İsviçre'nin en büyük ikinci bankası olan 167 yıllık Credit Suisse'in ülkenin en büyük bankası UBS tarafın satın alınmasıyla ilgili eleştirileri yanıtlayan İsviçre Maliye Bakanı Karin Keller-Sutter, krizdeki bankanın bir gün daha dayamayacağını belirtti.
Bloomberg'deki aktardığı habere göre yerel basına konuşan Sutter, satın almanın gerçekleşmediği senaryoda Credit Suisse bankasının pazartesi günü borsa açıldıktan sonra "hayatta kalamayacağını" söyledi.
"Küresel finans krizi bekleyebilirdik"
Sutter, bir çözümün gerekli olduğunu vurgulayarak kontrolsüz bir iflasın etkisinin İsviçre'nin üretiminin 2 katına ulaşabileceği uyarısında bulundu.
Sutter, "Credit Suisse'in çöküşü diğer bankaları da uçuruma sürükleyeceği için bir küresel finans krizi bekleyebilirdik" diye konuştu.
Sutter, UBS'in Credit Suisse bankasını hükümet desteğiyle satın almasıyla ilgili yöneltilen eleştirilere "Diğer seçenekler daha riskliydi" şeklinde yanıt verdi.
Karin Keller-Sutter, ABD'nin satın almayla ilgili İsviçre'ye baskı yaptığı yönündeki iddiaları kabul etmedi.
Ne olmuştu?
ABD'de başlayan bankacılık krizi Credit Suisse yoluyla Avrupa'ya taşınmıştı.
İsviçre merkezli Credit Suisse bankasının en büyük ortağı Suudi Ulusal Bankasının sermaye artırımı yapmayacaklarını duyurmasıyla bankanın hisse senedi fiyatındaki düşüş yüzde 20'yi aşmış ve satış baskısı piyasa geneline yayılmıştı.
Suudi Ulusal Bankası Başkanı Ammar Al Khudairy'nin verdiği bir demeçte Credit Suisse'e daha fazla destek vermeyeceklerini duyurmasıyla başlayan panik satışlar Avrupa'da risk algısının had safhaya çıkmasına sebep olmuştu.
Credit Suisse bankasına yönelik güvenin kaybolmasıyla ülkenin en büyük bankası UBS, 3,2 milyar dolara küresel sistem için en kritik 30 banka arasında gösterilen en büyük rakibi Credit Suisse'i satın almıştı. Hükümet, anlaşmayı gerçekleştirmesi için UBS'e finansal destek sunmuştu.
İki küresel bankanın varlığıyla finansal sistemde rekabetçilik hedefleyen İsviçre hükümetinin satın almayla uzun süre boyunca "son seçenek" gözüyle baktığı belirtilmişti.