Gökhan İÇKİLLİ/SAMSUN, (DHA)- SAMSUN’da antikacı Seçkin Esen, bir eskiciden 50 TL\'ye aldığı el yazmalı kitabın ilgi gördüğünü söyledi. Caferilerin el yazması olduğunu iddia ettiği ve içerisinde öğütler ve duaların bulunduğu kitabın maddi değerinden çok manevi değerinin olduğunu söyleyen antikacı Esen, \"Eğer ben eskicinin el arabasına elimi atmasaydım, bunlar yakılıp gidilecekti\" dedi.
Samsun’da 2005 yılında eskiciden aldığı bir radyo ile antikaya merak saran Seçkin Esen, eskiciden aldığı Caferilere ait olduğunu iddia ettiği el yazmalı kitabın yakılmaktan kurtardığını belirtti. Kendisine ait bir antika dükkanı olan Esen’in mağazasında telefondan, radyoya, eski paralardan tablolara, el yazmalı kitaplardan eski plaklara kadar bin 500 çeşit malzeme ve 50 binin üzerinde de eski ve antika parçaları bulunuyor.
Samsun’da 1900’lü yıllara ait Osmanlı Bankası’nın müşterilerine yazdığı banka mektuplarının bulunduğunu belirten Esen, “Bunların yok olmasını engellemek istiyoruz. Yok olmalarını istemiyoruz. Çünkü yeni eserler olduğu gibi eski eserlerde çıkıyor. Bunları eskiciden aldım. Kitapları açıp incelediğimde bir tarihin içerisinde yer almış olan belgeler olduğuna kanaat getirdim. Bu kitapları eskiciden çuvallar içerisinden aldım. Belki de bunu yakacaklardı. Bu kitapları alıp eskiciye 50 TL verdim. Bu kitapları incelediğimizde Osmanlı Bankasına ait olan bu kitap 1900’lü yıllarda yazılmış Samsun’da Osmanlı Bankası\'nın müşterilerine yazdığı banka mektuplarının nüsfetteleri var. Belki de bunlar bir kibrit ile yakılıp gidecekti. Bunlar bir tarihtir, belgedir. Bunlar okutulup, belki Samsunumuzun geçmişi hakkında, ticari hayatı hakkında bir belge olabilecek. Ticaretle uğraşan kişilerin aile yapılarının neler olduğunu buradan görebiliriz. Bu kitapta yaklaşık 200 sayfa var” dedi.
Aldığı kitaplar arasında Caferilere ait olduğunu iddia ettiği el yazması kitabın da bulunduğunu ve bunu yakılmaktan kurtardığını belirten Esen, “Ayrıca eskiciden el yazmalı bir kitap aldım. Bu da Arapça kökenli yazıldığı için okumakta güçlük çektim. Bu kitabı da Irak kökenli komşu esnafımıza okuttum. Komşumuz bunu okuduktan sonra bize, bu kitapta Caferilere ait öğütler, hikayeler ve duaların olduğu el yazmalı ve değerli bir kitap olduğunu söyledi. Burada pek fazla bir değeri olmadığını ama Irak’ta çok fazla değerinin olduğunu söyledi. Bu tür eserleri satmayı düşünmüyorum. Belki bunu orada savaş bittikten sonra Irak’ta bir kütüphaneye bağışlayabilirim. Eğer ben eskicinin el arabasına elimi atmasaydım, bunlar yakılıp gidilecekti. Belki de bir tarih yok olacaktı. Amacımız antikacılık ya da para kazanmak değil, tarihi kurtarmak” diye konuştu.
FOTOĞRAFLI