Hürriyet gazetesi yazarı Yalçın Bayer, yeni tip Koronavirüs (Covid-19) ile mücadelede aşının önemine dikkat çekerek, "Biz aşıyı niye yapamıyoruz veya niye geç başladık?" diye sordu. Bayer kendisi ve eşinin aşı olacağını duyurdu.
Bayer yazısında, "Tartışmaya hiç gerek yok. Sayıları toplayıp çıkarmaya, halkın kafasını daha fazla karıştırmaya da hiç gerek yok. Farz edelim vaka sayısı daha fazla veya daha az. Bu hastalara şifa mı olacak, ölümleri önleyecek mi? Şeffafmış, değilmiş, herkes yaşayıp bizzat görüyor. Dünya COVID-19 salgınına yol açan SARS-COV-19 virüsünün pençesinde. İşini kaybedenlerin, elinde avucundaki birikimi eriyip gidenlerin sayısı az değil. Esnaf, hizmet sektörü zor günler yaşıyor. Günlük yevmiyeyle geçinenler de zor durumda ister istemez. Bugüne kadar 10 bini aşkın kişi de bu virüs yüzünden hayatını kaybetti. Bu toplamalar, çıkarmalar, grafikler derde deva olmaz. Bunun çaresi ‘aşı’. Asıl soru, biz aşıyı niye yapamıyoruz veya niye geç başladık? Umarız yavaş da olsa bu alanda bir ilk olur. Hayırlı olsun diyoruz." düşüncesini dile getirdi.
Bayer, "Dostlar soruyor. 'Yalçın Bey, aşı olacak mısınız?” Hemen peşinen söyleyeyim. Ben ve eşim aşı olacağız. Bu kadar net. Türkiye’ye önce aralık-ocak-şubat ayında Çinli Sinovac şirketinden 50 milyon doz inaktif virüs temelli CoronaVac isimli klasik bir aşı gelecek açıklandığına göre. Bu inaktif virüs temelli klasik bir aşı. Türkiye, Endonezya ve Brezilya’da denendi. Ciddi yan etkisi görülmedi. Uğur Dündar önceki akşam Halk TV’de ilk aşıyı olmak üzere başvurduğunu açıkladı. Ayrıca bu virüse karşı tek çare aşı. Ancak aşı bulundu ama tehlike henüz geçmedi... Her şey normal seyrederse aşılamaya 14 Aralık’ta başlanacak. Bu aşının iki doz halinde yapılması, kanda antikor oluşturması birkaç hafta sürecek. Bu yüzden ‘maske, mesafe ve hijyen’ kuralına devam edeceğiz. 'Aşı geldi, dertler bitti' yok, bunu da peşinen söyleyelim. Aşı rahatlatacak ama her şey değil. Bunu da bilelim." ifadesini kullandı.