Romantik ilişkiler, arkadaşlık ya da iş ilişkileri de dahil olmak üzere insanın sosyal yaşantısını derinden etkileyen “Phubbing” günümüz sorunu olarak günden güne daha fazla tartışılıyor. İngilizcede telefon (phone) ve küçümseme (snubbing) kelimelerinin birleştirilmesiyle oluşan phubbing, kabaca, yanında biri veya birileri varken “telefona gömülme” anlamına geliyor.
Araştırmalar ortalama bir insanın her gün 3 saat 23 dakikasını telefon başında geçirdiğini gösteriyor ki bu da yılda yaklaşık 50 güne denk geliyor. Ayrıca çoğu kişi günde 58 kez telefonlarını kontrol ediyor. Ancak bu sadece göz sağlığına, ilişkilere de zarar veriyor. Independent Türkçe’de Çağla Üren'in derleme haberine göre, Phubbing Psikolojisi (The Psychology Of Phubbing) kitabının yazarı Yeslam El-Saggaf'ın yürüttüğü araştırma, insanların bu davranışı en çok da en yakınındaki kişilere yönelttiğini gösteriyor. Avustralya'daki Charles Sturt Üniversitesi'nde Bilgi Teknolojisi Doçenti olan El-Saggaf'a göre phubbing davranışından en çok eşler etkileniyor. Bunu en yakın arkadaşlar, kardeşler, çocuklar ve ebeveynler izliyor.
Akademisyenin yürüttüğü deneylerde her phubbing davranışında çevredekilere farklı ve zararlı mesajlar verildiği ortaya çıkmıştı. Ebeveynler bu davranışla çocuklarına onlarla ilgilenmediği mesajını verirken, çocuklar üzerinde bağlanma eksikliği ve reddedilme hissi uyandırıyor. Eşler arasında ise çatışmaların artmasına ve bu davranışa maruz kalan tarafın dışlanmış, bir kenara itilmiş gibi hissetmesine neden oluyor. Bazı durumlarda eşler, aldatıldıkları düşüncesine kapılıp kıskançlık da yapabiliyor.
Phubbing'i neden durduramıyoruz?
Akıllı telefon bağımlılığına veya bunların aşırı kullanımına neden olan en önemli faktörlerden biri "Gözden Kaçırma Korkusu". Psikiyatristlere göre sosyal medyada olup bitenlere ayak uydurma ihtiyacı, insanların çevresindeki kişiler yerine telefonlarına öncelik vermesine sebep oluyor. Bazı deneylerde telefonlarından tamamen mahrum kalan katılımcıların konsantre olmada zorlandığı ve kafalarının daha fazla karıştığı görülmüştü. Bu nedenle bazı uzmanlar cihazların erişilebilir konumda olmasının psikolojik rahatlık sağladığına ve odaklanma becerilerini artırdığına inanıyor. Bu da sosyal ortamlarda telefonların en azından elde değil de masada durmasının bireyler için faydalı olabileceğini düşündürüyor.
"Phubbing'e son" kampanyası
Avustralya'nın yetkin İngilizce sözlüklerinden Macquarie Dictionary'nin yayıncıları 2012'de geniş kapsamlı bir halkla ilişkiler çalışmasına girişti. Phubbing kelimesi bu çalışmadan doğdu. Kampanyanın arkasındaki reklam ajansı McCann, "Phubbing'i Durdurun" temalı bir internet sitesi açarak yeni kelimeyi hem kullanıma soktu hem de bu konudaki farkındalığın giderek artmasını sağladı. Bunda muhtemelen akıllı telefonların giderek yaygınlaşması ve gelişmesinin de etkisi oldu. Ayrıca 2019'da başlayan pandemi karantinaları insanların sosyal ortamlarını giderek daha çok sanallaştırdı.
İnsan bu davranıştan nasıl kurtulur?
El-Saggaf'a göre, hayatınızda sizi "phub"layan biri varsa, bu konuyu sakince gündeme getirmeye çalışmak gerekiyor. Bunun yöntemi, "Lütfen dikkatini verebilir misin?" diye sormak kadar basit olabilir. Ancak karşınızdaki kişi bir telefon veya sosyal medya bağımlısıysa bu davranış uyarılara rağmen tekrar edebilir. "Bu davranışın sizi nasıl etkilediğini ve neden durması gerektiğini açıklayın. Birlikteyken telefon kullanımıyla ilgili temel kurallar belirlemenizin de yardımı olabilir" diyen araştırmacı, sözlerini şöyle sürdürüyor:
Örneğin, ebeveynler akşam yemeğinde masaya telefon getirmemek gibi kurallar koyabilir ve eşler de yatmadan önce telefonlarını bir kenara kaldırmaya karar verebilir. Eşi veya arkadaşlarının yanında telefonlarına dalan kişilere de "phubber" adı veriliyor. El-Saggaf, "Bir phubber olduğunuzdan endişeleniyorsanız başkalarının yanında telefonunuzu nasıl kullandığınıza dair uzun uzun düşünün" diyor: Kendinizi phubbing yaparken yakalarsanız, durun ve sonrasında bundan kaçınmak için söz verin.
Phubbing de bazen önemlidir
Pandeminin etkisiyle ve yeni iş kollarının çalışma saatlerini esnetmesiyle birlikte iş dışında cevaplamanız gereken telefon sayısı artmış olabilir. Bu durumda istemeden de olsa karşınızdaki kişilere "phub"lamak zorunda kalabilirsiniz. Uzmanlar bunu olabildiğince düşünceli biçimde yapmak gerektiğini söylüyor. Örneğin, "Pardon bu telefonu açmam gerek" veya "Bu mesajı yanıtlamam gerek" gibi ifadelerle karşınızdaki kişiyi değersiz hissettirmeden telefonla ilgilenmek de mümkün. Bunun yanı sıra başkalarının yanında yapmak zorunda olduğunuz telefon görüşmelerini kısa tutmak da sosyal ilişkilerin bundan etkilenmemesini sağlayabilir.