Bu tabloda Bardella’nın rolünün büyük olduğu konusunda görüş birliği hakim. AP seçimleri sonrası Macron’un erken seçim kararı almasıyla, şimdi Bardella’nın Fransa'nın bir sonraki başbakanı olabileceği konuşuluyor.
Ancak Bardella’nın karşısında da yine ağırlıkla gençlerden oluşan bir kitle var. AP seçimlerinden sonra hemen her gün Fransa sokaklarında "faşizm karşıtı" gösteriler düzenleniyor. Fransa'nın başkenti Paris’in Cumhuriyet Meydanı’ndaki Marianne heykeline her akşam Bardella ve RN karşıtı yaratıcı yazılar, sloganlar yazılıyor.
Bu alanda toplanan gençler de yine sosyal medya sayesinde yayılan şarkı ve sloganlarla, argoya da başvurarak “Gençlik RN’ye karşı”, “Hepimiz anti-faşistiz” diye haykırıyor.
Destekçilerinin "kaptan" dediği Bardella, karşıtları tarafından ise isminin dışkı anlamına gelen sözcüğe benzetilmesiyle "Merdella" diye anılıyor.
İtalya göçmeni ailenin çocuğu
1995’te Paris’in hemen dışındaki Seine-Saint-Denis'te bir banliyöde doğan Jordan Bardella, İtalya asıllı bir ailenin tek çocuğu. Anne-babası Bardella henüz çok küçükken ayrılmış ve kendisi annesinin yaşadığı banliyöde büyümüş.
Çocukluğundan ve ağırlıkla Afrikalı göçmenlerin yaşadığı bu banliyöden söz ederken, annesi gibi işçi sınıfından insanların yaşadığı zorluklara ve kitlesel göçe vurgu yapıyor.
“Bu mahallelerde yaşayan birçok aile ve birçok insan gibi ben de şiddetle karşılaştım, annem geçim sıkıntısı çekti. Beni siyasete yönlendiren aciliyet duygusu hiçbir zaman yok olmadı” diyor.
Büyüdüğü banliyönün "İslamcı köktencilik ve kitlesel göç altında kaldığını, nüfus ikamesi yaşandığını" söylüyor.
Babasının yaşadığı ve kendisinin de çocukluğunun bir kısmını geçirdiği varlıklı Montmorency kasabasından ise daha az söz ediyor. Okuduğu özel Katolik okulu için de “Disiplin, otorite ve ebeveynlerin çocuklarını başarılı kılma arzusu vardı. Saint-Denis'te, öğretmenin kafasına sandalye yeme riskini taşımadığı tek lise burasıydı” diye konuşuyor.
16 yaşındayken, Marine Le Pen’i bir tartışmada izlemesi üzerine o zamanki adıyla Ulusal Cephe’ye yakınlaşmaya başlayan Bardella, 2012 seçimleri için Le Pen posterleri asmaya başlamış.
Birkaç yıl önce verdiği bir söyleşide "Ulusal Cephe'ye Marine Le Pen için katıldım; partiden çok onun için" diyordu.
Partinin kurucu ailesine yakınlığına, Marine Le Pen’in yeğeni Nolwenn Olivier ile birlikte olması da katkıda bulundu.
Bardella’nın partiye girmesiyle liderliğe ve başbakan adaylığına yükselmesi oldukça hızlı gelişti. Sorbonne Üniversitesi'ndeki coğrafya eğitimini yarım bırakarak 19 yaşında Île-de-France bölgesel meclis üyesi oldu.
2017'de Ulusal Cephe'nin sözcülüğüne ve gençlik kolunun ulusal direktörlüğüne geldi. 2019'da Avrupa Parlamentosu'na seçildi ve 2022'de Ulusal Birlik başkanı oldu.
Bardella ilgili analizlerde, bu yükselişte İtalya göçmeni bir ailenin çocuğu olarak bir banliyöde büyümüş olmasının etkili olduğunu, Ulusal Birlik’in bu unsuru siyasi kazanca dönüştürmeye çalıştığını savunanlar var.
Partinin imajını değiştirme çabası
Nitekim Jordan Bradella, Ulusal Birlik’in "Le Pen" soyadını taşımayan ilk lideri. Ulusal Cephe adıyla 1970’lerde kurulan partinin ilk lideri Jean-Marie Le Pen’in ırkçı, Holokost inkarcısı açıklamaları nedeniyle partiden uzaklaştırılması sonrası kızı Marine Le Pen’in yapmak istediği imaj değişikliği için Bardella’nın seçildiği yorumları yapılıyor.
‘Ulusal Cephe’nin şeytandan arındırılması’ diye anılan bu "normalleşme" sürecinde Marine Le Pen, babasının partisinin ismini de Ulusal Birlik olarak değiştirmişti. Şimdi de Jordan Bardella ile daha 'prezentabl', ılımlı ve güven verici bir imaj yaratmak istediği belirtiliyor.
Bardella parti üyelerine "gereksiz provokasyondan" kaçınmaları çağrısı yaparak Yahudi karşıtı söylemleri bastırmaya çalışsa da göç ve İslam karşıtlığı konusunda popülist, sert ifadelere başvurabiliyor. Seçim kampanyalarında ağırlıkla satın alma gücünü ve güvenliği artırma, göçü durdurma mesajlarını tekrarlıyor.
“Göç bizim kimliğimizi, güvenliğimizi, medeni değerlerimizi tehdit ediyor” diyor. "Ulusal güvenliğe tehdit oluşturan suçluları ve yabancı İslamcıları sınır dışı etme” vaatleri veriyor.
2022’de Ulusal Birlik lideri seçildiğinde Bardella sahneden, "İktidarı ele geçirmeye giden yolda bizimle gelin...Emmanuel Macron'un yerini alacağız" diyordu.
Bardella, Fransa'da 30 Haziran ve 7 Temmuz’da yapılacak genel seçimleri kazanırsa bu yolda ilk adımı atmış olabilir. Bu da, Fransa'da 2027’de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aşırı sağdan bir ismin Macron’un yerini alması ihtimalini artırabilir.