CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Giresun’da kendisini çaya davet eden Nimet Aydın ve İsmet Aydın çiftinin evine konuk oldu. Eskiden AKP’li olduğunu söyleyen İsmet Aydın, Kılıçdaroğlu’na, “Ben, bu adamdan niye etkilendim? Hepimiz Müslümanız, elinde Kuran’la geziyordu; Allah, peygamber diye etkileniyorduk. Yalanmış bu. Herkesi kötüle kötüle, böyle siyaset yapa yapa bizim gözümüzü bürümüşler. Biz de kanmışız bunlara, sadece ceplerini doldurmuşlar” dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin haftalık grup toplantısı için gittiği Giresun’da, Nimet ve İsmet Aydın çiftinin evini ziyaret etti. İsmet Aydın, kendilerini ziyarete gelen Kılıçdaroğlu’na, “Sizi izliyorduk, grup konuşmanızı izledik” dedi. Kılıçdaroğlu, İsmet Aydın’a, “Ev size mi ait, kiralık mı” diye sordu. Aydın, kiralık olduğunu belirtti. Kılıçdaroğlu’nun “Ne kadar kira ödüyorsunuz” sorusuna İsmet Aydın, “Bu yüzden çok sıkıntı olmaya başladı. Ev sahibi ile sıkıntılarımız çok. Memleketin hali bu Başkan’ım. Şaka gibi yani, önceyi arar olduk. Markete gidiyoruz, her şey ateş pahası. Söylemesi ayıp; hanımla geçen markete gittik, 400 lira para harcadık, eve geldik tencereye konulacak bir şey yok. Ülkenin hali, ben bilmiyorum, sizlerin sayesinde bir şey olacak” yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu ise “Düzeltmek zorundayız” dedi. Nimet Aydın ise “Düzelmesi lazım, düzelmese batacağız bu gidişle” diye konuştu.
"Sıkıntı çok büyük Başkan’ım”
İsmet Aydın, Kılıçdaroğlu’na, “Kurulduğu günden bu yana ben AK Parti’ye üyeyim. Bazı şeyleri yaşadıkça, gördükçe inanın sizi sevmeye başladım” dedi. Kılıçdaroğlu ise “Türkiye düzelebilir, huzura kavuşabilir. Türkiye zengin bir ülke, imkanları fazla olan bir ülke ama paranın iyi bir yere harcanması lazım. İyi bir yere harcanmazsa olmaz. Bu, bir siyasi tercih. Siz siyasi tercihinizi yaparsınız, evde de tercih yaparsınız, imkanınız varsa ‘bir daire alayım, kiradan kurtulayım’ veya çocuklar okula gidiyorlarsa ‘onların harçlıklarını ya da masraflarını karşılayayım’…”
İsmet Aydın, “Bırakın daire almayı, onların geleceğini kurabilseydik. Ben günlük işe gidiyorum; hanım temizliğe gidiyor. Çocuk iki yılık üniversite okudu, bekliyor. Diğeri lisede. Sıkıntı çok büyük Başkan’ım” diye konuştu.
"Bunlar ilah gibi olmuş, insanlara yüksekten bakıyorlar"
İsmet Aydın, “Ben, geçen sene fırıncılık yapıyordum. Geçen sene bir fırın aldım, borca harca girdik. Bora harca battık. Bu sene hayırlısıymış ki siyasete girdim. Benim arkadaşlarımın çoğu solcudur. Ben hangi dünyada yaşıyorsam… Ben, AK Parti’ye tapıyordum herhalde. Bunlar ilah gibi olmuş, insanlara yüksekten bakıyorlar. Hiçbirine derdimi anlatamadım. Sizden Allah razı olsun, sizi tanımam bilmem. Geldiniz, ziyaret ettiniz. Ne kadar mutlu oldum. Sıkıntılar herkeste olur” dedi.
"Elinde Kuran’la geziyordu; Allah, peygamber diye etkileniyorduk"
İsmet Aydın “Kemal Beyi de eleştiriyor, kendisine bakmıyor. Ben bu adamdan niye etkilendim? Hepimiz Müslümanız, elinde Kuran’la geziyordu; Allah, peygamber diye etkileniyorduk. Yalanmış bu. Geçen belediye ile tartıştım. Cuma namazını belediyede kılıyorlar, ‘Belediyede neden namaz kılıyorsunuz, gösteriş mi yapıyorsunuz’ dedim. Ayıp, git evinde, cami de kıl. Ben inanmıyordum. Bunlar Müslüman, biz değiliz. Herkesi kötüle kötüle, böyle siyaset yapa yapa bizim gözümüzü bürümüşler. Biz de kanmışız bunlara, sadece ceplerini doldurmuşlar” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, “Van’a gittim, Van’a Norşin Şeyhi de gelmiş. Dediler ki ‘Size oy vermiyoruz, siz camileri yıktınız, dinsizsiniz’ gibi bir sürü şey… Dedim ‘Ben, sana, 1921 yılında Atatürk’ün Meclis’te yaptığı konuşmayı göndereceğim. Orada milli abidelerimiz, camilerimizin onarımı için şu kadar para harcanmıştır diyor. Cami için para harcayan adam, camiyi niye yıksın? Akıl var, mantık var.’ 1940’lı yıllardaki rakamları yine gönderdim; hangi camilerin onarıldığı, yeniden cami yapıldığı…
Mesela Ankara’da Kocatepe Camii vardır. O caminin yapımı bir vakfa aittir, vakfın kurucularından birisi de İsmet İnönü’dür. Çankaya Camii’ni yapan İsmet İnönü’dür. Şimdi biz, dini siyasete alet etmiyoruz. Atatürk’ten bize iki emanet var. Bir; dini siyasete alet etmeyeceksin. İki; askeri siyasete bulaştırmayacaksın. Genelkurmay ve din konusunda biz mecbur olmadıkça hiç konuşmayız. Atatürk’ten bu yana hangi genel başkanlar, hangi milletvekilleri varsa bu kuralara uygun davranırız. Dolayısıyla onlara yine söyledim; ilk imam hatip okulunu yapan CHP, ilk ilahiyat fakültesini kuran CHP, ilk Kuran’ın Türkçe mealini hazırlatan CHP, ilk Elmalılı Hamdi Yazır’a Kuran hazırlatan CHP, ama ‘dinsiz CHP’. Nasıl oluyor bu? Akıl alacak şey değil. Düzelir… İnsanlar okudukça, baktıkça, hayatı gördükçe gerçeği görüyor” diye konuştu. (ANKA)