İHD Adana Şubesi Dumlupınar Mahallesi’nde çocuk istismarı olayı ile ilgili Suriyeli sığınmacılara yönelen saldırı ile ilgili hazırladığı raporu paylaştı. Bilgi ve tanık anlatımlarına göre hazırlanan rapora göre 162 dükkan ve 12 araç saldırıda zarar gördü, saldırıların yarattığı tedirginlik sonucu Suriyelilere ait çok sayıda iş yeri hâlâ kapalı. Raporda, hâlâ pek çok Suriyeli'nin evinden çıkamazken, bölgeyi terk edenlerin olduğu da ifade edildi.
Olaylarla ilgili değerlendirmede bulunan İHD Adana Şube Başkanı İlhan Öngör, zanlının Suriyeli olduğu iddiası gerçek olsa dahi, suçun ve cezanın şahsiliği ilkesi gereği, cinsel istismar vakasının tüm Suriyelilere atfedilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
"Suriyelilerin karıştığı suçlar toplam suçların yüzde 1,32’si"
Evrensel'in haberine göre yaşanan taciz ve hırsızlık olaylarında sosyal medyada, yazılı ve görsel medyada bizzat failin “Suriyeli” olduğu vurgusu yapıldığını ifade eden Öngör, “Bu algı, son olayda da görüldüğü gibi Suriyelilere karşı şiddet eylemlerine dönüşmektedir. Oysa ki; İçişleri Bakanlığının verilerine göre 2014-2017 yılları arasında Suriyelilerin karıştığı olaylar, Türkiye’deki toplam suçların sadece yüzde 1,32 sine denk gelmektedir. Bu nedenle oluşturulan bu toplumsal algının hiçbir bilimsel bir dayanağı bulunmamaktadır” dedi.
"Mülteci politikası ucuz iş gücü olarak görmekle sınırlı"
Türkiye hükümetinin Suriyelilere yönelik mülteci hukukuna uygun ve insancıl bir yaklaşımının bulunmadığını dile getiren Öngör, “Suriyelilerin ucuz iş gücü olarak görülmesi, Suriyeliler ile ilgili sadece ekonomik önlemlerin dışında, sosyolojik ve psikolojik boyutu ile mevcut durumunun değerlendirilmemesi, Suriyeliler ile Türkiyeli vatandaşlar arasındaki toplumsal barış, birbirini anlamaya yönelik, beraber yaşamaya yönelik etkin saha çalışmalarının yapılmaması temel sorunların başında gelmektedir” dedi.
"Saldırganlar dışarıdan geldi"
Raporda yer alan görüşmelere göre vatandaşlar mahallede bir çok kişinin Suriyelileri istemediğini, ve bunun en büyük nedeninin en çok da Suriyelilerin onların işini elinden aldıklarını düşünmeleri ve yaşam tarzlarının uymadığını düşünmeleri olduğunu aktarıyor. Suriyeli sığınmacılar da dahil görüşme yapılanlar saldırganların dışarıdan araçlarla geldiklerini söylüyorlar.
Raporda yer alan görüşmeye göre istismara uğrayan çocuğun yengesi olayı şu şekilde anlatıyor. “Saat 18.00 sıralarında çocuk ağlayarak eve geldi. Çocuk, bir adamın kendisine bıçak çektiğini ve bir evin üst katına çıkardığını, elbiselerini zorla çıkarmaya çalıştığını, o sırada bağırdığını, bağırınca adamın kaçtığını anlattı. Bunun üzerine evdekiler, olayın olduğu eve doğru gittiler, ben evdeydim.”
Raporda ayrıca şu tespitler yapıldı:
Suriyelilere ait iş yerlerinin kepenlerinde ‘Türk’ ve ‘TC’ yazıldı.
Suriyelilere ait iş yerlerinin tamamı kapandı.
Saldırıyı yapan grup, olayların yaşandığı mahallenin sakinlerinden değildir, başka mahallelerden geldi.
Güvenlik güçleri, olayların yaşanmasını engelleyici yeterli güvenlik önlemi almadı
İsmini vermek istemeyen görgü tanıklarının iddialarına göre, güvenlik güçleri, saldırı yapan grubun bir kısmının yürüyüş yapmasına izin verdi.
Olayların yaşandığı sokakta, açık iş yerlerinin birçoğuna Türk Bayrağı asıldı.
Bir kısım Suriyeli evlerini terk etti.
Görgü tanıklarının iddialarına göre, bu olayın daha da büyüyeceği kanısı hakim.
Dumlupınar, Gülpınar, Meydan, Dağlıoğlu mahallerinin tüm cadde ve sokaklarında güvenlik güçleri konumlandırıldı ve tüm sokak başlarında TOMA’lar, Akrepler ve polis arabaları bulunuyor.
Yaşanan olaylarla ilgili olarak yaklaşık 25 kişi gözaltına alındı.
Ne olmuştu?
18 Eylül’de 11 yaşındaki bir çocuğun istismara uğradığı ve istismarcının Suriyeli olduğu iddiası üzerine; bölgede yaşayan Suriyelilerin tümünü hedef alan linç girişimi yaşanmıştı. Bugün gözaltına alınıp tutuklanan istismar zanlısının Türkiyeli olduğu ortaya çıkmıştı.
İstismarın Suriyeli bir kişi tarafından yapıldığı söylentisi üzerine dün ve önceki gün de çok sayıda kişi sığınmacıların ev ve iş yerlerine yönelik saldırılarda bulunmuş; pek çok iş yerinin camı kırılmış, bazı dükkanlar ateşe verilmişti. Polis, halkı galeyana getirdiği tespit edilen kişileri gözaltına almıştı.