20 Mart 2023 07:48
Irak'ın ABD öncülüğünde işgalinin bölgede yol açtığı şiddetli sarsıntı savaşın 20'inci yılında hala hissediliyor.
20 Mart 2003'te başlatılan tartışmalı askeri operasyon Saddam Hüseyin rejiminin sonunu hızla getirmiş olmasına karşın bugüne uzanan politik kutuplaşma ve çatışmaların önünü açtı.
İşgalden kaçmayı başaran Saddam, yaklaşık 9 ay boyunca saklanabildi ancak Aralık 2003'te yakalandı ve yeni Irak hükümeti tarafından idam edildi.
Peki 20 yıl sonra hala ateşli tartışmalara neden olan savaşın diğer kilit isimlerine ne oldu? BBC bu isimlerin izini sürdü.
Saddam, 1979'dan 2003'e kadar Irak'ı otoriter bir biçimde yönetti. 1990-91 Körfez Savaşı'nda ABD önderliğindeki koalisyon güçlerine karşı büyük bir yenilgiye uğramasına rağmen iktidarda kalmayı başardı. Ancak Ağustos 1990'da işgal ettiği Kuveyt'ten güçlerini çekmek zorunda kaldı.
Mart 2003'te ülkesi işgal edildi ve Saddam yanlısı güçler işgale üç hafta karşı koyabildi. Saddam 13 Aralık'ta Amerikan güçleri tarafından yakalanana kadar yaklaşık 9 ay boyunca saklandı.
2006'da Bağdat'ta asılarak idam edildi. Irak devlet televizyonu, Saddam Hüseyin'in istihbarat servislerinin geçmişte infaz için kullandığı bir binada, şafaktan önce darağacına giderken görüntülerini yayımladı.
Saddam Hüseyin'in son direnişi, idamı sırasında başlık takmayı reddetmesi oldu.
2003'te işgali başlatan George W. Bush ABD'nin Irak'a savaş açan ikinci başkanı olarak tarihe geçti. 1989-1993 yıllarında ABD Başkanı olan babası George Bush'un izinden gidiyordu.
11 Eylül 2001 saldırılarının ardından oğul Bush, bir ABD başkanının halktan aldığı en yüksek desteği görmüştü. Ancak Irak Savaşı'nı yönetme biçimi, özellikle ABD Savunma Bakanlığı verilerine göre 4,400 Amerikalı askerin ölümü, 2009'da Beyaz Saray koltuğunu bıraktığı dönemde yapılan anketlere göre ABD tarihindeki en sevilmeyen lider olarak kayıtlara geçmesiyle sonuçlandı.
75 yaşındaki Bush, görevden ayrıldığından bu yana çoğunlukla gözlerden uzak kalmayı tercih etti. Ancak nadiren basına verdiği demeçlerde savaşa girme kararının arkasında durdu.
BBC'ye konuşan Amerikalı gazeteci ve Pullitzer ödüllü Fiyasko: Amerika'nın Irak'taki Askeri Serüveni kitabının yazarı Thomas E. Rickh, "Bush Yönetimi'nden bazı isimler tutarlı bir şekilde Irak Savaşı'nın görünenlerin ötesinde doğru karar olduğunu savunma çabasındaydılar." dedi.
Eski ABD Başkanı bu söylemini Saddam'ın devrildiği gerçeğiyle destekledi. Ancak Ricks bu iddiayı ikna edici bulmuyor:
"Bu tip meşrulaştırma çabaları savaşta ne Iraklıların ne Amerikalıların katlandığı devasa bedeli yansıtıyor. Ne de Amerika işgalinin Orta Doğu'yu nasıl değiştirdiğini hesaba katıyor."
Bush, bugün başkanlık ve cenaze törenleri gibi devlet törenleri dışında kamuoyunda görünmüyor. Zamanının çoğunu Teksas'taki çiftliğinde hobilerine ayırıyor. En büyük hobilerinden biri de resim; 2021'de bir portre kitabı yayımladı.
George W. Bush'un yardımcısı Cheney, Amerika'nın Irak'a askeri operasyonunun açık savunucusu oldu.
Saddam Hüseyin rejimini defalarca kitle imha silahları barındırmakla suçladı. Washington Irak işgali söylemi bu iddia ile destekledi.
2006'daki mezhep çatışmaları Irak'ı felç etmişti. Cheney ise aynı dönemde bir av arkadaşını yüzünden, boynundan ve göğsünden yaraladığı bir şiddet olayına karışmıştı.
