Zafer KUMRU/ERZURUM, (DHA) - ERZURUM Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fuat Gündoğdu, üniversite hastanesinde, soğuk algınlığı olan hastaya kanser teşhisi koyulduğunun ortaya çıkmasıyla ilgili, \"Hastaya yapılan tedavide bir hata olmadığı açıktır. Hasta şifa ile hastanemizden taburcu edilmiştir\" dedi.
Erzurum\'da, 2015 yılında halsizlik şikayeti ile gittiği Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesinde \'lenf bezi kanseri\' teşhisi koyulan ve 4 kez kemoterapi alan Yılmaz Kızıloğlu\'nun (48) Ankara\'dan gelen raporlarında kanser olmadığı, soğuk algınlığı geçirdiği ortaya çıktı. Aldığı kemoterapi yüzünden saçları dökülen ve yaklaşık 10 kilo veren Kızıloğlu, yanlış teşhisi koyan doktor ve sağlık çalışanları için 3 yıldır soruşturma izni verilmemesine tepki gösterdi. Rektörlüğün soruşturma izni vermemesi üzerine Danıştay\'a başvurduklarını ve buradan gelen sonucu beklediklerini belirten Kızıloğlu, sorumluların cezalandırılmasını istedi.
\'PATOLOJİ RAPORUYLA ÖRTÜŞEN İFADELERE YER VERİLDİ\'
Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gündoğdu, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Yılmaz Kızıloğlu\'nun 10 Ocak 2015 tarihinde yüksek ateş, iştahsızlık, kilo kaybı şikayetiyle hastaneye başvurduğunu belirten Gündoğdu, konsültasyonlar ve diğer tetkikler sonucu kan değerlerindeki anormallik nedeniyle hastaya biyopsi yapıldığını söyledi. Biyopsinin, Ankara Üniversitesi Patoloji Ana Bilim Dalı\'na, alt tip tayini için hastane tarafından gönderildiğini kaydeden Gündoğdu, şunları söyledi:
\"Daha sonra PET raporunda çeşitli lenf bezlerinde tutulum olduğu rapor edilmiştir. Hasta 20 Mayıs 2015\'te yine yüksek ateş, halsizlik, koltuk altı ve boyun bölgesinde şişlik şikayetleriyle hematoloji polikliniğine müracaat etmiş ve aynı servise yatırılmıştır. Hastanın 5 aydır devam eden hastalık hikayesi, fizik muayene bulguları, laboratuvar, radyoloji ve PET raporu ile patoloji raporu sonuçlarının değerlendirilmesi sonucunda hasta konu hakkında bilgilendirilerek bizzat kendisinin yazılı onayı alınmış ve tedaviye başlanmıştır. Hastanın genel durumunun da bozuk olması nedeniyle hastaya lenfoma ve vaskülit ile seyreden immünolojik- romatolojik hastalıkların tedavisinde kullanılan medikal tedavi uygulanmıştır. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Ana Bilim Dalı\'na gönderilen biyopsi sonucu üniversite hastanemize rapor halinde iletilmiştir. Söz konusu raporda tüm bulgular öncelikle \'Vaskülitle seyreden immünolojik- romatolojik kökenli hastalıkların lenf nodülünde gözlenen ikincil değişiklikler olduğunu desteklemektedir\' denilerek üniversite hastanemiz patoloji raporuyla örtüşen ifadelere yer verilmiştir. Hastaya verilen kemoterapi ilaçları lenfoma hastalarında kullanıldığı gibi vaskülitle seyreden romatolojik ve immünolojik hastalıklarda da kullanılmaktadır. Bu tedavi ile hastanın şikayetleri düzelmiş ve hastalığı iyileşmiştir. Tedavi sürecinde kullanılan ilaçların yan etkisi olarak ortaya çıkan saç dökülmesi, bulantı, kusma gibi durumlar geçici olup tedavi sonrasında tamamen düzelmektedir. Kalıcı olumsuz bir etkiye yol açmadığı tıbben bilinmektedir. Hastaya yapılan tedavide bir hata olmadığı açıktır. Hasta şifa ile hastanemizden taburcu edilmiştir. Tedavi sonrası çekilen PET raporu, hastanın tedavi öncesinde çeşitli organlarında gözlemlenen büyüme ve bozulmanın düzeldiğini göstermiştir.\"
\'GRİBAL ENFEKSİYON İBARESİ YER ALMAMAKTADIR\'
Cumhuriyet Başsavcılığı\'na yapılan şikayet sonrası hastane olarak soruşturmaya başlanıldığını belirten Prof. Dr. Gündoğdu, şöyle devam etti:
\"Şikayetçinin sağlığına kavuşmasının akabinde farklı nedenlerle olsa gerek bir suçlu arayışına girmiş ve Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı\'na hastanemiz çalışanları hakkında suç duyurusunda bulunmuştur. Dosya, üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması amacıyla Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi\'ne gönderilmiş ve elde edilen tüm bilgi ve belgeler ışığında \'hastanın yatışından sonra klinik, laboratuvar ve patolojik bulgularla ilgili hekimler tarafından yapılan işlemlerde ve hastanın takip/tedavisinde görevi kötüye kullanma ile ilgili bir durumun söz konusunu olmadığı\' belirtilmiştir. Atatürk Üniversitesi 61 yıllık köklü bir üniversitedir. Üniversite hastanemizde ise yılda yaklaşık 1 milyon kişiye tanı ve tedavi hizmeti verilmektedir. Bu konumuyla bölgesinin ve komşu ülkelerin referans hastanesi niteliğindedir. Dolayısıyla söz konusu haberde iddia edilenin aksine gribal bir enfeksiyonun kanser diye nitelendirilerek buna yönelik bir tedavinin uygulanması söz konusu değildir. Ayrıca hem üniversite hastanemiz hem de diğer hastanelerde yapılan tetkiklerde hiçbir şekilde \'gribal enfeksiyon\' ibaresi yer almamaktadır. Sonuç olarak bu olayda herhangi bir ihmal, dikkatsizlik veya usul hatası olmayıp, tıbbi açıdan hastaya son derece dikkatli ve özenle yaklaşılmış, tüm işlemler tıbbın gereklerine uygun şekilde yerine getirilmiştir. Gerçeklerle örtüşmeyen bu asılsız iddialarda bulunanlar hakkında üniversitemizin gerekli yasal haklarını kullanacağını kamuoyuna arz ederiz.\"