Mustafa SUİÇMEZ-Mehmet ANDAÇ/ÇANAKKALE, (DHA)- ÇANAKKALE’de 5 bin yıllık geçmişe ışık tutan Troya Ören Yeri’nde, 2013 yılında yapımına başlanan ve yaklaşık 70 milyon TL harcanarak tamamlanan Troya Müzesi, bugün kapılarını ziyaretçilere açtı. Müzenin 10 gün boyunca ziyaretçilere ücretsiz olacağı belirtildi. Müzede sergilenen 2 bin eser içinden en çok ilgiyi altın olanlar gördü.
Çanakkale merkezine bağlı Tevfikiye köyü sınırları içerisinde bulunan Troya Ören Yeri, müzeye ‘2018 Troya Yılı’nda kavuştu. Ören Yeri’ndeki kazılara 17 yıl başkanlık yaptıktan sonra yakalandığı amansız hastalık nedeniyle hayatını kaybeden Alman arkeolog Prof. Dr. Manfred Osman Korfmann’ın hayalini kurduğu müze, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla gerçek oldu. 90 bin metrekarelik alan üzerinde yapımına 2013 yılında başlanan müze, 12 bin 750 metrekare kapalı alana sahip. Müzenin 3 bin 300 metrekaresini sergi alanı, kalanını ise sosyal donatılar, ofisler ve depolar oluşturuyor. Müze için yaklaşık 70 milyon TL harcandı.
Müze, teşhir ve tanzim uygulama çalışmalarının tamamlanmasının ardından bugün açılarak, ilk ziyaretçilerini ağırladı. Müzede, Troya başta olmak üzere, Troas bölgesindeki ören yerlerinden çıkan eserlerden oluşan 2 bin arkeolojik kalıntı sergileniyor. Müzeye gelen ziyaretçileri giriş katında Troas kentleri, birinci katta Troya katmanları, ikinci katta antik dünya, üçüncü katta ise Doğu Roma, Osmanlı ve Çanakkale\'nin 20\'nci yüzyılına ait eserler karşılıyor. Bugün açılan müzeyi gezen yerli ve yabancı ziyaretçiler, en çok giriş katında sergilenen altın eserlere hayran kaldı.
İstanbul’dan Çanakkale’ye gelerek müzeyi gezen Turgut ve Ferda Erentürk çifti, mimari yapısı, eşsiz güzelliği ve sergilenen eserleriyle Troya Müzesi\'ne hayran kaldıklarını söyledi. Troya Müzesi\'nin bugün açıldığını duyduğunu belirten Turgut Erentürk, şöyle konuştu:
\"Çanakkale\'deydim. Koşa koşa müzeye geldim. Harika bir müze. Prof. Dr. Rüstem hocayla daha önceden tanışmıştık. Rüstem hocanın Troya kitabını okudum. Bütün bu ortaya çıkan çalışmaları çok beğendim. Hakikaten büyük bir emek var. Birçok müze gezdim. Fransa’da Louvre Müzesi\'ni de gezdim. Çok etkileyici bir müze. Bence dünyaya örnek olacak bir çalışma olmuş. Sanıyorum bu müzeyi gezen herkes bayılacak. Bir de altınları incelerken gördüm ki, burada Troya’daki kazılardan yurtdışına çok eserler kaçırılmış. Sanırım bazı eserler iade edilmiş. Ona çok sevindim. İnşallah dünyadaki bütün müzeler, hepsi iade ederler. Zaten bu müzeyi gördüklerinde Troya’dan giden, bu topraklara ait olan eserleri tekrar yerlerine, buraya güvenle iade ederler düşüncesindeyim. Emeği geçen herkesin ellerine sağlık. Çok güzel bir müze olmuş. Çanakkale ve bu bölgeye değer katmış.\"
İstanbul’dan eşi Kübra Kaya ile Troya Müzesi’ni gezmeye gelen Serkan Kaya ise \"Troya Ören Yeri’ni gezdiğimiz sırada Troya Müzesi’nin açıldığını öğrendik. Bu eserleri Troya Ören Yeri’ni gezerken canlandıramıyorduk. Bu bölgedeki değişik çağları müzeyi gezdiğimiz sırada görselleriyle canlı bir şekilde görebildik. Çanakkale ve Troya içinde bu müze önemli bir değer olmuş. En önemlisi Troya Müzesi yeni yüzyıla daha çok hitap ettiğini söyleyebilirim. Bildiğimiz müze tarzlarından farklı. Daha çok yurtdışındaki müzeler gibi yeniliklere açık olmuş. Herkesin emeğine sağlık. Müzede en çok sergilenen altın eserler ilgimizi çekti. Yanı sıra heykeller, eski paralar ve oklar ilgimi çeken eserler oldu\" dedi.
Bugün ziyarete açılan Troya Müzesi\'nin, 10 gün boyunca ziyaretçilere ücretsiz olacağı belirtildi.