Gündem

İddia: İmamlar Kanal İstanbul'un projesini önden öğrenip kooperatif kurdu, vatandaşlar mağdur edildi

08 Ocak 2025 10:17

Güncelleme: 08 Ocak 2025 10:28

Gazeteci ve BirGün yazarı Timur Soykan'ın yazısına göre, bazı din görevlilerinin ‘Kanal İstanbul’ adı altında kooperatifler kurduğu ve böylece yurttaşları mağdur ettiği öne sürüldü. 

Soykan'ın yazısı şöyle:

"Mağdurlar arasında bulunan Şaban Kıraç ise 2017 yılında Kanal İstanbul 2023 Yapı Kooperatifi’ne üye oldu ve bir dönüm araziyi 100 bin TL’ye satın aldı. Bunun karşılığında ortaklık belgesi ve makbuz verilmişti. Şaban Kıraç “İmam olan bu kişiler ‘Biz haberini aldık. Kanal İstanbul buradan geçecek, çok değerlenecek’ dedi. İmar çıkacağını, müstakil tapu alacağımızı söylediler. Kanal İstanbul güzergâhı açıklandığında burayla ilgisinin bile olmadığını gördük. Biz cami imamı oldukları için güvenilir insanlar olduklarını düşündük. İmamlardan bir tanesi Arnavutköy civarında emlakçılık yapıyordu.”

Kooperatif yönetiminin iki yıldır hisselerini satacaklarını söylediğini anlatan Şaban Kıraç, “Ama çok ucuza satmak istiyorlar. Dolar bazında 9 yıl önce aldığımızın dörtte biri fiyat teklif ediyorlar” diye konuştu.

Şaban Kıraç’ın kardeşi Recep Kıraç da kooperatife üye olmuştu. Recep Kıraç “8 yıldır maddi ve manevi zarar gördük. İmam olduklarını söylemişlerdi. Ellerinde bir haritayla gelmişlerdi, Kanal İstanbul’un buradan geçeceğini, imar çıkacağını ve arsanın çok değerleneceğini söylemişlerdi” dedi.

"Mağdur yok"

Kooperatifin ilk başkanı Osman Önal ise kimsenin mağdur olmadığını savundu. “Bu insanların derdini anlamıyorum” diyen Osman Önal şöyle konuştu: “Tarım arazilerinin kooperatiflerce bölünebileceğine dair bir yasa çıkmıştı. Din görevlileri olarak da böyle bir hazırlık yaptık. Sonra bu yasa durduruldu. Zaten insanlar bu hisseleri yatırım olarak aldı, ‘Alalım bir kenarda dursun’ diyerek aldılar. Bu arsalar, kooperatif yerinde duruyor. Mağdur yok.”

Ancak mağdurlar, Kanal İstanbul ve imar vaadiyle hisselerin satıldığını iddia ediyor. Ayrıca kooperatiflerin isimleri; ‘Kanal İstanbul.’ Bunu sorduğumuzda Osman Önal şu yanıtı veriyor: “O dönem ‘Kanal İstanbul’ gündemdeydi. Çok konuşulduğu için bu ismi verdik. Yoksa ‘Kanal İstanbul buradan geçecek, imar çıkacak’ demedik. Tapuları da tarım arazisinin bölünmesine izin verilmediği için veremedik.”

Kooperatifin yönetiminde bulunan Türk Diyanet-Sen İstanbul 2 No’lu Şube Başkanı Ekrem Taşçı ise kendilerinin de bu yatırım nedeniyle mağdur olduğunu ifade ediyor. Otomobilini satarak hisse aldığını ve icralık olduğunu anlatan Taşçı şöyle konuşuyor: “Kanal İstanbul projesinin o bölgeden geçeceği söyleniyordu. O bölgede satışlar çok hareketliydi. Biz de Diyanet çalışanı bir grup olarak tarla aldık. Başka kurumlar, şirketler de o bölgeden benzer şekilde tarla aldı. Biz de bu kooperatif üyeleri de yatırım yapıp hızla değerlenmesini istiyordu. Herkes yatırdığımız para 10 katına, 20 katına çıkar diye umuyordu. Ama Kanal İstanbul buradan geçmedi ve herkes zarar etti. Biz günah keçisi olduk. Bir üye o dönem 15 bin TL vermiş, şimdi 400 bin TL para istiyor. Beni defalarca tehdit etti, bıçakla işyerime gelmiş beni bulamayınca gitmiş. Oysa bu yeri hep beraber aldık. Beni Diyanet İşleri Başkanlığı’na şikâyet ettiler. Soruşturma geçirdik ama bir suç bulunmadı.”

Yazının tamamını okumak için tıklayın

 

Ayşe Kulin: Güzellik başarıyla eş değer olsaydı, en iyi romanları Ajda Pekkan yazardı