Gündem

Atatürk’ün stilize ettiği imzasıyla hafızalara kazınmıştı; gazeteci, ressam ve kaligrafi sanatçısı Etem Çalışkan yaşamını yitirdi

01 Şubat 2025 13:02

Güncelleme: 02 Şubat 2025 09:54

"1953’te Anıtkabir'ın duvarlarını süsleyen yazıları hazırlayan ve yıllarca Atatürk ressamı olarak anılan 1969 yılında yaptığı Atatürk resmi ve Atatürk imzası Asya'dan Amerika'ya İngiltere'den Japonya'ya kadar yayılan, dünyada kırılması zor rekor sayıda yüz milyonlarca baskısı yapılan, eserleriyle ışık saçan asırlık bir çınar."

Gazeteci, kaligrafi sanatçısı ve ressam Etem Çalışkan, 97 yaşında hayatını kaybetti. Çalışkan, yaptığı Atatürk portreleriyle hafızalara kazındı. Kuran’ın Türkçe mealini ve Nutuk’u elle yazıya döken Çalışkan, ders kitaplarında yer alan Atatürk’ün Gençliğe Hitabe ve İstiklal Marşı’nı yazan kişi olarak da tanınıyor. Çalışkan en çok da bugün broşlardan çıkartmalarına, baskılı tişörtlerinden okul kitaplarına her yerde olan Atatürk imzasını stilize eden sanatçı olarak hafızalarda.

Atatürk imzasının hikâyesi

Etem Çalışkan, Atatürk’ün imzasının hikâyesini kendi ağzından şöyle anlatıyor:

1969 yılında ben Milliyet gazetesinin ressamıydım. 10 Kasım için tam sayfa portresini çizdim ve portrede hissettiğim bir kompozisyon eksikliği vardı. Oraya imzasını koymayı şöyle bir düşündüm, kompozisyon tamamlanıyordu. İşte o imza, onu o kompozisyona yerleştirirken aldığı şekille ortaya çıktı. Esasında imzanın çizgisi, Atatürk’ün kendi el yazısının çizgisidir. Ama ben kompozisyonla birleştirirken daha kaligrafik, daha kalıcı, biraz daha ayıklanmış olarak çizdim. Böylece gazete basıldı. Yıllar yılı resim ayrı bir değer olarak kaldı ve imza resimden çıktı, o da ayrı bir değer oldu. Ama bu, böyle olsun diye çizilmiş bir şey değildi.”

"1953 yılıydı ve o yaz birlikte Anıtkabir’in kitabelerini yazdık, çok güzeldi"

Grafik tasarımcı Namık Bayık ve ressam Sabri Berker’in öğrencisi olan usta sanatçı, öğrencilik döneminde Anıtkabir kitabelerinin yazılışında Emin Barın’ın asistanlığını yaptı. Çalışkan, hocası Emin Barın ile yaptıkları bu çalışmayı “yaşamı boyunca büyük onur duyacağı” bir eylem olarak tanımladı.

Etem Çalışkan Anıtkabir kitabelerinin öyküsünü de kendi ağzından şöyle anlatıyor:

“Anıtkabir kitabelerini yazdığımda, yazı hocam Emin Barın’ın öğrencisi ve gayri resmi asistanıydım. Akademideyken hoca benim yazımı çok beğenirdi. Diğer öğrencilerin yazılarının kontrolünü bana yaptırırdı.

İşte bu, hocayla ilk yılımızdı. 1953 yılıydı ve o yaz birlikte Anıtkabir’in kitabelerini yazdık. Çok güzeldi; heykeltıraşlar bir tarafta, taş ustaları bir tarafta, mozaikçiler bir tarafta.

Çalışanların hepsi Güzel Sanatlar Akademisi’nden hocalarımızdı.”

Vefatını TGC duyurdu

Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibi Çalışkan'ın vefatını Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu duyurdu.

TGC'den yayınlanan mesajda şu ifadelere yer verildi:

"Gazetecilik mesleğine uzun yıllar başarıyla hizmet veren Türkiye'nin en önemli kaligrafi sanatkarlarından, Atatürk'ün imzasını stilize eden, Anıtkabir kitabelerini yazan ekipte yer alan hattat Etem Çalışkan'ı kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Meslektaşımızın ailesine ve basın topluluğumuza başsağlığı diliyoruz."

Usta sanatçının cenazesi, yarın öğle vakti Levent Afet Yolal Camisi'ndeki törenin ardından toprağa verilmek üzere Mersin'in Tarsus ilçesine gönderilecek.

Etem Çalışkan kimdir?

