T24 Dış Haberler
Güney Koreli ebeveynler, "çocuklarını anlamak için" gönüllü olarak hücrelerde yalnız vakit geçiriyor.
Bir depo dolabı büyüklüğünde olan bu hücrelerin içine telefon veya dizüstü bilgisayar sokulmasına izin verilmiyor.
Mavi hapishane üniforması giyen ebeveynler, mahkum olmadıklarını ancak Güney Kore'deki merkeze bir "hapsetme deneyimi" yaşamak istedikleri için geldiklerini anlatıyor.
Bu deneyimi yaşamaya gelen insanların, toplumdan tamamen uzaklaşmış ve dünyadan kopmanın eşiğine gelmiş çocukları var.
Tek kişilik hücre
Bu izole gençlere hikikomori adı veriliyor; bu terim 1990'larda Japonya'da ergenler ve genç yetişkinler arasındaki şiddetli sosyal geri çekilmeyi tanımlamak için kullanılan bir terim.
Geçtiğimiz yıl Güney Kore Sağlık ve Refah Bakanlığı'nın 19-34 yaş aralığındaki 15 bin kişiyle yaptığı ankette, katılımcıların yüzde 5'inden fazlasının kendini izole ettiği ortaya çıktı.
Nisan ayından bu yana ebeveynler, Kore Gençlik Vakfı ve Mavi Balina Kurtarma Merkezi gibi sivil toplum kuruluşları (STK) tarafından finanse edilen ve yürütülen 13 haftalık bir ebeveyn eğitim programına katılıyor.
Programın amacı, insanlara çocuklarıyla daha iyi iletişim kurmayı öğretmek.
Program, katılımcıların Gangwon Eyaletine bağlı Hongcheon-gun'daki bir tesiste üç gün geçirmelerini ve burada hücre hapsini andıran bir odada zaman geçirmelerini kapsıyor. Amaç, izolasyonun ebeveynlere çocuklarını daha iyi anlama fırsatı sunması olarak ifade edildi.
Güney Kore Sağlık ve Refah Bakanlığı'nın araştırması, gençleri kendilerini toplumdan soyutlamaya iten çeşitli faktörler olduğunu ortaya koydu.
Bakanlığın 19 ila 34 yaş arasındakiler arasında yaptığı ankete göre en yaygın nedenler, iş bulmada zorluk, kişilerarası ilişkilerle ilgili sorunlar, aile ve sağlık sorunları.
Güney Kore, dünyada intihar oranlarının en yüksek olduğu ülkelerden biri ve geçen yıl hükümet bu sorunu çözmeyi amaçlayan 5 yıllık bir plan açıkladı.
Bakanlar, 20-34 yaş arası kişiler için her iki yılda bir devlet destekli ruh sağlığı muayeneleri yapılacağını duyurdu.