Frankfurter Allgemeine Zeitung'da şu satırları okuyoruz:
"Küçük Suriyeli'nin insanlık onuru daha yaşarken ayaklar altına alındı. Ailesini ülkeden süren rejim tarafından. Erkekleri, kadınları ve çocukları hurdaya çıkmış teknelere ve kamyonlara sıkıştıran insan tacirleri tarafından. Bazıları Avrupalıların iddia edilen soğuk kalpliliği ve hükümetlerinin de Suriyeli çocuğun ve binlerce sığınmacının ölümünde suçlu olduğunu düşünüyor. Bu fotoğrafın yayınlanması gerektiğine ise Avrupa'nın başarısızlığının bir belgesi olduğu gerekçe gösteriliyor. Peki televizyon ve internetteki şiddet çılgınlığı bizi körleştirdi de kapımızın dibindeki trajedinin boyutunu sadece sahilde ya da bir kamyondaki ölü çocukların fotoğraflarını gördüğümüzde mi anlayabiliyoruz?"
Badisches Tagblatt gazetesi ise fotoğrafın Avrupa'yı uyandırması gerektiğini belirtiyor:
"Gerçeği resmetmek medyanın görevi, kimi zaman bu dayanılmaz olsa da. Fotoğraf, Avrupa kıyılarında yaşanan insani felaketi çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor. Bu bütün Avrupalıları uyandırmalı ve hayati tehlikeyi göze alarak, hayatlarını hiçe sayarak savaş bölgelerinden kaçan insanlara yardım etmekten daha acil bir sorun olmadığını göstermeli. Artan sığınmacı rakamlarının ardında tek tek hayatlar var. Akın akın gelen muhtaç kişilere yardım etmek üstesinden gelinmesi gereken büyük bir zorluk. Ama bu başarılmalı. Başka çare yok. Fotoğrafın mesajı bu."
Schwäbische Zeitung ise fotoğrafın yayınlanmasına eleştirel bakıyor:
"Fotoğraflar, bakan kişide büyük duygulara yol açabilir. Ve görüntüler bir olaya nokta koyabilir. Ancak gazete, internet sitesi ya da televizyonda yayınlanacak fotoğrafların seçilmesi özel bir hassasiyet gerektiriyor. Perşembe günü Türkiye'de sahile vuran, boğulmuş Suriyeli çocuğun fotoğrafı gazetelerde yer aldı. Ancak bu insanların kaderini açıklamak için kelimelere ihtiyaç var. Fotoğrafı yayınlamak, ne ateşli bir şekilde devam eden sığınmacı tartışmasını somutlaştırır ne de iç savaş ve soruşturmalardan kaçan kişilere Avrupa'nın tutumu konusunda nesnel bir siyasi tartışma yapılmasını sağlar. Ölülerin fotoğrafları hiçbir şey anlatmaz, kurbanların kullanılmasına neden olur."
Wetzlarer Neue Zeitung da şu değerlendirmeye yer veriyor:
"Cesetlerin fotoğraflarını yayınlamak neyi daha iyi yapacak? Gerçekte, sığınmacı krizine karşı siyaset üretme fırsatı elden kaçtı. Gerçekte hiç kimse insan tacirlerini durdurabilecek durumda değil. Aksi takdirde fuhuş ya da uyuşturucu ticareti tacirlerinin de çoktan beri olmaması gerekirdi. Ölülerin şok fotoğrafları hiçbir şeyi değiştirmeyecek. Ayrıca aksi bir bakış açısı yaratacak: Trajedileri normalleştirecek."
