HaberTürk yazarı Nagehan Alçı, İsveç'te aşırı sağcı politikacı Rasmus Paludan'ın Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği’nin önünde Kuran’ı Kerim’in yakmasını 'çirkin bir provokasyon' olarak değerlendirdi, "İsveç’in tepkisizliği Türkiye'ye yönelik çifte standart mı?" diye sordu.
Alçı yazısında, "İsveç’te Türkiye Büyükelçiliği önünde ırkçı ve İslam düşmanı politikacı Rasmus Paludan’ın dün yaptığı nefret eylemi hiçbir şekilde İsveç’teki demokrasi seviyesi ile açıklanamaz. Bu apaçık bir provokasyon. Ancak şunu da belirtmeliyim ki bu, ırkçı Paludan’ın ilk eylemi değil. 2020’de yine Kur’an’ı yakmaya kalktı, o kışkırtma nedeniyle Malmö’de arabalar ateşe verildi, protestolar düzenlendi. Geçen sene nisanda Kur’an-ı Kerim ile futbol oynadı, İsveç polisi yine sadece izlemekle yetindi. Sonrasında bir kez daha Kur’an yakma gösterisi düzenledi, yine İsveç polisi Paludan ve Stram Kurs Hareketi’nin eylemini seyretti." ifadesini kullandı.
Alçı şunları kaydetti:
"Esasen İsveç’te kanunlar polise bu tip provokatif gösterilere müdahale yetkisi vermiyor. Yani anayasada tanımlanan ifade özgürlüğü nefret söylemini dışlasa da nefret söylemine dayanan eylem ve gösteriyi engellemek için polisin elinde kanuni bir dayanak olmadığı söyleniyor. Polis ancak sonrasında ortaya çıkan şiddet ve kaosa yönelik müdahalede bulunabiliyor. Bu konu İsveç’te geçen yıl Kur'an yakma eyleminden sonra ortaya çıkan olaylarda epey tartışıldı, ülkede birçok siyasetçi ve kanaat önderi ilgili kanunlarda revizyona gidilmesi gerektiğini savundular. Ama sonuçta bir değişlik olmadı.
İsveç elbette yanlış bir tavır içinde ancak ben buradaki yanlışlığın bir çifte standarttan ziyade İsveç’teki uygulanmayan temel prensipten ve bu prensip ile çelişen kanunlardan kaynaklandığını hatırlatıyorum. Bu boyut Türkiye'deki tartışmalarda ihmal ediliyor."
TIKLAYIN | İsveç'te aşırı sağcı politikacı Kuran-ı Kerim yaktı; Dışişleri Bakanlığı'ndan tepki geldi: Yapılan aşağılık saldırıyı en güçlü şekilde lanetliyoruz