T24
İyi Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, 102 sıra sayılı Torba Yasa Teklifi ile ilgili yaptığı konuşmada 'bir yılını dolduran Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminin iş göremez halde olduğunu' belirterek, "Bir yıl sonra, neresinden bakarsanız bakın, hem yasama hem yürütme hem de yargının görev yapamaz hâle geldiğini hepimiz görüyoruz. Onun için, mutlaka önümüzdeki aylarda hem sistemin hem de Anayasa’nın tartışılması gerekmektedir" dedi.
Birçok yasada değişiklik öngören yeni torba yasayla ilgili görüşlerini dile getiren Subaşı, "Geçmişte, temmuz ayında tatile girilirmiş. Keşke tatile girilmese de çok önemli, yargı reformu dâhil, emeklilikte yaşa takılanlar, tarımla ilgili sorunlar, adaletle ilgili sorunlar, bekleyen sorunlar üzerinde konuşulabilseydi ama hepimizin bildiği gibi, haftalardır akçalı işlerle meşgulüz, bütçeyi tamamlamakla ve borçları yapılandırmakla meşgulüz" dedi. Üyesi olduğu Adalet Komisyonu’nun birkaç kere toplandığını hatırlatan Subaşı; "Çevre Komisyonu, İnsan Hakları Komisyonu, Anayasa Komisyonu, Tarım Komisyonunun toplandığını ve çalıştığını neredeyse görmedik ama Bütçe Komisyonu hiç durmadan, sürekli çalışan en baştaki Komisyonumuz ve hangi konuda olursa olsun bütün yasa teklifleri bu Komisyonun önüne getirilmek suretiyle para toplamanın yolları aranmaktadır. Tatilde kriz için para aranıyor" diye konuştu.
"Hükûmet ciddi bir yanılgıda ve yanlış teşhis içinde"
"Hükümetin ekonomi konusunda sınıfta kaldığını artık kabullenmesi gerektiğini" söyleyen Subaşı, "Hükûmetin ciddi bir yanılgıda ve yanlış teşhis içinde olduğunu görüyoruz. Yanlış teşhis olduğu zaman ne kadar para toplarsak toplayalım ne kadar vergi toplarsak toplayalım, hatta Merkez Bankası ihtiyat akçesini de hazineye aktaralım sonucu yararlı sonuçlara vardırabilmek, bu hasarı yanlış teşhisle tedavi edebilmek son derece zordur. Onun için, işin doğrusunu ortaya koyup Mecliste tartışabilsek gerçekten bir çözüm bulabiliriz" ifadelerini kullandı.
Yeni Torba Yasa ile hasılat üzerinden vergi getirileceğini de hatırlatan Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, şöyle devam etti:
"Bu, vergilendirmede bir geri dönüştür. Sonradan, itirazlar üzerine taşıma sektörüne münhasır olarak bırakılmıştır ama keşke tarım sektörüne de, bu kadar sorunlu olan tarım sektörüne de tümüyle hasılat üzerinden yani ‘götürü vergi’ dediğimiz vergi sistemi üzerinden bir vergilendirme yapılabilseydi. Çünkü büyük çiftçi, küçük çiftçi, borçlu olan çiftçimiz kırsal şartlarda ne fatura toplayabiliyor ne de muhasebecisiyle defter tutma sorunlarını karşımıza çıkarabiliyor.
"Yine bu kanunda 70 milyon telefonla ilgili düzenleme getiriliyor. İkinci el telefonları -ki Türkiye’de 20-30 milyar dolar civarında ikinci el telefon olduğu varsayılıyor- ortadan kaldırmaya, bunun ticaretini engellemeye dönük bir maddeyle çok büyük bir zarar oluştuğu gibi, bir ticareti de ortadan kaldırıyoruz. Bunun hukukla, Anayasa’yla bağdaşır bir yanı yok hepimizin bildiği gibi.
"Kamu-özel iş birliği suretiyle yapılan şehir hastanelerinde, nihayet fark edilmiştir, bugün, Meclisin yardımı ve katkısıyla büyük hasarı, büyük zararı engellemenin yolları aranmaktadır.
"Bir yıl sonra Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin çalışmadığı ve büyük sıkıntılara maruz kaldığını gördüğümüze göre yeni bir Anayasa’yla sistem tartışmalarına devam edip Türkiye'nin üzerine uygun, tartışarak, prova ederek sistemimizi yeniden oluşturmalıyız. Bir yıl sonra, neresinden bakarsanız bakın, hem yasama hem yürütme hem de yargının görev yapamaz hâle geldiğini hepimiz görüyoruz. Onun için, mutlaka önümüzdeki aylarda hem sistemin hem de Anayasa’nın tartışılması gerekmektedir."