İran Merkez Bankası Başkanı Valiollah Seif Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası'nın nisan ayındaki ortak genel kurlunda, ülkesinin küresel finans sistemine entegre olabilmesi için yeterli yardımda bulunmadıkları gerekçesiyle Avrupa Birliği (AB) ve ABD'yi eleştirmişti. Seif, İran'ın yaptırımların kalkmasından sonra da yurtdışındaki dondurulmuş banka hesaplarına ulaşamadığını söyledi. Yabancı bankalar da İran'a ticari kredi açmaktan ve bu ülkeye para transfer etmekten çekiniyor.
Yaptırımlar kalktı
14 Temmuz 2015'te İran uluslararası devletler topluluğu ile tarih bir anlaşmaya varmıştı. Anlaşmaya göre İran nükleer programını küçültüp, uluslararası denetime açacak, karşılığında da AB ve ABD tarafından uygulanan yaptırımlar kaldırılacaktı. Bu yılın ocak ayında Amerikan Dışişleri Bakanı John Kerry ve AB'nin dış ilişkiler yüksek temsilcisi Federica Mogherini yaptırımların kalktığını resmen ilan etmişlerdi. Uluslararası para transfer sistemi SWIFT de bazı İran bankalarının uluslararası havale sistemine bağlandığını duyurmuştu. Böylece İran yabancı bankalar üzerinden uluslararası transfer işlemlerini yapabilecekti. SWIFT ülke sorumlusu Onur Ozan Deutsche Welle'ye yaptığı açıklamada bütün İran bankalarının sisteme dahil edilmesi için çalışıldığını söyledi.
'İkinci sınıf' yaptırımlara son
Şeytanın yine ayrıntıda gizlendiği ortaya çıktı. ABD'nin, İran'a uyguladığı ekonomik yaptırımları temelli kaldırmayıp sadece ‘ikinci sınıf' yaptırımlara son verdiği öğrenildi. Amerikan Maliye Bakanlığı ikincil yaptırımların sadece İran ile ticari ilişkileri Amerikan hukuku kapsamına girmeyen yabancı şahıs ve şirketleri ilgilendirdiğini duyurdu. Amerikan uyruklularla Amerikan şirketlerinin İran hükümetiyle ya da işletmeleriyle para transferi yapması ve ticari ilişki kurması ise yasak. Amerikan yönetimi 400 dolayındaki İran vatandaşıyla İran şirketini kara listeden çıkardı. Kara listede 200 şahıs ve şirket kaldı. AB'nin elinde de böyle bir liste bulunuyor. Avrupalıların da Amerikan şirketleri gibi listedeki şahıs ve şirketlerle iş yapmasına getirilen yasak kalkmadı.
İran Devrim Muhafızlarıyla iş bağlantısı olan bankalara ABD yaptırım uyguluyor. Yabancı bankaların bu listedeki kredi kuruluşlarıyla çalışmasına da izin verilmiyor.
ABD dışındaki bankalar İran ile iş yapabiliyor. Ancak en önemli uluslararası ödeme birimi olan Dolar üzerinden yapılan işlemlerde pürüz çıkabiliyor. Amerikan Maliye Bakanlığı yabancı bankaların İran ile Amerikan bankaları üzerinden para işlemleri yapmamaya özen göstermesini istiyor. Bu da, yabancı kuruluşların İranlı ortaklarına Dolar üzerinden yaptıkları havalelerde SWIFT'ten yararlanamamaları anlamına geliyor.
Avrupa bankaları bu kuralları ihlal etmemeye büyük önem veriyor. Alman bankalarından Commerzbank ABD'nin yaptırım kurallarına uymadığı gerekçesiyle geçen yıl 1,5 milyar dolarlık cezaya çarptırılmıştı. Fransız BNP bankası da yaptırımlara uymadığı için 9 milyar dolar ödemek zorunda kalmıştı.
İlk heyecandan eser kalmadı
İş ortağının yaptırım kapsamına girip girmediği kestirilemediği için Avrupa bankaları İran ile iş yapmaktan çekiniyor. İran'da ticaret kütüğü ya da güvenilir bilgi verecek hukuk büroları olmadığını söyleyen Alman Bankalar Birliği sözcüsü İranlı iş ortağının kara listedeki şahıs ya da şirketler adına devreye girip girmediğini saptamanın imkânsız olduğunu belirtti.
Kara para aklamayla mücadele eden ‘Financial Action Task Force' (FATF) de İran'ı yüksek riskli ülkeler listesine dâhil etti. Bu listedeki ülkelerle yapılan havalelerde sertleştirilmiş sermaye ve likidite kurallarına uyulması gerekiyor. Almanya hükümeti de İran'a mal satan yerli şirketlere ihracat kredisi teminatı vermiyor. Bu nedenle Almanya ile İran arasındaki ticari ilişkiler çok yavaş toparlanıyor.
İran Merkez Bankası Başkanı Seif öncelikle ABD'den bu engelleri ortadan kaldıracak önlemlerin alınmasını istedi. Seif, İran'ın Amerikan finans sisteminden yararlanabilmesi için Amerikan yasa ve kararnamelerinin değiştirilmesi gerektiğini söyledi.
İran'a uygulanan ekonomik yaptırımların tamamen kaldırılmasının ne kadar süreceği kestirilemiyor. Sadece İran'ın para aklama ve terör finansmanıyla ilgili değerlendirmesinin iki yıl sürebileceği belirtiliyor. Uzmanlar ancak İran'a da önemli görevlerin düştüğünü ve İran'ın mali kontrol ve muhasebecilikteki uluslararası standartları yürürlüğe koyması gerektiğini belirtiyorlar.