İstanbul Planlama Ajansı (İPA) tarafından yayımlanan yeni rapor, iklim değişikliğinin özellikle dezavantajlı grupları nasıl etkilediğine dair çarpıcı veriler sunuyor. "İklim krizini dezavantajlı gruplar üzerinden okumak: Türkiye ve İstanbul'da iklim adaletine yönelik değerlendirme" başlıklı raporda, çocuklar, gençler, yaşlılar, kadınlar, mülteciler, göçmenler, yoksullar ve engelliler gibi grupların iklim değişikliğinden en çok etkilenen kesimler olduğu belirtiliyor.
Raporda yer alan tahminlere göre, küresel sıcaklıkların 2°C artması durumunda 189 milyon, 4°C artması halinde ise 1,8 milyar kişi açlık tehdidiyle karşı karşıya kalabilir. BirGün'ün aktardığına göre, ayrıca, 2030 yılında dünyada en az 68 milyon, en çok 132 milyon kişinin yoksulluk sınırının altına düşeceği öngörülüyor. İklim krizi aynı zamanda evler, işler ve geçim kaynaklarının kaybedilmesi riskini de beraberinde getiriyor.
Deniz seviyelerinin yükselmesi sonucunda, 2050 yılına kadar dünya genelinde 570 kentte yaklaşık 800 milyon insanın evlerini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacağı tahmin ediliyor. İstanbul ekonomik yapısıyla da bu krizden olumsuz yönde etkileniyor; tarım, turizm ve ticaret sektörleri başta olmak üzere birçok alanda zarar görüyor.
İstanbul'da yaşayan yaşlı ve yoksul kesimlerin, iklim krizinden kaynaklanan aşırı hava olaylarına karşı daha savunmasız olduğu belirtiliyor. İstanbul’un iklim krizine karşı daha dirençli bir şehir haline getirilmesi için kapsamlı ve sürdürülebilir önlemler alınmasının önemi vurgulanıyor.