İSTANBUL, (DHA)- İSTİNYE Üniversitesi’nde (İSÜ) ‘Eczacılık Eğitimleri’ kapsamında Almanya ve Türkiye arasındaki eczacılık eğitimlerinin değerlendirildiği bir seminer düzenlendi. Johannes Gutenberg Üniversitesi’nden Türkiye’ye staj yapmak için gelen Nihan Önal, seminerde iki ülke arasındaki eğitim anlayışını anlattı. İSÜ öğrencisi Sena Onuk ise, “Eczacılık eğitimi uygulamalı olmalı” dedi.
Erasmus programlarıyla öğrencilerine Avrupa’da okuma fırsatı sunan İstinye Üniversitesi, Almanya’dan da kendi bünyesine öğrenci kabul etti. Almanya Johannes Gutenberg Üniversitesi’nden staj için gelen Nihan Önal, Türkiye’de yaptığı bütün çalışmaları Almanya’da hem anlatacağını hem de geliştireceğini söyledi.
“ÖĞRENCİ SAYISINI ARTIRMAK İSTİYORUZ”
İstinye Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Temel Eczacılık Bilimleri Bölüm Başkanı ve Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Tanju Ceyhan, Erasmus programı kapsamında anlaşmaları olan üniversitelerden gelecek öğrenci sayısını artırmak istediklerini söyledi.
“Önümüzdeki yıldan itibaren Almanya’daki üniversitenin eczacılık fakültesiyle yaptığımız anlaşmada öğrenci değişimini 2’den daha fazla öğrenci sayısına artırılması yönünde çalışmalar yapıyoruz” diyen Ceyhan, sözlerine şöyle devam etti:
“Öğrencimiz Almanya’da edindiği bilgileri bize aktararak TÜBİTAK projesinin yazılmasına da katkı sağlamıştır. İstinye Üniversitesi’nin Eczacılık Fakültesi\'nde tam teşekküllü laboratuvarlar mevcut. Şu an itibariyle laboratuvarlarda her türlü organik ve genel kimya alanında deneylerimizi yapabilmekteyiz. Öğrencimizin organik kimya konusunda önümüzdeki yıl işleyeceğimiz deneylerin hazırlanması prosesinde de büyük katkısı olmuştur. Bizden Almanya’daki üniversiteye gidecek olan öğrencilerimiz oradaki öğretim üyelerinin tecrübelerinden yararlanarak, bilgi birikimlerini üniversitemize taşıyacaklardır. Orada yaptıkları stajlar neticesinde fakültemize katkı sağlayacaklardır.”
“İLAÇ GELİŞTİRME PROGRAMLARINI ÖĞRETTİK”
Bu sene ilk defa Johannes Gutenberg Üniversitesi’nden öğrenci aldıklarını dile getiren İstinye Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Mesleki Bilimler Bölüm Başkanı ve Erasmus Koordinatörü Dr. Cenk Andaç, Nihan Önal’ın daha önceden bilmediği ilaç geliştirme programlarını öğrenerek burada ilaç dizaynları yaptığını söyledi. Dr. Andaç, “İlaçlardan bir tanesini de laboratuvarlarımızda sentezleme imkanı buldu. Dizayn ettiği ilaçlar daha fazla olduğu için ileriye dönük sentezleri de devam edecektir. Dizayn ettikleri ilaçlar üzerine bir TÜBİTAK projesi tamamladık. Burada edindiği bilgileri Almanya’ya gidince aktaracaktır” dedi.
“ÖĞRENCİLERİMİZİN EĞİTİMLERİ KARŞILAŞTIRMALARI ÇOK ÖNEMLİ”
Yurt dışından öğrencilerin Türk eğitim sistemini görmesinin önemini vurgulayan Dr. Andaç, “AB’ye girmiş bir ülkeden bize öğrenci gelmesi ve burada eğitim görmesi, eğitimleri karşılaştırması çok önemli. Özellikle Türkiye’deki eczacılık eğitimini Avrupa’daki eczacılık eğitimine entegre etmeye çalışıyorsak bizim öğrencilerimizin de Avrupa’daki eğitim sistemini tanımaları büyük önem taşıyor. Biz öğrencilerimizi gönderdiğimiz zaman onların kendi ana dillerinde eğitim almalarını istiyoruz. Bu amaçla da bizim bir öğrencimiz Almanya’ya gidecekse biz ikinci dil olarak Almanca eğitimi veriyoruz” diye konuştu.
“YOĞUN BİR TEMPOYLA ÇALIŞTIK”
2 aydır İstinye Üniversitesi’nde yoğun bir tempoyla çalıştıklarını ve üniversitenin kendisine büyük fayda sağladığını ifade eden Johannes Gutenberg Üniversitesi öğrencisi Nihan Önal, “Burada ilaç dizaynı üzerine çalıştık. Bunlar gelişim açısından ileriye dönük çok önemli metotlar. O yüzden bana çok fazla faydası olduğunu düşünüyorum. Almanya’ya döndüğüm zaman bunları daha da geliştirmem lazım. Türkiye’ye ilk geldiğimde arkadaşlarım ‘orası çok tehlikeli değil mi?, emin misin?’ diye sordular. Ama ben buranın nasıl bir yer olduğunu biliyorum, medyada gösterildiği gibi değil” ifadelerini kullandı.
“ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTESİ OLARAK GELİŞİYORUZ”
Üniversitenin Eczacılık Fakültesi 2. Sınıf öğrencisi Sena Onuk, seminerde Nihan Önal ile birlikte karşılıklı olarak üniversitelerini tanıttılar. Onuk, İstinye Üniversitesinin araştırma üniversitesi olarak kendini geliştirdiğini vurguladı ve şunları söyledi:
“Üniversitemizde bizler için de çok önemli olan ve hocaların da çok üzerinde durduğu mezuniyet projeleri dersleri uygulaması var. Bizi birinci sınıftan itibaren akademik çalışmalar yapmaya teşvik ediyorlar. Yapılış aşamasından, araştırma konularına kadar her alanda yardımcı oluyorlar. Araştırma üniversitesi olarak kendini geliştirmekte. Bu da eczacılığın geleceğinde, ilaç üretimi aşamalarında, bilim insanı olma aşamalarında büyük önem taşıyor. Öğrencilerin bunu bilmelerini ve farklı sektörlerde, çalışma alanlarında da eczacıların bulunabileceği bilincinin verilmesi açısından güzel çalışmalar oluyor. Stajlar konusunda da hem klinik eczacılığın erkenden bilincinin oluşturulması sağlanıyor hem serbest eczane hem de endüstri eczacılığı gibi çeşitli stajlarla öğrencileri çok daha erkenden sektörle buluşturmaları artı çalışmalar olarak görüyorum.”