Fransa'nın eski First Lady'si Valerie Trierweiler, Cumhurbaşkanı François Hollande'ın sinema oyuncusu Julie Gayet ile ilişkisi ortaya çıktığında, yıkıldığını belirterek, banyoya koşup uyku hapı aldığını açıkladı.
BBC Türkçe'nin haberine göre, Valerie Trierweiler, Paris Match dergisi tarafından bazı bölümleri yayımlanan kitabında Hollande ve Julie Gayet arasındaki ilişkiyi duyduğunda yaşadıklarını anlattı.
Valerie Trierweiler'in Almanya'da basılan 'Merci pour ce moment' (Bu an için teşekkürler) isimli kitabında, Hollande ile ilişkisinin bitişi hakkında çok az şey söyledi.
Cumhurbaşkanı Hollande'ın bile kitaptan dün haberdar olduğu ve büyük bir şaşkınlık yaşadığı belirtiliyor.
Paris Match dergisince yayımlanan alıntıda, Valerie Trierweiler, "Julie Gayet hikayesi sabah bültenlerinin ilk haberi. Yıkıldım. Bunları dinleyecek halde değilim. Banyoya koşup uyku hapı dolu küçük naylon torbayı kapıyorum. François peşimden geliyor ve torbayı elimden almaya çalışıyor.
Yatak odasına koşuyorum. Torbayı elimden almayı başarıyor, torba yırtılıyor. Uyku hapları yere dağılıyor. Yerden topladıklarımı ağzıma atıyorum. Uyumak istiyorum. Önümüzdeki saatleri yaşamak istemiyorum. Kaçmak istiyorum. Kendimi kaybediyorum" ifadeleri yer aldı.
Closer dergisinin Cumhurbaşkanı Hollande'ın Gayet ile buluştuğu apartman dairesine gidişini görüntüleyen fotoğrafları yaymlaması ardından Valerie Trierweiler Paris'te hastaneye kaldırılmış ve bir hafta süreyle hastanede kalmıştı.
Fransız medyasında çıkan haberlerde intihar girişiminde bulunduğuna yönelik iddialar reddedilmiş ve "gereğinden fazla uyku hapı aldığını" ifadeleri yer almıştı.
Trierweiler, Fransa Cumhurbaşkanı Hollande'dan resmen ayrılmadan önce Versailles Sarayı'nda dinlenmeye devam etmişti.
Paris Match'deki alıntıda, Trierweiler, Cumhurbaşkanının önce, Gayet ile ilişkisinin bir ay sürdüğünü söylediğini; ama sonunda ilişkinin bir yıl süreyle devam ettiğini öğrendiğini anlatıyor.
'Hollande yoksullardan hoşlanmaz'
François Hollande'ın sosyalistliğini de eleştiren Valérie Trierweiler, eski partnerinin zenginlerden nefret eder gibi bir imaj yarattığını, ama aslında yoksullardan hoşlanmadığını da savundu.
Trierweiler, "O, solun adamı ama, mizah duygusundan büyük bir gurur duyarak, özel toplantılarda, güçsüzler hakkında konuşur." dedi.
