ABD'deki George Washington Üniversitesi'nden araştırmacı Neil Roach, iki milyon yıl önce ilk insanların anatomisinde meydana gelen değişiklikler sayesinde omuzda enerji depolamanın mümkün hale geldiği ve bunun da hızlı fırlatma becerisini sağlayarak avlanmayı olanaklı kıldığını belirtti.
İngiliz haber kanalı BBC'ye yaptığı açıklamada Dr. Roach,"Başarılı avlanma sayesinde atalarımız yarı etçil hale geldi; yüksek kalorili et ve yağ ile beslenmeleri büyük ölçüde zenginleşti. Beslenmedeki bu değişiklik atalarımızda köklü biyolojik değişiklikleri gündeme getirdi; vücutları ve beyinleri büyüdü, daha fazla çocuk sahibi olabildiler ve bunlar sosyal yapıda da ilginç gelişmelere yol açtı" diye belirtti.
İşbölümünün bu dönemde geliştiğini söyleyen Roach, "Bazıları ava giderken diğerleri toplayıcılıkla uğraştı. Bu durum ayrıca avlanma öncesi fazla bitki örtüsüne sahip olmadığı için gidilemeyen yeni çevrelere açılmamızı da sağladı" sözlerini de açıklamasına ekledi.
'Henüz hipotez'
Roach, avlanma ve davranış konusundaki düşüncelerin henüz hipotez olduğunu ve bu konuda daha fazla araştırma yapılması gerektiğini vurguladı.
Araştırma ekibinde yer alan Harvard Üniversitesi'nden Daniel Lieberman ise insanın fırlatma sonucu yarattığı enerjinin yarısının omuzdaki elastik enerjiden kaynaklandığı bilgisinin kendisi açısından en ilginç bulgu olduğunu ifade ederek, "Bu başka bir alandaki evrimin yan ürünü değil, belli ki bir adaptasyon durumu. Anatomimizde, isabetli fırlatmamızı sağlayan değişimler oldu" dedi.
BBC'ye Kenya'dan açıklama yapan ve çita, aslan, leopar gibi vahşi hayvanların tersine insanda pençe gibi doğal silahlar olmadığını belirten Lieberman, "İnsanın avlanması çok ilginç bir sorun; bu özelliklerin Homo erectusun evrim geçirdiği döneme denk gelmesi, fırlatma becerisi bakımından avlanmanın seçici bir etken olabileceğini gösterdiği" diye konuştu.
Profesör Lieberman, bu konuda atılacak diğer adımın ilk insanların avlanmak için ne kullandığını keşfetmeye yönelik olması gerektiğini, arkeolojik kayıtlarda bu döneme ait herhangi bir silah bulunmadığını söyledi.
Fırlatma yeteneğinin evrimsel gelişimini incelemek için bilim insanları önce fırlatmanın biyomekaniğini inceledi. Özel kameralarla beyzbol oyuncularının fırlatma hareketini inceleyen araştırmacılar, fırlatma sırasında kol arkaya doğru döndürülürken omuzun sapan işlevi gördüğünü tespit etti.
Omzu çevreleyen bağ ve tendonların esneyerek elastik enerji depoladığı ve ileri fırlatmanın bu enerjiyle mümkün olduğu görüldü. Bu enerji serbest kaldığında insan vücudunun en hızlı hareketi kaydedildi.
Hızlı fırlatma yeteneği insana özgü bir yetenek. Bugün insana en yakın yaşayan canlı olan şempanzelerin fırlatma hızı saatte 30 km civarında iken, profesyonel atletlerin fırlatma hızı 140 km'yi aşıyor.