Gündem

Eski Emniyet Müdürü Erdin, Narin Güral soruşturmasını değerlendirdi: Jandarma komutanı herkesi yanılttı; battaniye ortaya çıkarsa cinayet çözülür

12 Eylül 2024 10:29

Eski Emniyet Müdürü Feramuz Erdin, Diyarbakır'da kaybolmasından 19 gün sonra evine yaklaşık 1.5 kilometre uzaklıkta dere kenarında çuval içinde cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayetiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Jandarma Komutanı'nın açıklamalarına dikkat çeken Erdin, sürecin yönetimiyle ilgili de eleştirilerde bulundu. Erdin, itirafçı olan Nevzat Bahtiyar’ın ifadesinde geçen battaniyeye işaret etti.

Cinayetle ilgili tutuklanan Nevzat Bahtiyar, Salim Güran’ın yolda giderken korna ve selektör yaptığını, Güran’ın araçtan inerek eliyle yolcu koltuğunda bulunan battaniyeye sarılı Narin’in cansız bedenini göstererek “bunu yok edeceksin” dediğini anlatmıştı. Bahtiyar, Güran’ın aracında torba olup olmadığını sorduğunu, kendisi de aracından çuval çıkardığını battaniyeye sarılı Narin’i alıp, çuvalın içerisine birlikte koyduklarını kaydetmişti. Ancak Bahtiyar^ın şimdiye kadar verdiği üç ifadede de bazı çelişkiler var.

TIKLAYIN - İşte Narin’in cesedini dereye bıraktığını itiraf eden Nevzat Bahtiyar’ın verdiği 3 ayrı ifadedeki 5 çelişki

Sözcü yazarı Aytunç Erkin, henüz cinayetinde aydınlatılamayan detayların olduğu Narin Güran cinayetini eski Emniyet Müdürü Feramuz Erdin’e sordu:

19 günün sonunda Narin’in bulunması... Devletin, kolluğun bir eksikliği var mı?

Kolluğun üzerine kalan bir eksiklik bu. Normalde daha öncelerinden alışık olduğum şekilde; kolluğun hemen faaliyete geçip Narin’in en azından ölü ya da dirisini bulmak ya da en azından bir senaryoyla kamunun karşısına çıkması gerekiyordu. Ama bu olayda öyle olmadı. İlk başta kolluk hedefe konulsa da bir ketumiyet vardı. İki konu var: Birincisi dijital deliler. Çocuk olduğu için telefonu olmaması yani dijital delilin azlığı bir handikaptı. İkincisi; hiçbir şekilde bilgi akışının olmaması, olayın bir ketumiyet zincirinin arkasında kalması da sorun yarattı. Bu da kolluğu geciktirdi hem de baskı altına aldı. Hem jandarma birimleri hem AFAD o bölgede aramalar yaptı.

“Jandarma komutanının konuşması irdelenmeli, herkesi yanılttı”

Niye aradıkları yerde bulunamadı da ihbar üzerine bulundu?

Çünkü ustaca gizlenmiş Narin. Arama yapan ekipler de normalde gizlenmiş bir cesetten çok suya düşmüş bir çocuk cesedi arıyorlardı. Taşların altına bakmak akıllarına gelmemiş olabilir. Bu da ters gibi bir durum olsa da normal durum. Aslında burada irdelenmesi gereken Jandarma komutanının yapmış olduğu konuşma. O konuşma herkesi yanıltı. Ben de çocuğun öldürüldüğünü düşünüyordum ama komutanın çıkıp, ‘Elimizde deliler var. Sonucu almak üzereyiz. Müjdeli haber vereceğiz’ mealinde konuşması ümitlendirdi. Ben hâlâ merak ediyorum neden böyle bir konuşma yaptı jandarma komutanı. O zaman çocuk sağ mıydı? Ön otopsiye göre ve itirafçı da aynı gün oldu dedi. Komutanın konuşması kafaları karıştırdı. Bu yüzden eleştirilebilir.

“Soğukkanlılık nedeniyle de bilgi sızmıyor”

Normalde devlet girişi-çıkışı kapatır ve hemen çalışmaya başlar. Ama köylü de muhtardan çekiniyor –ki amca ve katil olduğu iddia ediliyor- ve konuşmuyor.

Güneydoğu’nun, Karadeniz’in güç dengeleri olduğunu biliyoruz. Sonuçta insanlar orada yaşıyor. Orada güçlü olan insanlarla çatışmayı göze almayabilirler. Devlet; haber verildikten sonra köye giriş çıkışlar kontrollü hale getirdi. Ama itirafçı ifadesinde de görüyoruz, çok soğukkanlı ve o ifadeyi veren isimle de başa çıkmak mümkün değil. ‘Pişmanım’ diyorsun ama jandarmaya haber vermiyorsun, gömüyorsun, köy aramalara çıkmış sense evinde rahat rahat uyuyorsun... Normal insan uyuyabilir mi? Soğukkanlılık nedeniyle de bilgi sızmıyor. Kolluğun yapacak fazla bir şeyi de kalmıyor.

“Battaniye kimin evinden çıkmışsa, kime aitse cinayetin işlendiği yer de orasıdır”

Sizin kafanızdaki senaryo nedir bu cinayette?

Orada normalde aile bireylerinin ilişki ağına bakmak gerekiyor. Kimlerle bir menfaat çatışması yaşanmış? Kimlerle yasak ilişkileri var ya da kimlerle vefa ilişkileri var? Bunlar çok önemli. Özellikle çıkar çatışmasına bakmak gerekiyor. En başından beri anne ve babanın medyanın karşısında sürekli başka bir profil çizmesi, kendilerini bildiği bizim bilmediğimiz durumu gösteriyor. Yasak ilişki de olabilir, menfaat çatışması da olabilir. Yakında bu cinayetin nasıl işlendiği ortaya çıkacak. Battaniye detayı var. Battaniye kimin evinden çıkmışsa, kime aitse cinayetin işlendiği yer de orasıdır.

“Ailenin ketumiyeti burada belirleyici oldu”

Aile biliyor muydu?

Tavırlar başından bu yana normal değildi. Aile cinayeti bilir ya da bilmez... Çocuğunuz kaçırıldığını düşünüyorsanız kaçıran ya da kaçıranların profili de kafanızda vardır. Çok sorgulamadık biz de. Başından bu yana anne baba edilgendi. Annenin yönlendirici tavırları, gözyaşları, feryatları bir şeye işaret ediyordu. Aslında çocuk 24 saat içinde bulunamadıysa herkes şüphelidir. Ailenin ketumiyeti burada belirleyici oldu.