Bütün dünyada güvensizlik ve tedirginlik hissediliyor. Huzursuzluk Donald Trump'un ABD Başkanlığına seçilmesinden önce de vardı. Ama o başkan olduktan sonra uzun süredir kesinleşmiş sayılan şeylerden duyulan kuşkular daha da arttı. Bu bakımdan, devlet temsilcilerinin karar almadan buluşup görüşebildikleri toplantıların düzenlenmesi iyi oluyor.
20'ler Grubu da (G20) bu forumlardan biri. Almanya'nın dönem başkanlığında düzenlenen bir dizi bakanlar buluşmasının ardından temmuz ayında Hamburg 20'ler Grubu zirvesine ev sahipliği yapacak. Dışişleri bakanları arasındaki ilk büyük buluşma 16 ve 17 Şubat tarihlerinde Bonn'da yapılacak.
Gündem oldukça yüklü
Ev sahibi Almanya'nın hazırladığı gündemde serbest ticaret, finans piyasalarının denetlenmesi, iklimin korunması, salgın hastalıklarla mücadele, terörizm, göç ve iltica gibi konular yer alıyor. Bu bağlamda Afrika ülkeleri ile ilişkilere de ajandada özel yer ayrıldı. Almanya, göçün nedenleriyle yerinde mücadele amacıyla Afrika ülkelerine daha fazla yardım edilmesini arzuluyor. Almanya'nın Birleşmiş Milletler'e sunduğu Afrika Ortaklık İnisiyatifi haziran ortalarında Berlin'de düzenlenecek olan zirve buluşmasında somut kararlara dönüştürülecek. Ortaklık girişiminde Afrika ülkelerindeki öncelikli altyapı yatırımlarının özel sektörün öncülüğünde yapılması öngörülüyor.
Geçen hafta Ekonomi Bakanı Brigitte Zypies'in başkanlığında Afrika ülkelerini ziyaret eden Alman heyeti muhataplarıyla sürdürülebilir kalkınmayı ilgilendiren konuları görüştü. 20'ler Grubu'nun öncelikli konularına ABD yönetiminin bakış açısı büyük önem taşıyor. Donald Trump serbest ticarete ve himayecilikle mücadeleye sıcak bakmıyor. Tıpkı uluslararası sözleşmelere ve uluslararası kuruluşlara sempati duymadığı gibi.
Bonn'daki buluşmanın ön hazırlıklarını yapan Lars-Hendrik Roller, "Küresel sorunlar saymakla bitmez. Küresel sorunlar küresel çözüm ister. 20'ler Grubu bu alanda öncü olabilir. Ticari ve ekonomik alanlarda işbirliği ve çok ulusluluk prensibi Almanya hükümetinin başlıca öncelikleri arasında yer almaktadır” dedi.
Küreselleşme uzmanı Claudia Schmucker Almanya'nın dönem başkanlığının talihsiz bir döneme rastladığını belirtiyor, Schmucker, "Dünya ekonomisinin durumu iyi değil. ABD'nin yeni Başkanı ile partner olarak nasıl bir yol izlemek gerektiğini kestiremiyoruz. Genel seçimler nedeniyle zirvenin temmuz ayına alınması zamanlama açısından elverişli olmadığından buluşmada önemli kararlar almak çok zor olacak” diyor.
Seçim kampanyası açısından da önemli
Almanya'nın genel seçim yılında 20'ler Grubu dönem başkanlığına talip olmasının rastlantı sayılamayacağını belirten Bilim ve Siyaset Vakfı uzmanlarından Heribert Dieter, ‘zirvenin seçim kampanyasına entegre edilmesinin ve Almanya'nın buluşma nedeniyle manşetlere çıkarılmasının, diğer ülkelerin 20'ler Grubu zirvesinden bekledikleriyle bağdaşmadığını' söyledi.
Protestocular hazırlanıyor
Hamburg'daki zirve buluşmasının ahenk içinde geçmesi kolay olmayacak. Şimdiden dev protesto gösterileri yapılacağı açıklandı. Bonn'daki dışişleri bakanları buluşması da protestolar altında geçecek. 2017 yılındaki 7'ler Grubu zirvesi (G7) Bavyera kırsalında yapılmış ve 24 bin polis tarafından koruma altına alınmıştı. Tıpkı 2008 yılındaki zirvenin Baltık Denizi kıyısındaki gözlerden uzak bir yerde yapılmış olması gibi. 2017 zirvesi için Hamburg gibi büyük bir şehrin seçilmiş olmasını riskli bulan güvenlik uzmanları çoğunlukta.
Münih Uluslararası Güvenlik Konferansı da şehir merkezinde yapılıyor. Dışişleri bakanları buluşmanın ardından Suriye barış görüşmelerine katılmak üzere Cenevre'ye geçecekler. Bonn ve Münih buluşmalarının Cenevre müzakereleri önündeki engellerin kaldırılmasına yardımcı olması umuluyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Matthias von Hein