Buse ÖZEL/İSTANBUL, (DHA)- İSTANBUL\'da, 19 yaşındaki Mehmet Y., 2 yıl önce bir türlü geçmeyen karın ağrısı şikayetiyle gittiği hastanede yapılan kan tahlili sonucu HIV pozitif olduğunu öğrendi. Hastanede ayaküstü bunu öğrenen Mehmet, \"Şimdi o anki halime dönsem \'Senden hiçbir şey eksilmedi. Kaldığın yerden devam et\' derdim\" dedi. Mehmet, \"Aileme virüs taşıdığımı açıkladım. Annem kısır yapmıştı. Sofrada sadece tek bir tabak olduğunu gördüm ve benim için ayırdıklarını fark ettim. O gün sinir krizi geçirdim\" dedi. Pozitif Yaşam Derneği ile tanıştıktan sonra HIV hakkında doğru bilgiler edindiğini belirten Mehmet, o günden sonra düzenli tedaviye devam ederek hiçbir sorun yaşamayabileceğini öğrendiğini ve hayata bakış açısının düzeldiğini ifade etti.
HIV virüsünü sadece lise 3\'üncü sınıftayken biyoloji dersinde duyduğunu söyleyen Mehmet Y.,
\"Geçmeyen bir karın ağrısı şikayetiyle doktora gittim. Tahliller yapıldı ancak çok uzun süre sonuçlarımı bana söylemek istemediler. Birkaç kez gidip geldikten sonra koridorda doktoru gördüm ve kendisine test sonuçlarımı bilmek istediğimi söyledim. Bana koridorda ayaküstü \'Sen AIDS olmuşsun\' dedi. Sadece \'Tamam, teşekkür ederim\' diyebildim\" dedi.
\'BİR TEST KİTABI BİTECEK, SONRA BİR TANE DAHA... SONRA ÖMRÜM BİTECEK\'
O sırada üniversiteye giriş sınavlarına hazırlanan Mehmet Y. çok kısa süre içinde öleceğini düşündüğünü söyledi ve o günkü hislerini şöyle anlattı:
\"Çok kısa bir süre içinde öleceğimi düşündüm. Üniversiteye hazırlanıyordum. Bir matematik test kitabım vardı ve şöyle düşündüm, \'Bir test kitabı bitecek, sonra bir tane daha. Sonra ömrüm bitecek.\' İnternetten arattığımda baktığım ilk sayfada 6 ay ömrümün kaldığı yazıyordu. Sevinmiştim çünkü daha kısa süre yaşayacağımı düşünüyordum. Bir sonraki sayfada 2 yıl ömür verdi, sonra 8 yıl yazıyordu. Gittikçe ömrüm uzadığını düşününce mutlu oldum. Ardından Pozitif Yaşam Derneği\'ni gördüm ve dernekle birçok insanla tanıştım. Dernekte bir kadın 25 yıldır HIV pozitif olduğunu söyleyince çok mutlu oldum.\"
\'KISIR YİYECEKTİK, BENİM İÇİN AYRILMIŞ TEK BİR TABAK OLDUĞUNU GÖRDÜM\'
Ailesinin virüs taşıdığını öğrenmesinin ardından verdikleri tepkiyi de anlatan Mehmet Y. sözlerine şöyle devam etti:
\"Annem ilk duyduğunda sanki ölmüşüm gibi çok ağladı. Hastalığımın düşündüğü gibi bir şey olmadığını anladıktan sonra biraz sakinleşti. Bana zarar verecek bir şey olmadığını anladıktan sonra bu sefer kendileri için endişelenmeye başladılar. Bir gün evde kısır yiyecektik. Sadece tek bir tabak ve kaşık vardı. Benim tabağımı ayırdıklarını fark ettim. O gün bir sinir krizi geçirmiştim. Ancak zamanla herkes bunun öyle bir hastalık olmadığını anladı.\"
\'TÜRKİYE\'DE 18 BİN 884 İNSAN HIV POZİTİF\'
Pozitif Yaşam Derneği\'nden alınan verilere göre ise Türkiye\'de 2017 verilerine göre 18 bin 884 HIV pozitif insan yaşıyor. Dünya genelinde ise UNAIDS verilerine göre 36,9 milyon insan HIV pozitif.
Türkiye İstatistik Kurumu\'nun 2017 verilerine göre ise 2009 yılında AIDS hastalığı nedeniyle 44 kişi yaşamını yitirirken, 2017 yılında 88 insan hayatını kaybetti.
Pozitif Yaşam Derneği Başkan Yardımcısı Dr. Görkem Gökçelioğlu artık HIV ile enfekte olan hastaların AIDS evresine gelmediğini, AIDS nedeniyle ölümlerin yaşanmadığını belirtti. Dr. Gökçelioğlu, HIV pozitif olan bireylerin tedaviye ulaşmadıkları ya da çok geç tedavi edildikleri takdirde AIDS olduğunu ifade etti ve şunları söyledi:
\"HIV nedeniyle ölüm diye bir şey artık yok. HIV baskılanabilir bir virüs ve hastalık evresi olarak kabul edilen AIDS evresine çok fazla gelmiyor. Ülkeye gelen göçmenlerden bir kısmı tedaviye ulaşamadıkları için AIDS evresinde ülkeye geldi. Bir de bizim ülkemizde çok geç tanı alamamış birkaç hasta vardı. Bunların dışında AIDS dolayısıyla ölüm kalmadı.\"
HASTAYA HIV POZİTİF OLDUĞU NASIL AÇIKLANMALI?
Dr. Gökçelioğlu, \"Hastalığın şüphesi oluştuğu andan itibaren doktorun hastaya bir ön bilgi vermesi gerekiyor. Hastaya testin pozitif çıktığının açıklanmasının ardından da doktorun çok düzgün bir şekilde anlatarak, ortalama yaşam süresinin kısalmayacağının, tek bir ilaç kullanacağının ve bu ilaçların günümüzde hiçbir yan etkisinin olmadığının söylenmesi gerekiyor. En önemlisi de hasta mahremiyetinin korunması gerekiyor. Hastanın hastalığını açıklama hakkı yalnızca kendisine aittir. Hasta izin verse dahi doktor bunu açıklamamalıdır\" dedi.