Araştırmacılar, yeni tip Koronavirüs (Covid-19) kaynaklı yetimliğin, "gizli bir salgın" olduğunu söylüyor. Özellikle Peru'da pandeminin daha görünür vakalarından dolayı görmezden gelinen bu durum, gelecek neslin zihinsel ve fiziksel sağlığına ve ekonomik geleceğine zarar veriyor.
Peru'da nesiller arası barınma ve yoksulluk, pandeminin olumsuz etkilerine zemin hazırladı ve kişi başına düşen dünyadaki en yüksek sayı olan 197 bin Covid-19 ölümü kaydedildi.
Haftalık tıp dergisi Lancet'in araştırmasına göre, bu yılın nisan ayı sonuna kadar neredeyse 93 bin Perulu çocuk annesini veya babasını kaybetti.
Uzmanlar, 1000'den fazla Perulu çocuğun Covid-19'dan ölmüş olmasına rağmen, genellikle hastalıktan yetişkinlere göre daha az etkilendikleri için pandeminin çocuklar üzerindeki etkisinin göz ardı edildiğine inanıyor.
"Çocukların depresyon ve kaygıdan aşırı derecede etkilendiklerini unutmamamız gerekir"
Peru sağlık bakanlığı ruh sağlığı genel müdürü Yuri Cutipe, “Aile ve toplum ağlarının zayıflaması ve ekonomik eksiklikler bağlamında salgının ruh sağlığı üzerindeki etkisine bir ebeveynin kaybını eklersek, toplumun ruh sağlığı muhtemelen çeşitli bozulmalara maruz kalacaktır” dedi.
Save the Children Peru'nun (SCP) Covid-19 programının koordinatörü Roxana Pingo ise "Peru'da 1000'den fazla çocuğun Covid-19'dan öldüğünü hesaba katmadan önce, çocukların depresyon ve kaygıdan aşırı derecede etkilendiklerini unutmamamız gerekir" ifadelerini kullandı.
Uzmanlara göre, ebeveynlerini kaybeden çocukların yetimhaneye yerleştirilmesi, çocukların refahları üzerinde kısa ve uzun vadeli olumsuzluklar yaşama olasılıklarını artırıyor. Kız çocukları cinsel sömürüye, erkekler ise yasadışı maden işçiliğine karşı daha savunmasız hale geliyor.
Peru'da ebeveynlerini kaybeden çocuklar listesi büyümeye devam diyor. Geçen hafta ülkede, 500'den fazla Covid-19 ölümü kaydedildi, bu yüzlerce çocuğun muhtemelen bir ebeveyni kaybettiği anlamına geliyor.