Halihazırda Körfez'e dökülen Meles, Arap, Ahırkuyu, Bornova, Manda, Büyük Çiğli, Küçük Çiğli, Ilıca ve Poligon olmak üzere yedi derenin durumunun "içler acısı " olduğunu belirten Kurum, "Bugün derelerdeki su, organik kirlilik açısından tarihin en kötü durumundadır" ifadelerini kullandı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ne açıklamıştı?
Balık ölümlerinin ardından 26 Ağustos'ta bir basın toplantısı düzenleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, yaşananları bir "çevre felaketi" olarak nitelendirdi.
Körfeze "çok farklı kaynaklardan kirlilik taşındığını" bunun önlenmesi ve denetlenmesinde yetki ve sorumluluğun "önemli kısmının" bakanlıklarda olduğunu vurgulayan Başkan Tugay, “Olayı politik söyleme çevirmek için çaba gösterenler olacaktır ama uzattığım el sıkılana kadar elimi havada tutmaya devam edeceğim” diye konuştu.
Tugay, "Körfez’imiz maalesef ağır bir kirlilik yükü altında ve bunun yarattığı sonuçları yaşıyoruz" diye ekledi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, "Grafikler, son 10 yılda problemin hızlı şekilde arttığını gösteriyor" dedi ve İZSU’nun Sasalı’daki ve Narlıdere’deki arıtma tesislerinin, bakanlık tarafınca "sürekli ve düzenli olarak" kontrol edildiğini söyledi.
Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nin 4. faz çalışmalarının devam ettiğini, gelecek Nisanda yapımının bitip hizmete alınacağını duyuran Büyükşehir Belediye Başkanı Tugay, Konak Çınarlı yağmur suyu ayrıştırma çalışmaları için 5 milyar 550 milyon liralık yatırımı 18 ay içinde yapacak şekilde planlama yapıldığını söyledi.
Cemil Tugay, İç Körfez’de "milyonlarca ton" çamurun birikmiş durumda olduğunu ancak belediyenin 50 bin metreküpe kadar temizlik yetkisi olduğunu söyledi.
Tugay, "Organize sanayi ve münferit sanayi atıklarını arıtan tesislerin yer yer yaşadığı problemlerle ilgili olarak tüm yetki Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nda" dedi.
Kurum: 'Sorumlular, görevdeyken Körfez için tek bir adım atmayanlardır'
Murat Kurum, Perşembe günü yaptığı açıklamanın devamında, Büyük Kanal Projesinde yağmur suyu ve kanalizasyon şebekesinin birleştirilmiş durumda olmasının İzmir Körfezini kirleten sorunlardan biri olduğunu söyledi.
Kurum ikinci sorunun, Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi'nin "verimli işletilememesi" olduğunu savundu.
"Bakanlık olarak; Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi düzgün işletilmediği için İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni defalarca uyardık. Son 5 senede 6 milyon liradan fazla tutarda, 13 ayrı ceza uyguladık" dedi.
Tesisten 23 Ağustos’ta aldıkları numune sonuçlarında katı madde değerinin "olması gereken limitin 4 katına" çıktığını söyleyen Kurum, tesise kapasitesinin üzerinde atıksu gönderildiğini iddia etti.
Murat Kurum sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün Körfez’de yaşanan, tam anlamıyla büyük bir çevre felaketidir. İzmir Körfezi’nin ekosistemi artık tamamen çökme noktasına gelmiştir; İzmir Körfezi ölmektedir.
"Bu güzelim denizin bu hale gelmesinin sorumluları; seçim meydanlarında 'İzmir Körfezi’nde yüzeceğiz' diyen ama görevdeyken Körfez için tek bir adım atmayanlardır."
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tugay: 'Sayın Bakan, bir muhalefet partisi il başkanı gibi basın toplantısı yaparak, yerel yönetimlerimizi hedef göstermektedir'
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Murat Kurum'un Perşembe günü İzmir'de yaptığı açıklamaların hem içeriğine hem de kendisi İzmir'de değilken yapılmasına tepki gösterdi.
Tugaylı, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı açıklamada, İzmir Körfezi’ndeki kirlilik probleminin "kolektif bir çalışma ile" düzeltilebileceğini söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:
"Ancak 22 yıldır bütün kuvvet ve kudreti kendinde toplamış bir iktidarın Çevre ve Şehircilikten sorumlu Sayın Bakanı, İzmir Körfezi’nin kıyısında bir muhalefet partisi il başkanı gibi basın toplantısı yaparak, yerel yönetimlerimizi hedef göstermektedir."
Tugay, Perşembe günü İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi kararıyla Sağlıklı Kentler Birliği toplantısında Türkiye’yi temsilen yurt dışında olacaklarının, "aylar öncesinden belli" olduğunu vurguladı ve şunları söyledi:
"Eğer bundan haberi yoksa kendisini bilgilendirenlerin doğruluğunu sorgulamalıdır. Eğer biliyor da bu toplantıyı İzmir’i temsilen yurtdışında olduğum bir güne denk getiriyorsa bu da manidardır."
Ne olmuştu?
20 Ağustos'ta İzmir'in Bayraklı ilçesinde sahile ölü balıklar vurmasının ardından körfezde deniz suyunun renginin kahverengi ve yeşile döndüğü bildirilmişti.
Sorun bir süre sonra Karşıyaka'ya ve Bostancı sahiline kadar yayılmıştı.
Konuyla ilgili inceleme başlatan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekipleri, kirliliğin gözlendiği su ve balıklardan numune almıştı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ekipleri denizde temizlik çalışması başlatmıştı.
Diğer yandan kirlilik kaynağının tespiti için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'nün çalışmalara başladığı, ilgili birimlerin denize dökülen derelerle atık su kaynaklarında incelemeler yapacağı açıklanmıştı.
Bakanlık 1 Eylül'de Murat Kurum'un, İzmir Körfezi Bilim Kurulu Heyeti'nin oluşturulması talimatını verdiğini açıklamış, Bakan Kurum ve Bilim Kurulu üyelerinin 5 Eylül'de balık ölümlerinin yaşandığı denizde incelemede bulunacaklarını duyurmuştu.
Müsilaj sorunuyla tanınan TÜBİTAK MARMARA Araştırma Gemisi'nin de İzmir Körfezi'nde araştırmalar yapacağı bildirilmişti.