.
Oğlum sen ne yaptın, herkes penisine bakacak
Ama asıl darbe, çok ünlü genç bir banka sahibinden geldi.
“Bu arabayı niye aldın? Penisi küçük olanlar büyük araba alır” dedi…
Penis boyu ile araba büyüklüğü arasında böyle bir ilişki olduğunu ilk defa işitmiştim.
“Bir psikoloji kuralıdır. İnsan eksik bir şeyin yerine mutlaka başka bir şeyi koyar” diyerek, açıklamasına bir de psikolojik destek attı.
Buyrun, araba zehir oldu…
Teselliyi arabası büyük tanıdıklarımda aradım ama
Arabası büyük tanıdığım bütün insanlar gözümün önünden geçti.
“Yahu hepsi de böyle olamaz” diye kendimi teselli etmeye çalıştım.
Bu sabah New York Times gibi ciddi bir gazetede bunu okuyunca, o kötü hatıralar depreşti ve hemen araştırmaya başlayıp, yazarın yaptığı çalışmalara baktım.
Meğer 19 Ocak günü bu konuda yapılmış bir bilimsel araştırmanın sonuçları yayınlanmış.
Üstelik araştırmayı yapanlar “UCL”, yani “University College of London” mensupları.
Daniel Richardson, Joseph Devlin, John Hogan ve Chuck Thompson…
Yayınladıkları bilimsel makalenin adı “Hızlı Araba ve Küçük Penis Psikolojisi…”
18-24 yaş arası 200 erkeğin ortalama penis hesabı
Araştırmacılar yaşları 18 ile 74 arasında, İngilizce konuşan 200 erkek üzerinde çalışmışlar.
Ama bu insanlara “Lüks alışverişi ile ilgili davranışları inceliyoruz” demişler. Yani penis araştırması dememişler.
Metodolojisi de ilginç.
Deneklere aynı zamanda, İngiltere’deki ortalama penis boyları ile ilgili bilgi verilmiş.
Ama şöyle bir şey yapmışlar.
Bir bölümüne İngiltere ortalamasının üzerinde bir rakam vermişler.
Ötekilere de ortalamanın altında bir rakam.
Ülkedeki penis ortalaması yüksek sanan salak erkekler
Amaç da şu:
Ortalama penis boyunu gerçeğin üzerinde sananlar kendilerini kompleksli hissetsin, ötekiler de rahatlasın istemişler.
Sonuç şu:
Ülkedeki ‘penis boyu ortalamasını’ çok yüksek sanıp komplekse kapılan erkeklerin çoğu hızlı spor arabaları tercih etmişler.
Penis kompleksine kapılanların seçtiği spor arabalar şunlar
Hangi arabalar mı?
(*) Audi R8 GT,
(*) İkinci nesil Chevrolet Chevelle,
(*) Yedinci nesil Corvette convertible,
(*) Ferrari Testerossa,
(*) Porsche 911 Carrera…
Evet penislerini ülke ortalamasının altında sanan erkekler işte bu arabaları seçmiş.
|
Araştırmayı okuyunca 20 yıllık endişeden kurtuldum
Şöyle bir teselli buldum tabii..
(*) Bir: Bunlar büyük değil, pahalı ve hızlı spor arabalar.
(*) İki: Hayatımda hiçbir spor arabaya karşı ilgim olmadı.
(*) Üç: Zaten araba kullanmayı bilmiyorum.
Yaşasın 20 yıl sonra aklandım.
Sadece iyi bir F1 yarış meraklısıyım.
Yani bu durumda hem ben hem benim “Good Old Cadillac’ım” aklandı…
Arkadaşlar 'Ferrari'nizi satmaya hiç gerek yok
Ama garajında böyle spor bir arabası olan arkadaşlarımı da teselli edeyim biraz.
New York Times’ın yazarı kitabı yerden yere vurmuş.
Hiç alakasız şeylerin yan yana getirildiğini yazıyor.
Araştırmaya gelince…
Dün bir çok akademisyen arkadaşımla tartıştım.
Metodolojisi konusunda herkes aynı fikirde…
Çok tartışma götürür bir metodoloji…
Sonuç:
Eğlenceli ama bilimsel olarak ciddiye alınacak bir şey değil…
Siz yine de Prosche ve Ferrari'nizi garajdan çıkartmayın
Çünkü bu çağda algı gerçektir…
Yani o arabaları garajınızdan pek çıkarmayın.
Herkesin gözü pantalonunuzun önüne kayar…
Ve bu algıyla orada pek bir şey görememeleri çok mümkündür.
Tabi geriye çözmemiz gereken şu psikolojik saptama kalıyor:
İnsanoğlu gerçekten, eksik ve küçük şeyin yerine başka bir şeyi koyar mı…