Mersin'in Tarsus ilçesinde 1928'de dünyaya gelen Çalışkan, Mersin Lisesi'nin ardından Güzel Sanatlar Akademisi'nden mezun oldu.

Etem Çalışkan, hattat Emin Barın ve ressam Sabri Berker'in öğrencisi oldu, Anıtkabir kitabelerinin yazılışında Emin Barın’ın asistanlığını yaptı. Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi ve İstiklal Marşı’nın el yazısıyla çoğaltılmasında emeği geçti.

Etem Çalışkan, 1954’te sanat öğrenciliğini sürdürürken gazetecilik mesleğine yöneldi. Gazeteciliğe Yeni Sabah Gazetesi’nde ressam ve kaligraf olarak başlayan Çalışkan, Ankara’da Zafer ve Öncü, İstanbul’da ise Hareket, Dünya, Akşam, Milliyet ve Hürriyet gazetelerinde çalışıp 1982’de emekli oldu.

Emekli olduktan sonra Milliyet gazetesine “Türk Büyükleri”ni, Sabah gazetesine “Yunus Emre Divanı”nı hazırlayan usta sanatçı, 1981’de Atatürk’ün doğumunun 100. yılı için basılan gümüş ve altın hatıra paralarını tasarladı.

Güneş gazetesi için Kur’an-ı Kerim’in Türkçe mealini yazan Çalışkan, çizerlik hayatı boyunca çeşirli çizgi röportajların yanı sıra Yapı Kredi Bankası’nın 10. yıl afişi, şükran belgeleri, diplomaları, madalyalarını da tasarladı.

Çalışkan, 1969’da Milliyet gazetesinin 10 Kasım sayısı için yaptığı Atatürk resminin altına Mustafa Kemal Atatürk’ün imzasının son formunu da stilize etti.

Çalışkan, bu olayı şu sözlerle anlatmıştı:

“Portreyi tamamladım. Tek başına eksik duruyordu kompozisyon. Bunu daha dinamik ve hareketli hale getirmek için Atatürk’ün el yazısına uzak düşmemek üzere bu imzayı attım.”

“Çalışmak cennetin kapısıdır, anahtarıdır”

Bir röportajında eserlerini hazırlarken zamandan etkilendiğini dile getiren Etem Çalışkan, sanatın belli kurallar içine hapsedilmeyeceğine dair şunları kaydetmişti:

“Benim çalışmalarım kurallar içinde kuralsızlıktır, biraz özgürlüktür. Açıkçası sanatçı da özgürdür. Düşüncesinde de konuşmasında da her şeyinde sanatçı özgürdür. Onu bağlayıcı hiçbir şey yoktur. Sanatçıya bu özgürlüğü veren sanattır. Sanat kurallar içine hapsedilmiş değildir. Ölünceye kadar çalışacağım. Çalışmak cennetin kapısıdır, anahtarıdır. Her insan yeteneklidir. Ama o yetenek bir bedensel varlık da ister. Sanatçı olmak bir yaratılıştır. Mesela Aşık Veysel, Beethoven, birinin gözü görmez, birinin kulağı duymaz. Kulağı duymayan beste yapar, orkestra yönetir. Gözü görmeyen Aşık Veysel sözleriyle, şiirleriyle renkler bezer, tablolar yapar. Renkleri, kokuları anlatır. Ama gözleri görmez, işte sanat budur. Göz görmese de kulak duymasa da benim gibi az duysa da sanat olur. Önce sevmek lazım. Genç, yaşlı herkesi sevmeyi bilmesi lazım. Ardından sevgi kadar değerli olan çalışmak gelir. Sevgiyle, dürüst olarak çalışmak gelir.”

Etem Çalışkan, PTT Genel Müdürlüğü için Cumhurbaşkanlığı forsundaki 16 yıldızın ifadesi olan tarihteki Türk Devletleri’nin pullarını hazırladı. Usta sanatçı, 1990’da ise Kültür ve Turizm Bakanlığınca yayınlanan el yazması “Yunus Emre Albümü”nü kültür dünyasına kazandırdı.

Çalışkan, Mustafa Kemal Atatürk’ün Ekim 1927’de Cumhuriyet Halk Fırkası kongresinde okuduğu “Nutuk” eserini el yazması olarak kaleme aldı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yayınlanan 17 ciltlik eserin orijinali Başkent Üniversitesi Abdülrahim Tuncay Atatürk Müzesi’nde bulunuyor.

Çalışkan, 2005’te Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü’ne, 2021’de ise Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’ne değer görüldü.

 


Tek tıkla Zeugma Müzesi’ni kazı başkanının anlatımıyla gezin

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir