Muhammet KAÇAR-Selçuk BAŞAR/FINDIKLI(Rize), (DHA)- RİZE\'nin Fındıklı ilçesinde Hidroelektrik Santral (HES) yapmayı planlayan enerji şirketi, proje önünde engel olan Arılı Vadisi\'nin \'Doğal sit\' alanı kararının kaldırılması istemiyle Rize İdare Mahkemesi\'nde dava açtı. Mahkeme, bilirkişi incelemesi ardından bölgenin \'Doğal sit\' özelliği taşıdığını belirledi, davayı reddetti. Fındıklı halkı, kararı türkülerle, horonlarla kutladı.
Fındıklı İlçesi Arılı Vadisi\'nde hazırlanan 24 ayrı HES projesine karşı 11 yıldan bu yana mücadele veren yöre halkının başvurusu üzerine Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, 7 yıl önce vadiyi \'Doğal SİT\' alanı ilan etti. Geçen sürede hukuksal mücadele veren halk vadide HES projelerinin yapımını durdurdu. Bölgede HES yapmak isteyen Zeki Enerji şirketi, proje önünde engel olan vadinin \'Doğal sit\' alanı özelliğinin kaldırılması için Rize İdare Mahkemesi\'ne dava açtı. Dava kapsamında vadide yer alan ve projenin yapılması planlanan Yaylacılar köyünde bilirkişi keşfi yapıldı. Keşif heyeti mahkemeye sunduğu raporda bölgenin flora, fauna ve endemit türler açısından özel bir alan olduğunu tarım ve arıcılık faaliyetlerinin yapıldığını belirterek \'Doğal sit\' alanı özelliği taşıdığına vurgu yaptı. Rize İdare Mahkemesi de \'Doğal sit\' alanı özelliğinin kaldırılması istemiyle açılan davada ret kararı verdi.
\"MÜCADELEMİZ ÖRNEK OLUYOR\"
Fındıklı\'daki Dörtyol Kavşağı\'nda toplanan Fındıklı Dereleri Koruma Platformu üyeleri ve çok sayıda kişi basın açıklaması yaparak kararı duyurdu. Fındıklı Dereleri Koruma Platformu üyesi Avni Ertaş, Fındıklı derelerinin sahipsiz olmadığını yıllardır bunu haykırdıklarını söyledi. Bugüne kadar protestolar için toplandıklarını ancak bugün kutlama için alanda olduklarını ifade eden Ertaş, şöyle dedi:
\"Rize İdare Mahkemesi, şirketin açtığı davada ret kararı ile bölgenin doğal sit alanı özelliğinin devamına karar verdi. 11 yıldır mücadele veriyoruz. 11 yıldır hukuk, bilim insanlarının ve yürekli insanların bizim yanımızda olduğunu biliyorduk ve hiç umudumuzu kesmemiştik. Bu ülkede halen hukuk, umut, Fındıklı halkı var. Mücadelemiz bir örnek. 11 yıl geçse de 25 yıl geçse de direnenler kazanıyor. Direndik ve kazandık.\"
\"HAKLI OLDUĞUMUZ KANITLANDI\"
Fındıklı Dereleri Koruma Platformu Başkanı Hüseyin Acar da dünyanın koruma öncelikli 200 ekolojik bölgesi olan bir alanda yaşadıklarını ve bölgeyi yıllardır koruduklarını söyledi. Acar, şirketlerin buna rağmen yılmadığını ve vazgeçmediğini anlatırken şöyle konuştu:
\"Binlerce kez farklı nedenlerle vadimize geldiler. Biz her defasında bunlara gereken cevabı verdik. Ama biri uslanmadı. Şirket geldi vadinin doğal sit alanı özelliğini kaldırmak istedi. Bizler vadimizi savunduk. Bugün mahkeme, Arılı Vadisi biyolojik çeşitliliği, endemik bitki türleri, yaban hayatı, şelaleleri, mağaraları, buzul ve doğal gölleri, arıcılık ve tarım faaliyetlerini göz önüne alarak doğal sit statüsünün devamına karar verdi. Mahkeme masraflarını da şirkete bıraktı. Şirket, Danıştay\'a gitme cesareti bile bulamadı. Bizim haklı olduğumuz kanıtlandı.\"
TÜRKÜLÜ, HORONLU KUTLAMA
Basın açıklamasının ardından tulum çalgısı ile kalabalık horona durdu. Türküler eşliğinde horon oynayan kalabalık mahkeme kararını kutladı. Alkışla tempo tutan kalabalığa çevrede bulunanlar da destek verdi. Horon, verilen \'Ezan molasının\' ardından devam etti.
\"BEN \'DERELERİN ANNESİYİM\"
Arılı Vadisi\'nde 11 yıldan bu yana verilen çevre mücadelesinde sürekli ön saflarında yer alan 78 yaşındaki Melahat Alişan, kutlama sırasında bir dize okudu. Alişlan, şöyle konuştu:
\"Dere akıyor dere, kumunu sere sere, al dere götür beni hukuk olduğu yere\' dizeleri kalabalıktan büyük alkış aldı. Uzun yıllardır mücadele ettiklerini ve vadilerini koruduklarını anlatan Melahat Alişan, \"Ben bu derelerin annesiyim. Ben dereleri kimseye veremiyorum. Orada nefes alıyorum ben. Biz o derelerden su taşıyarak kullandık.\"
Alişan, bu konuda mücadele edenlere teşekkür etti, kendisine uzatılan mahkeme kararını da öperek sevincini gösterdi. Kalabalık, horon oynanmasının ardından dağıldı.