Hasan DEMİRBAŞ/ANTALYA, (DHA) - ANTALYA\'da doğuma bir gün kala bebeklerini kaybeden gazi Salih Türk (39) ve eşi Ebru Türk\'ün (41) gözyaşları 3 yıldır dinmiyor. Bebeğin ölümünde doktor ihmali bulunduğu iddiasıyla dava açan aile, mahkemenin doktorun kusursuz olduğuna yönelik kararıyla ikinci kez yıkıldı. Davayı bir üst mahkemeye taşıyacak çift, bebeğin anne karnında üç boyutlu fotoğrafını yanlarından ayırmıyor.
Tokat\'ta 18 yıl önce teröristlerle çıkan çatışmada sol kolu ve sol gözünü kaybeden asker Salih Türk, 2014 yılında yine kendisi gibi ikinci evliliğini yapan Ebru Türk ile evlendi. Çift mutluluklarını bebekle pekiştirmek istedi. 2015 yılında hamile kalan Ebru Türk, sezaryenle dünyaya gelmesi planlanan bebeğini kucağına alacağı kasım ayının ilk haftasını dört gözle bekledi. Şeker hastası Ebru Türk, herhangi bir sıkıntı yaşanmaması için hemen hemen her hafta özel hastaneye kontrole gitti. Rutin kontrolünün yapıldığı gün bebeğinin sağlıklı olduğunu öğrenen Ebru Türk, ertesi gün rahatsızlanınca yeniden hastaneye gitti. Türk, doğuma bir gün kala bebeğinin karnında öldüğünü öğrenince dünyası başına yıkıldı. Aileye, \'ani ölüm\' nedeniyle bebeklerinin hayatını kaybettiği belirtildi.
MUĞLA\'DAN ANTALYA\'YA BEBEĞİNİN MEZARINA GÜNÜBİRLİK ZİYARET
Türk ailesi, bebeğin ölümünde doktorun ve hastanenin ihmali olduğu iddiasıyla mahkemeye başvurdu. Bebeğin ölümünden sonra sağlık sorunları artan ve psikolojik sıkıntıları başlayan Ebru Türk için doktorlar ailenin şehir değiştirmesini istedi. Türk ailesi, geçen yıl Muğla\'nın Ortaca ilçesine taşındı. Çift, Antalya\'ya her gelişlerinde, Barınaklar Mezarlığı\'nda defnedilen bebeklerini ziyaret ediyor. Anne Ebru Türk, bazen günübirlik Muğla\'dan Antalya\'ya bebeğinin mezarını ziyarete geliyor.
MAHKEMENİN VERDİĞİ KARAR AİLEYİ ÜZDÜ
Ailenin başlattığı hukuk mücadelesinin ilk duruşması mayıs ayında, ikinci duruşma ise geçen ay görüldü. Mahkeme, doktorun ve hastanenin ihmali olmadığına hükmetti. Türk ailesi, mahkemenin verdiği kararla ikinci kez yıkıldı.
Eşinin doğuma bir hafta kala sıkıntılar çekmeye başladığını belirten Salih Türk, doktorun eşini gözetim altında tutmasını beklerken, eve gönderdiğini söyledi. Türk, “6 Kasım\'da çocuğumuzu kucağımıza almayı beklerken, 5 Kasım\'da ölüsünü teslim ettiler. Bebeğimizi biraz erken almış olsalardı şimdi sapasağlamdı. Adli tıp raporunda doktorun kusurlu olduğu yazıyor. Raporda eşim hastalandığında taburcu edilmesinin doğru olmadığı belirtildi. Ben artık çocuk sahibi olamayacağım, benim çocuğum artık mezarlıkla yatıyor\" diye konuştu.
ELİNİ VE GÖZÜNÜ ÇATIŞMADA KAYBETTİ
Devlete bir elini ve gözünü verdiğini belirten Türk, canını da vermeye hazır olduğunu, ancak evlat acısının kendisini çok üzdüğünü söyledi. Devlet yetkililerine seslenen Türk, adalet mekanizmasının sağlıklı işlemediğini savundu. Türk, “Hakim kararını, \'Benim için çok zor bir karar\' diye yorumladı\" dedi.
\'ARTIK BEBEK SAHİBİ OLAMIYORUM\'
Ebru Türk ise 3 yıldır gözyaşlarının dinmediğini söyledi. Evlat acısının çok zor olduğunu kaydeden Türk, “Çok mutluyduk, bir bebeğimiz olsun istedik. Allah verdi ama doğuma bir gün kala bebeğimi kaybettim. Artık bebek sahibi olamıyorum. 4 defa tüp bebek denedik ama olmadı. Ciğerim yanıyor, Antalya\'yı terk ettim. Ama ateş yüreğime düştüğü an soluğu bebeğimin yanında alıyorum\" dedi.
Türk ailesi, yeterli inceleme yapılmadan ve delil toplanmadan karar verildiğini iddia ederek, dosyayı bir üst mahkemeye taşıdı.