Ertuğrul Özkök, eşinin adına gönderme yapan "Tansu'ya Mektuplar" başlığı altında yazdığı ve "newsletter" olarak paylaştığı yazılarında bugün, Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı Eva Kaili'nin yolsuzluk dosyasını yazdı.
Özkök'ün, " Son dakika, siyasi hırsızlar 'Ç.Ü.K.'ten 'Ç.Ç.Ü.K'e terfi etti" başlıklı yazısı şöyle:
Son dakika, siyasi hırsızlar "Ç.Ü.K."ten "Ç.Ç.Ü.K"e terfi etti
Önce son dakika haberinden başlayayım.
Şu an Avrupa Birliği'nin orta yerine canlı bomba gibi düşen bir “yolsuzluk” olayı var.
Belçika polisi ve istihbaratı, AB tarihinin belki de en büyük yolsuzluk olayını ortaya çıkardı.
Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı Eva Kaili, Dünya Kupası'nın Katar'da yapılması ve Katar'ın AB nezdinde savunması için büyük bir rüşvet almış.
Evde ve otelde kutularda ele geçen 1.5 milyon Euro
Evine yapılan baskında 1.5 milyon Euro nakit para ele geçirilmiş.
Bu paranın yarısı Kaili'nin evinde, öteki yarısı da babasının kaldığı otel odasında bulunmuş.
Ayrıca Kaili'nin sevgilisinin evinde de 150 bin Euro nakit bulunmuş.
Yunanlı siyasetçi şimdi hapiste.
Demek ki Avrupa demokrasisi siyasi ahlakının finansal eşiği çok düşük.
Evde ve oteldeki kutularda bulunan 1.5 milyon dolarcık nakit bile derin bir travmaya yol açabiliyor
Neyse günün asıl konusu bu değil.
Bu olayın perde arkasında çok ilginç bir ayrıntı var.
Eva Kaili
Meğer onu yakalatan "VVIP" locasında görülmesi olmuş
Eva Kaili'yi ele veren şeylerden biri de onun Katar'daki Dünya Kupası'nda “VVIP" locasında görülmesi olmuş.
Sanırım siz de “V.V.İ.P” harflerini görünce şaşırdınız.
“VIP” harfleri artık günlük hayatımızda hepimize aynı antipatik şeyi anlatıyordu.
“Bir ayrıcalıklar, imtiyazlar” logosu…
İyi de VVIP ne oluyor…
VIP “çok önemli kişi” anlamına geliyor.
Demek ki bu imtiyaz artık gelir eşitsizliğinin uçuruma dönüştüğü şu dünyada en zenginlerin egolarına yetmez hale gelmiş.
İşte bu nedenle Katar'da VIP üstü yeni bir elit daha yaratılmış.
Ayrı kapıdan girilen ve "VIP" elitini ikinci sınıf vatandaşa indiren "VVIP"
New York Times gazetesine göre VVIP'ye VIP'ten ayrı bir kapıdan giriliyormuş.
VIP kapısında kırmızı halı, VVIP kapısında mermer zemin varmış.
VVIP'ye ancak prensler, krallar, eşi, davetli Cumhurbaşkanları ve çok üst düzey ve en zengin aile çevresinden şeyhler kabul ediliyormuş.
Peki sıradan bir Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı'nın VVIP gibi Tanrılar katına ait bir özel salonda işi ne?
Kaili'nin öyle özel yetkileri yok. AP'nin 15 başkan yardımcısından biri…
Ona bu VIP üstü imtiyazı getiren bir şeylerin olması gerekmez mi…
Tanrılar locasına girdikten 24 saat sonra yaptığı konuşma
Üstelik VVIP'de geçirdiğini günün ertesi günü Brüksel'e dönüp, orada, Dünya Kupası statlarının inşasında çalışan insanların ölümü ile ilgili ithamlara karşı Katar'ı aslanlar gibi savunan bir konuşma yapınca, VVIP de kader ağlarını örmeyle başladı.
Cinayette aranan motif bulunmuştu.
Bunun üzerine evlerde otel odalarında ele geçirilen 1.5 milyon Euro nakit tabii ki deliller zincirini tamamlıyor.
Kaili şimdi hapiste…
Herkes uzun yıllar orada kalacağından emin.
Tabii VVIP'deki Katarlı dostları Avrupa'nın VVIP salonlarında devreye girerse ne olur bilemeyiz.
Artık bizim havalimanlarında da beyaz "Ç.Ü.K"lerin terfi zamanı geldi
Bu arada hazır yeri gelmişken birkaç naçizane görüşümü de paylaşayım. Ben eskiden beri “VIP” kavramını hiç sevmem. Hele hele havaalanlarındaki VIP bana tam bir hödüklük olarak görünür. Üstelik de o salonların son derece kasvetli ve sıkıcı bulurum. Ama tanıdığım birçok insanın uçaklara, VIP salonlarından geçerek gelmekten, büyük keyif aldıklarına da sık sık şahit olurum. Onlara kötü haberim bu işte… VIP artık gerçek elitlere yetmiyor. Bence bizim havalimanlarımızda da artık birer VVIP salon açılması, ikinci sınıf parya “Ç.Ü.K”lerin VIP yerde kalıp, yeni nesil zengin ve kudretli “Beyaz Ç.Ü.K”lerin” artık hakettikleri “Ç.Ç.Ü.K” salonlarına terfi ettirilmelerinin zamanı geldi.
Ç.Ü.K.'ün mucidi Bekir Coşkun Ç.Ç.Ü.K.'ü görseydi ne derdi?
Ç.Ü.K. nereden aklına geldi derseniz… Bu kavramın mucidi rahmetli Bekir Coşkun'du… VIP İngilizcede “Very Important Person” yani çok önemli kişi anlamına geliyor. Bekir Coşkun bunu Türkçeye “Ç.Ü.K” olarak tercüme etti. “Çok Ünlü Kişi…” Demek ki şimdi bir de “Çok Çok Ünlü Kişi” kategorisi çıkmış ve artık “Kibar Hırsızlar” ve “Utanmaz Adamlar” Ç.Ç.Ü.K. salonlarında volta atmaya başlamış.
Ç.Ç.Ü.K. barı beni fena halde hayal kırıklığına uğrattı
Son olarak, biz ölümlüler, bu olay sayesinde bir şeyi daha öğrendik. Statların dışında ve içinde “ölümlü insanlara” alkollü içkiyi yasaklayan rejim, VIP ve VVIP salonlarındaki “Tanrı ve yarı tanrı ” kullarına alkolün bütün derecelerini, cennetteki huriler gibi serbest bırakmış. Ancak New York Times Gazetesi'nde yayınlanan bir liste beni derin hayal kırıklığına uğrattı. Çünkü “Tanrılar ve yarı tanrılar katındaki” bu imtiyazlı salonlarda servis edilen içkiler şunlarmış: “Taittinger şampanya, Chivas 12 viski, Marcel VSOP konyak, Jose Cuervo 1800 tekila" Ayıptır söylemesi benim genel yayın yönetmeni eskisi fukara barımda bile bundan çok daha iyileri var… Üstelik ben sadece bir “C.İ.P”im…”
|