Hindistan'ın kuzeyindeki Haryana ve Rajasthan eyaletlerinde 50'den fazla kadın bayıltılarak saçlarının kesildiği şikayetiyle polise gitti. BBC muhabiri Vikas Pandey, polisin kadınları endişe ve paranoyaya sürükleyen gizemi çözmekte zorlandığını bildiriyor.
Hindistan'da, "hayalet berberlerle" ilgili ilk haberler Rajasthan eyaletinde Temmuz başında çıkmıştı.
Kurbanlardan biri 53 yaşındaki Sunita Devi.
"Çok güçlü bir ışık beni bayılttı. Bir saat sonra kendime geldiğimde saçımın kesilmiş olduğunu gördüm" diyen Devi, saldırı nedeniyle hala travma yaşıyor:
"Ne uyuyabiliyor ne de bir şeye odaklanabiliyorum. Rajasthan'da da buna benzer olaylar olduğunu okumuştum ama bana olacağını tahmin etmiyordum."
Sunita Devi, ona saldıran kişinin "yaşlı ve parlak renkli giysiler giyen bir adam" olduğunu söylüyor:
Evin giriş katında yalnızmış. Saat 21:30 sularında saldırı olduğunda gelini ve torunu üst kattaymış. Ancak ikisi de ne bir şey duymuşlar, ne de görmüşler.
Sunita Devi'nin komşusu Munesh Devi de yaşadıkları dar sokakta 20 kadar ev bulunduğunu ve o saatlerde insanların sokağa çıkıp sohbet ettiklerini söylüyor.
Munesh Devi, "İnsanlar yemekten sonra konuşmak için sokağa çıkar. Cuma da farklı değildi. Sunita'nın evine giren ya da çıkan yabancı birini görmedik" diyor.
Bundan bir gün sonra ise birkaç apartman yanda oturan Asha Devi de benzer bir saldırıda saçlarını kaybetti. Ama bu sefer saldırgan bir kadındı.
Kayınpederi Suraj Pal, Asha Devi'nin saat 22:00 sularında bir ev işi için dışarı çıktığını ancak dönmediğini anlatıyor:
"30 dakikayı geçince onu bulmak için dışarı çıktım. Onu banyoda yerde baygın halde bulduk. Saçı kesilmiş ve yere atılmıştı."
Pal bir saat sonra Asha'nın ayıldığını ve ona bir kadının saldırdığını söylediğini anlatıyor.
Her şey 10 saniyeden kısa bir süre içinde olmuş. Suraj Pal, saldırının ardından ailesindeki kadınları, Uttar Pradesh eyaletinde yaşayan akrabalarının evine göndermiş.
Suraj Pal, "Saldırı sonrası paranoyak olmuşlardı. Onlara bir kaç hafta uzaklaşmalarını söyledim. Toplum içinde korku var" diyor.
Gurgaon'un 70 kilometre güneyinde Rewari bölgesinde de benzer saç kesme olayları yaşanmış.
28 yaşındaki Reema Devi, Perşembe günü telefonunda oyun oynarken saçının kesildiğini söylüyor. "Kocam ve çocuklarım da odadaydı. Saçımda bir çekilme hissettim ve arkama baktığımda saçım yerdeydi" diyor.
Gurgaon Polis Sözcüsü Ravinder Kumar şikayetlerin soruşturulduğunu açıkladı.
Kumar, "Bunlar garip vakalar. Olay yerinde hiç bir ipucuna rastlamadık, kurbanların tıbbi testlerinde anormal bir sonuca da ulaşmadık" diyor.
Polis yetkilileri, saldırganların kurbanlar dışında kimse tarafından görülmediğini söylüyor.
Olaylarla ilgili pek çok dedikodu dolaşıyor. Farklı köylerde saldırılar için çok çeşitli teoriler öne sürülüyor.
Bir köyde yaşlı bir adam organize bir suç çetesinin sorumlu olduğunu söylerken, bir diğeri "büyücü doktorlar" olarak bilinen tantriklerin tedavi için daha çok hasta çekebilmek amacıyla insanlara saldırdığını savunuyor.
Bir kadın yaşananların "doğaüstü güçlerin" işi olduğunu söylerken, diğerleri kurbanların dikkat çekmek için kendi saçlarını kestiklerini iddia ediyor.
BBC'ye konuşan Hindistan Rasyonalist Derneği Başkanı Sanal Edamaruku ise bu vakaların tipik bir "toplu histeri" örneği olduğunu savunuyor:
"Bunun arkasında mucize ya da doğaüstü bir güç yok. Bu şikayette bulunan kadınlar psikolojik bir çatışma yaşıyor olmalı. Bu tür olayları duyunca onu taklit ediyorlar. Hatta bazen bunu bilinç dışı yapıyorlar."
Saçı kesilenlerden Reena Devi ise buna katılmıyor.
Reena Devi, "Saçımı uzatmak için yıllarımı verdim ve bu beni mutlu ediyordu" diyor ve ekliyor:
"Şimdi acımı tahmin edemezsiniz. Kadınların kendi saçlarını kestiklerini söylemek çok saçma."