Cinsel birliktelik durumunun çiftin cinsel iletişimini, ilişki kalitesini, evlilik uyumunu ciddi şekilde etkilediğini aktaran Prof. Dr. Halim Hattat, Türkiye'de her 10 çifften birinin aseksüel evlilik yaşadığını söyledi.
Hattat, “Çift cinsel açıdan giderek uzaklaşıyor. Eğer aseksüel bir evliliğiniz varsa sorunu ciddiye alın. Erkekte sertleşme sorunu, erken boşalma, testosteron hormonu azlığı, kadında orgazm problemi, cinsel ağrı ve cinsel isteksizlik cinsel birliktelik sıklığını düşürebiliyor" dedi.
Bu tarz hastaların nasıl tedavi edildiğini anlatan Prof. Dr. Halim Hattat, "Hastalara onların cinsel hayatını düzene sokacak tüyolar veriyoruz. Altta yatan fiziksel ve psikolojik nedenlere göre ilaç, hormon tedavileri, enjeksiyonlar hatta psikolojik ve çift terapisi gibi uygun bir tedavi seçildiğinde cinsel performans olması gereken seviyeye yeniden yükseliyor" ifadelerini kullandı.
Hormonları düzenliyor
Ne kadar sık cinsel birliktelik yaşanacağından ziyade cinsel birlikteliğin düzenine dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Hattat, “Haftada bir veya iki defa cinsel birliktelik yaşayıp 2 ay ara vermektense, düzenli şekilde belli aralıklarla yaşanılan cinsel birliktelik hormonları düzenliyor. Yani eşinize ve size uyan bir cinsel rutin yaratmak sadece cinsel tatmin ve psikolojik rahatlama sağlamıyor, fizyolojik olarak da sizi daha seksüel kılıyor. 3 haftadan daha az bir sıklık tüm cinsel hormonları ve cinsel fonksiyonları altüst ediyor. Bana sorarsanız her hafta 1-2 kez cinsel birliktelik hem cinsel fonksiyonlar hem de eşinizle olan duygusal bağınızdan açısından şart" diye konuştu.
"Her çift dönemsel olarak daha fazla veya daha az cinsel birliktelik yaşayabilir. Her çiftin kendine uygun bulduğu sıklık farklıdır" diyen Hattat, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yapılan çalışmalar çiftlerin haftada 2-4 seferden ayda 2-4 sefere uzanan bir cinsel birliktelik sıklığı olduğunu gösteriyor. Cinsel birlikteliğin sıklığını etkileyen pek çok faktör var. Yaş, cinsel fonksiyon sorunları, cinsel iletişim eksikliği, stres, fiziksel, duygusal sağlık durumu, hastalıklar ve ilaçlar, vakitsizlik, yalnız kalacak zaman bulamamak, madde veya alkol bağımlılığı, ilişki durumu, ilişki problemleri, çatışmalar ve depresyon bu etkenlerin başında geliyor."
Aseksüel nedir?
Aseksüellik herhangi birine yönelik cinsel çekim eksikliği veya cinsel etkinlikteki ilgi düşüklüğü veya yokluğu. Bir cinsel yönelim eksikliği olarak veya karşıcinsellik, eşcinsellik ve çiftcinselliğin yanındaki dördüncü bir varyasyon olarak düşünülebilir. 2004'te yapılan bir çalışmada aseksüelliğin yaygınlığı %1 olarak belirlenmiştir.
Aseksüellik, davranışsal ve genellikle bireyin kişisel veya dini inançları gibi unsurların üzerinde etkili olduğu cinsel etkinlikten kaçınma ve bekarlıktan farklıdır; cinsel davranışın aksine, cinsel yönelimin "kalıcı" olduğuna inanılmaktadır. Bazı aseksüel kişiler romantik partnerlerini memnun etme arzusu ya da çocuk sahibi olma arzusu gibi çeşitli nedenler dolayısıyla, cinsel çekim veya seks arzusu eksikliğine rağmen cinsel etkinlikte bulunabilirler.
Bir cinsel yönelim olarak aseksüelliğin kabulü ve bilimsel araştırma alanı açısından halen oldukça yenidir, hem sosyoloji hem de psikoloji bakımından büyüyen bir araştırma alanı olarak gelişmeye başlamıştır. Bazı araştırmacıların aseksüelliğin bir cinsel yönelim olduğunu savunmasına karşın, bazı araştırmacılar ise aynı görüşte değildir. (DHA)