Olay hafif bir kalp krizine yol açtı ancak 78 yaşındaki arkadaşı Harry Whittington hayatta kaldı. O dönem Fox TV'ye konuşan Cheney, "Harry'nin hatası yok, sonuçta tetiği çeken bendim." demişti.
Bugün 82 yaşındaki Cheney, görevden ayrıldığından beri Bush'tan farklı olarak siyasetten kopmadı. Seçim mitinglerine katılan, siyasi olaylar hakkında basına demeç veren Cheney, Ocak 2021'deki Kongre baskınıyla ilgili Donal Trump'ı kamuoyu önünde suçladı.
Cheney, Oliver Stone'un başkanlık biyografisi W'dan (2008) sonra Bush yönetimini tasvir eden ikinci yapım olan 2018 yapımı hiciv filmi Vice: Gölge Adam'da Christian Bale tarafından canlandırıldı.
Donald Rumsfeld Bush'un 2011-2006 yılları arasında Savunma Bakanı'ydı. Afganistan ve Irak işgallerinde kilit isimlerden biriydi.
Rumsfeld Saddam Hüseyin'in devrilmesi için "paralel istihbarat değerlendirmeleri" sağlamakla ve ABD güçleri tarafından savaş esirlerine yapılan işkenceye göz yummakla suçlandı.
Rumsfeld ABD'nin savaş sonrası Irak yönetimiyle ilgili kamuoyunda artan baskının ortasında 2006 yılında görevi bıraktı.
Ancak gözlerden fazla uzaklaşmadı: Bir otobiyografi kitabı yayımladı, kariyeriyle ilgili bir belgeselde rol aldı ve diğer eski savunma bakanlarına katılarak Başkan Donald Trump'ı 2020 seçimlerindeki yenilgisiyle mücadelesine karşı uyardı.
Rumsfeld, Haziran 2021'de kanserden öldü.
Rice, Bush'un sekiz yıllık görev süresi boyunca önce Ulusal Güvenlik Danışmanı ve ardından Dışişleri Bakanı olarak görev yaptı. ABD tarihinde hükümette en üst düzey görevlerde bulunan siyah kadınlardan biri oldu.
Irak Savaşı'nın savunucusu olmasının yanısıra ABD basınında Saddam rejiminin ABD için bir tehdit olduğu yönünde lobi yaptı. Amerikalı TV kanalı CNN'e Irak liderinin nükleer silahlara hızla erişebileceğini söyledi.
Bush görevden ayrıldıktan sonra Rica Stanford Üniversitesi'ndeki akademik kariyerine devam etti. Bugün hala Hoover Enstitüsü adlı düşünce kuruluşunda direktör olarak görev yapıyor. Geçmişte siyasete döneceği yönünde söylentiler de oldu.
Bush'un Mayıs 2003'te Irak'ın Geçici Koalisyon Yönetimi başkanı olarak atadığı Bremer, ülkenin en yüksek sivil otoritesinin başındaydı.
Irak ordusunu dağıtma kararı çok eleştirildi ve yeniden yapım fonlarını kötüye kullanmakla suçlandı.
Bugün 81 yaşındaki Bremer, ABD eyaleti Vermont'ın kırsallarında sakin bir hayat yaşıyor. 2018'de bir kayak merkezinde eğitmen olarak çalışacağının ortaya çıkmasıyla ABD basınında gündeme oturmuştu.
General Powell, Irak Savaşı sırasında ABD Dışişleri Bakanı olarak görev yaptı. Bu koltukta oturan ilk siyah olan Powell, Birinci Körfez Savaşı'nda önemli bir rol oynamış ve ABD Genelkurmay Başkanlığına kadar yükselmişti.
Bush kabinesinin diğer üyelerinden farklı olarak Irak'ın işgaline ilk etapta karşı çıktı. Ama Şubat 2003'te Birleşmiş Milletler'de askeri operasyonu savunan kişi oldu, hatta Saddam rejiminin kitle imha silahları sakladığına dair kanıtları da kendisi sundu.
General, 2004 yılında Kongre önünde istifasını sunarken, bir yıl önce aldıkları istihbaratın "yanlış" olduğunu ve Bush yönetiminin gözünden düştüğünü kabul etti.
Kariyerini konuşmacı olarak sürdürdü ve 2008 başkanlık seçimlerinde Demokrat aday Barack Obama'yı desteklemek için Cumhuriyetçi saflarından ayrıldı.
Powell, 2021'de Covid-19'a bağlı olarak öldüğünde 84 yaşındaydı.
Dönemin İngiltere Başbakanı Tony Blair, Irak savaşına verdiği destek nedeniyle Bush'tan muhtemelen daha fazla itibar kaybetti.
