Başkent Washington'da ABD Başkanı Donald Trump'ın hafta sonu saldırıya uğrayan Beyaz Saray'ın karşısındaki St. Johns Kilisesi'ne yürüyebilmesi için polis çevrede barışçıl bir eylem düzenleyen protestocuları biber gazı ve plastik mermi ile dağıtmaya çalıştı. Trump'ın bu sert müdahalenin ardından kiliseye yürüyüp elinde bir İncil ile fotoğraf çektirmesi büyük tepki çekti. Elinde bir İncil tutarak konuşan Trump, "Dünyanın en iyi ülkesine sahibiz" dedi. Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, fotoğrafa ilişkin, "New York Times gazetesi ölçmüş... ABD Başkanı Trump’ın Beyaz Saray’dan çıkıp, karşıdaki kiliseye kadar yürüyüp, önünde İncil’le poz verdiği mesafe 1000 feet’miş. Yani tam tamına 304 metre 80 santim. Eğer bu 304 metre 80 santimle hâlâ seçilecekse, yazıklar olsun o Amerikan halkına" düşüncesini dile getirdi.
Özkök yazısında, "Amerika Birleşik Devletleri’nde oturan Serdar Turgut dün Habertürk’teki yazısında, bu 304 metre 80 santimin ve bu olaydaki sertliğinin Trump’a kesinlikle seçimi kazandıracağını söylüyor. Gerçekten öyleyse ne hazin bir şey bu... Sen Koronavirüs felaketini en berbat yöneten liderlerden biri ol, 100 bin vatandaşın hayatını kaybetmiş olsun... Ülkenin siyah bir vatandaşının hunharca öldürülmesi olayını bile kaşı, kışkırt, kan revan içinde bırak... Ülkenin askerini kendi vatandaşının üzerine sür... Ülkenin iç savaşla kurulmuş dengelerini ve anayasasını yerle bir et... Ülkeni neredeyse iç savaşı öncesi kutuplaşmasına götür... Sırtında çocuk tacizi, kadın tacizi dahil onlarca ahlaki sorun taşı..." ifadesini kullandı.
Özkök yazısında şunları kaydetti:
"Ağzını her açtığında hem kendi ülkende hem dünyada nefret saç... Bir süper gücü, kükreyen fare haline getir... Sonra elinde İncil, 304 metre 80 santim yürü... Ve seçim kazan... Hıristiyanlık inancına ve İncil’e mi hakaret... Amerikan halkına mı... Yoksa ikisine birden mi... Yirmi birinci yüzyılın başına gelen en büyük felaket, ne pandemidir, ne doğal afetler... Yaşadığımız bu utanç. Yüzyılının başına gelebilecek en büyük felaket, inançları bile insafsızca kendi menfur emellerine alet eden siyasettir... Eğer bu 304 metre 80 santimle hâlâ seçilecekse... Yazıklar olsun o Amerikan halkına... Onca can vermiş, onca bedel ödemiş kurucu babalarının 233 yıl önce kurdukları demokrasiyi alelade bir Ortadoğu rejimine çevirmiş feci bir karakterin arkasından hâlâ gideceklerse gerçekten yazıklar olsun. Umarım Serdar Turgut’un bu kehaneti doğru çıkmaz..."
Yazının devamı için tıklayın