T24 Haber Merkezi
1 Mayıs'ta Şişhane'deki eylemlerde ters kelepçe ile gözaltına alınan ve yaşları 19 ile 25 arasında değişen 5 genç, daha önce İsrail'i protesto ettikleri eylemlerde attıkları "Katil İsrail, işbirlikçi Erdoğan" sloganının "cumhurbaşkanına hakaret" olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Hakimin duruşmada, "katil Erdoğan" sloganı atılmış gibi karar kurduğunu söyleyen davanın avukatı Yağız Timoçin, "Karar, hukuki bir fecaattir" değerlendirmesinde bulundu.
İsrail- Filistin savaşının başlangıç tarihi olan 6 Ekim'den bu yana, Türkiye'de Filistin'de yaşananları boykot eden ve Türkiye'nin İsrail ile işbirliğini kesmesini talep eden eylemler yapılıyor. Eylem yapan gruplardan biri ise, "Filistin için 1000 Genç"...
Filistin İçin Bin Genç grubundan 18 kişi, 1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü'nde Taksim'e doğru yürüyüşe geçti ve polis müdahalesiyle gözaltına alındı. Gözaltına alınan 18 kişiden 13'ü adli kontrol şartı ve yurt dışına çıkış yasağı ile serbest bırakıldı, 5 genç hakkında tutuklama kararı verildi.
Davanın avukatı Yağız Timoçin, süreci T24'e anlattı. 5 gencin de, 1 Mayıs'ta İstanbul genelinde gözaltına alınan çok sayıdaki kişi gibi serbest bırakılacağını beklediklerini dile getiren Timoçin, "Çünkü 5 arkadaşımızın, serbest bırakılan diğer eylemcilerden bir farkı yoktu. Akşama doğru ifadelerden öğrendik ki, 1 Mayıs’a dair rutin sorulardan sonra arkadaşlarımıza, Filistin için 1000 Genç’in yaptığı eylemler hakkında sorular sorulmuş. Gözaltında tutulma sebepleri daha önceden Filistin için 1000 Genç eylemine katılmış olmaları" dedi.
"Aç, susuz ve yıkanmadan 4 gün boyunca beklediler"
5 gencin gözaltına alındıktan sonra uzatma kararları alınarak 3 gün boyunca nezarethanede tutulduklarını ve burada kötü muameleye uğradıklarını iddia eden Timoçin "Nezarethanede kötü muameleyle karşılaştılar. Ters kelepçe ve darp... Ayrıca tutanağa aldırdığım kıyafetler kendilerine verilmemiş. 3,5 - 4 gün boyunca aynı kıyafetleri giymişler. Aç, susuz şekilde 4 gün boyunca nezarethanede kaldılar" şeklinde konuştu.
Timoçin, savcılığa sevk edilen 5 gence; üyesi oldukları Filistin için 1000 Genç'in 30 Mart'ta Şişhane'de düzenlediği İsrail'e tepki eyleminde, “katil İsrail işbirlikçi Erdoğan’ı” sloganı atıp atmadıklarının sorulduğunu ifade etti.
"Bunun savunması da yapıldı" diyen Timoçin, "Müvekkillerim tutuklama talebiyle suç ceza hakimliğine sevk edildi. Tutuklamaya sevk olmalarının nedenleri de cumhurbaşkanına hakaret" ifadelerini kullandı.
"Slogan 'Katil İsrail, İşbirlikçi Erdoğan' ama 'Katil Erdoğan' demişler gibi tutuklandılar"
Duruşmada hâkimin yine 30 Mart'taki İsrail'i protesto eden eylem hakkında sorular sorduğunu belirten Timoçin, "Hakim, 'Katil İsrail, İşbirlikçi Erdoğan' sloganı atılıp atılmadığını sordu. Karar kurarken ise 'Katil Erdoğan' sloganı atılmış gibi karar kurdu. 5 kişi, bu sloganlar atılmış gibi tutuklandı. Ceza cumhurbaşkanına hakaretten işlenmiş ve kesinlemiş olsa bile hapishanede yatarı çıkmayacak, 1 günde halledilecek bir suç. Buradan tutuklama vermek bir facia" diye konuştu.
"'Katil İsrail, İşbirlikçi Erdoğan' söylemi bir hakaret değil!"
"Katil İsrail, işbirlikçi Erdoğan" söyleminin bir hakaret suçu teşkil etmediğini, içerse dahi bu suçtan ötürü hukuki bir yaptırım uygulanmasının hatalı bir durum olduğunu savunan Timoçin, "Bu söylem, cumhurbaşkanına hakaret suçunu oluşturmaz. Bu siyasi bir eleştiri niteliğindedir. Bundan dolayı bir ceza verilmesi hukuki bir fecaat. Hakimin ifadede başka bir şey sorup, kararı açıklarken başka bir ibare kullanması korkunç bir sorun. Siyasi rütbenin başındaki kişi, eleştiriyi en çok tolere etmesi gereken kişiyken, ona ayrı bir suç maddesiyle bu eleştiri kısıtlanmış oluyor. Demokratik toplumda bunun tam tersi olması lazım" dedi.
"Devlet bir işbirliği olduğunu kendi hareketleriyle beyan etmiş oldu"
Ticaret Bakanlığı'nın 9 Nisan 2024 tarihinde yaptığı "İsrail'e İhracat Kısıtlaması" başlıklı açıklamasını anımsatan Timoçin, sözlerine şu ifadelerle devam etti:
"Devlet zaten kendi hareketleriyle ortada bir işbirliği olduğunu ve bunu kestiğini beyan etmiş oldu. O yüzden bu geçirdiğimiz süreç ve 5 kişinin durumu çok ağır bir yaptırım.
Buradaki mesele, 5 arkadaşımızın, İsrail ile olan ticari ilişkilere büyük zarar verip, gündeme getirmiş olması. Devlet de buna, kendince cezasını kesmiş oldu."
Timoçin aynı zamanda 5 gencin de üniversite öğrencisi olduğunu, sınav ve tez dönemine girildiğini ve bir ay içinde cezaevinden çıkmazlarsa bu durumun eğitim hayatlarını olumsuz etkileyeceğini de ifade etti.
