"Endişelilerin kaygılanma nedeni pop şarkıları değil, muhalefetin okur yazarlarının yaptığı toptancılık.
'Nasılsa kazanıyoruz artık muhafazakarlara gerek yok' rahatlığı ile giriştikleri herkesi aynı torbaya doldurmaları. Muhtemel iktidar değişimi sonrası toplumsal ve kamusal alanı tamamen kendilerinin dizayn edeceği bir yer olarak şimdiden tanzim etmeye girişmeleri.
Endişeli muhafazakarların kaygılanma nedeni, özgürlükçü adil, şeffaf ve hesap verebilir yönetim perspektifinin yitirildiği İslamcı-Ulusalcı-Milliyetçi-otoriter bir dönemin kapanıp yerini özgürlükçü, adil, şeffaf ve hesap verebilir yönetim perspektifine değer vermeyen Kemalist-Ulusalcı-Milliyetçi otoriter bir dönemin alması ihtimali.
Bu ihtimal hiç düşük bir ihtimal değil maalesef.
Ve bu ihtimal, yönetici kadro demokrat ve özgürlükçü de olsa, özellikle CHP ve İyi Parti tabanlarını ‘gazlayan’ toplumsal aktör adaylarının ‘kinciliğinin’ neden olacağı bir ‘rövanşizm’ olasılığı barındırıyor.
Tarkan’ın şarkısı gibi şeyler ya da seçimlere kadar daha da çoğalacak benzeri kültürel temalar, sloganlar seçim arifesinde muhalefet tabanının ve yukarıda saydığım rövanşist aktör adaylarının elinde bayrak sopasına dönüşürse, taşkınlık ve aşırılık aracı haline gelirlerse o zaman Millet İttifakı'nın genişlemesi durur.
O kenarda öylece bekleyen kararsız yüzde 20’deki içindeki AK Partililer patır patır Cumhur İttifakı'na dönmeye başlar.
Yani sorun ‘geççek’te değil, sosyal medyadaki etkileşimlerinde ‘yargılıycaz’, ‘asçaz’, ‘kesçez’ dilini kullananlarda ve o dili kibar kibar besleyenlerde."