AKP'den ihracı istenen eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile hareket eden Eski AKP Ankara İl Başkanı Nedim Yamalı, cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmesinin ardından nerede alındığı belli olmayan bir takım kararların partinin yetkili kurullarına getirildiğini söyledi.
TV5'e konuk olan eski AKP Ankara İl Başkanı Nedim Yamalı, Davutoğlu'nun parti başkanlığından uzaklaştırılmasının ardından parti içindeki sorunların baş gösterdiğini söyledi. Düşünme Vakti'nde Suat Toktaş'a konuşan Yamalı ayrıca cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmesinin ardından "Bazı kararlar geliyordu biz ildeyken, yani nereden geldiğini bilmiyoruz, partinin yetkili kurullarının bunlardan haberi yok, bir yerlerde karar alınıyor geliniyor" diye konuştu.
"Kırılma Davutoğlu'nun görevi bırakmaya zorlanmasıyla başladı"
Yamalı şunlar söyledi:
"(Kırılma noktası) Başkanlık sisteminden biraz daha önce başladı işin doğrusu. Ben o zaman, 2014'te, il başkanlığına yeni gelmiştim. Cumhurbaşkanlığı sistemine geçildi, 2015 seçimleri atlatıldı, kırılma noktaları sayın Davutoğlu'nun görevi bırakmaya zorlanmasıyla esasında başlayan probler.. AK Parti içinde 2016'nın ortasında git gide başlayan içine kapanma ve iç mücadelenin çok arttığı bir dönem başladı. Daha sonra hain 15 Temmuz Darbe Girişimi oldu. Bu darbe girişimi bizim parti içindeki meselelerimizin biraz örtülmesine yol açtı. Bir milli meseleydi tabii, herkes bu tür sorunları bıraktı,bu büyük milli mesele etrafında kilitlendi, fakat cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine 2017'den sonra geçtikten sonra da gereken reformlar yapılamadı.
Yamalı: Güç bırakılmak istenmiyor
Burada rahatsız eden şu oldu: Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin bu şekilde sürdürülmesi Türkiye için çok büyük bir risk. Problem şu: Bu reformlar sanki yapılmak istenmiyor gibi bir görüntü oluştu maalesef. Hem AK Parti içinde hem de uygulamalarda sanki bu büyük güçten hoşlanıldı ve bu büyük güç bırakılmak istenmiyor gibi bir görüntü oluştu maalesef. Halbuki şu andaki cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi acilen demokratikleştirilmeliydi. Cumhurbaşkanının yetkieri meclise ve diğer kurumlara verilmeliydi, parti biraz daha özgür ve bağımsız devam edebilmeliydi. Ve partiyle ilgili kararlar, parti yetkili kurullar tarafından alınması gerekiyordu fakat bunlar bırakıldı. Partinin ilk yıllarında egemen olan o ortak akıl maalesef son yollarda ortadan kalktı.
"Kararlar bir yerlerde alınıyor"
Bazı kararlar geliyordu biz ildeyken (il başkanlığı yönetimi sırasında), yani nereden geldiğini bilmiyoruz, partinin yetkili kurullarının bunlardan haberi yok, bir yerlerde karar alınıyor geliniyor. Bunları çok eleştirdik zamanında. İşte bu yozlaşmalar, 'durağanlaşmalar' dediğimiz olaylar, son yıllarda özellikle cumhurbaşkanlığı sistemine geçtikten sonra yeni sistemin kurulamaması ve bu yeni sistemin siyasete ve Ak Parti'ye yansımasıyla ortaya çıkan bu problemlerden dolayı oldu. Bunlar olabilir, bir sistem değişikliği kolay değil fakat problem bu sistem değişikliğinin demokratikleştirilmesi konusunda bir çaba gösterilmemesi sonucunda gerçekleşti.