Blair hakkında çatışmayla ilgili 2016'da yürütülen soruşturmada, Saddam Hüseyin tehdidini abarttığı, savaşa hazır olmayan askerler gönderdiği ve sonrasındaki süreci yönetmekte "tamamen yetersiz" kaldığı sonucuna varıldı.
Şu anda 69 yaşında olan Blair, 2007'de istifa ettiğinden beri zamanının çoğunu bir Tony Blair Küresel Değişim Enstitüsü adlı Sivil Toplum Kuruluşu'nda geçiriyor.
Ancak Irak hâlâ onun mirasına gölge düşürüyor: Geçen yıl Ocak ayında 500 binden fazla kişi Blair'in İngiliz hükümetinden şövalyelik ünvanı almasını protesto eden bir dilekçeyı imzaladı.
İsveçli diplomat ve politikacı, Birleşmiş Milletler İzleme, Doğrulama ve Teftiş Komisyonu'na liderlik etti. ABD liderliğindeki işgalden önce Irak'ta kitle imha silahları olduğu iddialarıyla ilgili soruşturmayı yürüttü ve nihayetinde bu yönde delil bulunamadı.
Blix şu anda Stockholm'de yaşıyor ve hala uluslararası güvenlik politikası tartışmalarında aktif. 94 yaşındaki Blix'in Savaşlara Veda adlı yeni bir kitabı yayımlanacak.
Eski Irak askeri komutanı, Saddam Hüseyin'in kuzeni, Kürtler'e karşı kimyasal gaz kullanarak binlerce kişinin ölümüne yol açması nedeniyle 'Kimyasal Ali' lakabıyla anılıyor.
El Mecid, Ağustos 2003'te Amerikan güçleri tarafından yakalandı, soykırım ve insanlığa suç işlemekle yargılandı ve Ocak 2010'da asılarak idam edildi.
Sahaf 2003 işgali sırasında Irak'ın Enformasyon Bakanıydı ve kısa sürede günlük basın toplantılarında gerçekten uzak yorumlarıyla Batı medyasında "Komik Ali" olarak anılmaya başladı.
Bugün nerede olduğu bilinmiyor ancak Birleşik Arap Emirlikleri'ne kaçtığı düşünülüyor.
Şii din adamı, yönettiği Mehdi Ordusu'nun ABD önderliğindeki işgalden sonra, yabancı birliklere karşı direnişiyle ün kazandı.
O zamandan beri kendisini bir milliyetçi ve yolsuzluk karşıtı bir aktivist olarak tanımlıyor.
Desteklediği Saeroun koalisyonu, 2018 ve 2021 Irak parlamento seçimlerinde en fazla sandalyeyi kazandı.
Mayıs 2006'da göreve başlayan Maliki, Saddam'ın devrilmesinden sonra Irak'ın ilk tam dönem başbakanı oldu.
Sünni ve Kürt siyasetçileri uzaklaştırmakla eleştirildi ve daha 2007'de görevi bırakması için çağrılar yapıldı. Ancak Maliki, IŞİD'e karşı mücadelede bir dizi yenilginin ardından ancak 2014'te istifa edecekti.
72 yaşındaki Maliki hala siyasetle ilgileniyor.
Irak'ın en yüksek Şii dini lideri el-Sistani, işgalden sonra Irak din ve siyasetinde kilit rol oynadı. Sadr'ın aksine, isyan yerine siyasi lobiciliği seçti.
92 yaşındaki Sistani, Irak'ta hala çok etkili bir figür.
Iraklı Muntadar el-Zaidi tuhaf koşullarda uluslararası üne kavuştu: Aralık 2008'de, ABD başkanının Irak'a yaptığı son ziyareti nedeniyle Bağdat'ta düzenlenen bir basın toplantısı sırasında George W. Bush'a ayakkabılarını fırlatmıştı.
Zaidi ilk ayakkabısını fırlatırken, "Bu Irak halkından bir veda öpücüğü seni köpek!" diye bağırdı.
Gazeteci, altı ay hapsi sırasında işkence gördüğünü iddia etti ve serbest bırakıldıktan sonra Lübnan'a gitti. Al-Zaidi daha sonra Irak'a döndü ve 2018 Irak parlamento seçimlerinde başarısız oldu.
Yakın zamanda Reuters haber ajansına verdiği demeçte, "Bu sahne, tüm gücüyle, zorbalığıyla, silahlarıyla, medyasıyla, parasıyla ve otoritesiyle kibirli insanlara sıradan bir insanın 'hayır' diyebileceğinin kanıtıdır." dedi.
© Tüm hakları saklıdır.