Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Abdullah Öcalan'la görüşmek üzere İmralı Adası'na gidecek heyetle ilgili "İzleme Komitesi'nde sayısı 5-6'yı geçmemek üzere bir çalışma yapılmaktadır. Birtakım isimler de belirlenmiştir. Ama bu önümüzdeki hafta Sayın Başbakanımızın nihai kararını vereceği bir konu" dedi.
Akdoğan, HDP lideri Selahattin Demirtaş'ın, "Sayın Erdoğan, seni başkan yaptırmayacağız" sözlerine ilişkin olarak, "Demirtaş siyaseti ile CHP siyaseti ruh ikizi olarak da adlandırılabilir. Ak Parti kaybetsin de ülke batarsa batsın anlayışı. Zamanında Sayın Cumhurbaşkanımız için 'Muhtar bile olamaz' denmişti ama süreçte neler olduğunu hep birlikte gördük. Demek ki akıllanmamışlar" yorumunda bulundu.
Yalçın Akdoğan'ın açıklamaları şöyle:
"Kendi hareketini, kendi kitlesinin geleceği üzerine bir plan, hesap yapmak yerine, başkalarının nasıl engelleneceği üzerine siyaset yapan bir tarz. Aslında bu CHP'nin siyaset tarzının bir benzeri. Bu yüzden Demirtaş siyaseti ile CHP siyaseti ruh ikizi olarak da adlandırılabilir. Ak Parti kaybetsin de ülke batarsa batsın anlayışı. Zamanında Sayın Cumhurbaşkanımız için 'Muhtar bile olamaz' denmişti ama süreçte neler olduğunu hep birlikte gördük. Demek ki akıllanmamışlar.
Çözüm Süreci, AK Parti'ye duyulan güven sayesinde devam ediyor. Bu süreci Tayyip Erdoğan başlatmıştır. Ona duyulan güven sebebiyle büyük bir toplumsal destek oluşmuştur ve Hükümet'e duyulan güvenle bu süreç devam etmektedir
Artık sürekli farklılıklara vurgu yapmak yerine birlikteliklere, ortak noktalara vurgu yapmak lazım. Birlikte nasıl bir gelecek inşa edeceğiz, buna vurgu yapmak lazım. Sürekli farklılıkları kaşımak yerine birliklere, ortak noktalara vurgu yapan bir dil kullanılması da gerekiyor. Özellikle sorunu sürekli kaşıyan ve konuşanların bunu artık yapması gerekiyor ve bu bekleniyor. Sen Türklerin kaygısını, batının hassasiyetini de dile getireceksin. Empati çift taraflı yapılır, tek taraflı empati olmaz
Devlet ne dediyse onu yapmaktadır, kesinlikle ikircikli bir yaklaşım içerisinde değildir. Ama bunların uydurmaları ve yalanlarıyla uğraşacak halimiz de yok. Bu konu üzerinde durduğumuz, çalıştığımız konulardan biridir. Sayısı 5-6'yı geçmemek üzere bir çalışma yapılmaktadır. Birtakım isimler de belirlenmiştir. Ama bu önümüzdeki hafta Sayın Başbakanımızın nihai kararını vereceği bir konu"
'Bunların saygısızlıklarını sineye çekecek değiliz'
Akdoğan, Cemil Bayık'ın açıklamalarına ilişkin olarak, "Ben teröristim, istediğime hakaret edebilirim diye bir anlayışa sahipse, kimse kusura bakmasın, Çözüm Süreci var diye bunların saygısızlıklarını sineye çekecek değiliz. Misliyle de gereken cevabı veririz. Bu şahıs, yetersizliği sebebiyle 30 yıldır kenarda duruyordu şimdi sanıyorum bir pozisyon elde etmiş. Bu olsa olsa Öcalan'ın kuru söğütten düdük yapabilme becerisini gösterir. Bunun ötesinde de bir anlamı olamaz. Kandil üzerinden süreci sabote etmek isteyen, örgütü denklemde tutmak isteyen veya sürecin bu şekilde parçası olmak isteyen ülkelerin veya odakların etkili olduğu bir dış dinamiklerden söz edilebilir diye düşünüyorum" dedi.
'İç paketinin geri çekilmesi kabul edilen maddeleri gözden çıkardığımız anlamına gelmiyor'
"İç Güvenlik Paketi komisyona geri çekildi. Bu, görüşülen ve kabul edilen maddeleri gözden çıkardığımız anlamına gelmiyor. Meclis'in yoğunluğu ve bir süre sonra milletvekili listeleri açıklanacağı için Nisan'ın ilk haftasından sonra Meclis'in çalışması zorlanacak. Bu arada çıkarılması gereken daha öncelikli yasalarımız da var. Bundan dolayı İç Güvenlik Paketi'nin 60 küsur maddesi nüfusla ilgili düzenlemeler, bunları çıkarmak için komisyona geri çekildi ve şu anda komisyonda bu işlem gerçekleşiyor. Genel Kuruldan geçen maddeleri geri çekmeye dönük bir irade söz konusu değil."