AKP’li eski vekil Ahmet Faruk Ünsal, ABD'nin "Kudüs'ü resmi olarak İsrail'in başkenti olarak saydığı" kararı sonrası Mavi Marmara anlaşmasında "Kudüs'te imzalanmıştır" ibaresi olduğunu hatırlatarak "Trump'tan önce AKP Kudüs'ü tanıdı" dedi.
ABD’nin İsrail Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tepkisini gerçekçi bulmayan AKP’li eski vekil Ünsal, Mavi Marmara olayını hatırlattı. “Bununla fiili olarak AKP hükümeti Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıdı” diyen Ünsal, Darbeden 15 gün önce, bu anlaşmayı neden Kudüs’te imzaladınız?” diye sordu.
ABD Başkanı Donald Trump, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak ilan ederek, ABD Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararını açıkladı. Karara en sert tepki AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından gelmişti. Erdoğan, Kudüs’ü "Müslüman aleminin kırmızı çizgisi" olarak belirtmiş ve ardından bugün Atina'ya gitmeden önce yaptığı açıklamada çarşamba günü İstanbul'da İslam İşbirliği Teşkilatını toplantıya çağıracağını açıkladı.
"AKP İsrail ile Kudüs'te anlaştı"
Mezapotamya Ajansı'nın haberine göre Erdoğan’ın açıklamaları sonrası, daha önce İsrail’le yaşanan Mavi Marmara sürecini hatırlatan AKP’li eski Milletvekili Ahmet Faruk Ünsal, AKP’nin Trump’tan önce bu Kudüs’ü İsrail’in başkenti yaptığını söyledi. Ünsal, şunalrı kaydetti:
“Kudüs’ün bütün Müslümanlar açısından ne kadar önemli olduğunu Erdoğan’ın söylemesine ihtiyaç yok. Kudüs elbette bütün Müslümanlar açısından son derece önemlidir. Ama AKP’nin geçmişte Mavi Marmara davasında İsrail’in katliamlarını dokunulmazlık zırhı ile meşrulaştıran bir tavır içerisinde girmesi ve bütün meclisi bu cinayetleri örtmek için peşine takması büyük bir çelişkidir. Mavi Marmara anlaşmasının altında bu ‘anlaşma Kudüs’te imzalanmıştır’ diye yazıyor. Darbeden 15 gün önce, bu anlaşmayı neden Kudüs’te imzaladınız?”
Erdoğan’ın Kudüs tepkisini de içerideki politik sıkışmışlığı aşma girişimi olarak tanımlayan ve “Politik olarak içeride sıkışmış bir siyasi hareketin 2016 Haziran’ında Kudüs’ün başkent olduğunu zımni olarak kabul etti” savunmasında bulunan Ünsal, Kudüs’ün çatışma merkezi olmaktan çıkarmak için özel bir statü ile yönetilmesi gerektiğini söyledi.
Ünsal, şunları söyledi:
“Kudüs sadece Müslümanlar ve Yahudiler için değil, Hıristiyanlar içinde önemli bir şehir. Kudüs’ün bütün dinlerin ortak yönetimi ile yönetilmesi gerekiyor. Bu herkes için gereklidir. Esasında tarihte de böyle olmuş. Kudüs kent konseyi değişik kesimlerden Kudüs’ü yönetmişler. Kudüs böyle bir konsey tarafından yönetilirse Kudüs sorunu yatışmış olur.”
Tazminat ile kapatıldı
İHH İnsani Yardım Vakfı ve Özgür Gazze Hareketi'nin organizasyonuyla İsrail ablukasındaki Gazze'ye yardım malzemeleri götürmek üzere 31 Mayıs 2010 tarihinde yola çıkan Mavi Marmara gemisine İsrail askerlerinin müdahalesi sonucu 9 kişi hayatını kaybetmişti. O dönem İsrail'le “savaşın eşiğine geldiği yönünde” demeçler veren Türkiye, “Tazminat ödenmesi, özür dilenmesi ve Gazze ambargosunun” kaldırılmasına bağladığı anlaşma koşullarından “tazminat” hariç hiçbiri yerine gelmeden geri adım attı ve bütün iddialarından vazgeçti. İsrail’i yetkililer hakkında açılan davalar düşürüldü ve TBMM’de AKP çoğunluğuyla suçlamalar aklandı. Erdoğan yönetimi ile İsrail arasında konuya ilişkin imzalanan 6 maddelik anlaşma 28 Haziran 2016 tarihinde yani darbe girişiminden yaklaşık 15 gün önce imzalandı. Türkiye adına Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, İsrail Dışişleri Müsteşarı Dore Gold arasında imzalanan bu anlaşma da, İsrail’in başkenti Telaviv’de değil statüsü tartışmalı olan ve Erdoğan’ın şimdi tepki gösterdiği Kudüs’te imzalandı. Bu anlaşma, AKP’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması olarak yorumladı.