Türk Jinekolojik Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Fuat Demirkıran, Covid pandemisi nedeniyle kadınların hastaneye gitmekten çekindiğini ancak jinekolojik kanserlere yakalanma tehlikesinin arttığını söyledi. Prof. Dr. Demirkıran, dünyada yapılan çalışmalarda kadın kanserlerinde, özellikle meme kanserinde, erken tanı oranının pandemiyle beraber yarı yarıya düştüğünü belirterek, benzer bir durumun jinekolojik kanserler için de geçerli olduğunu söyledi.
Türk Jinekolojik Onkoloji Derneği ve İstanbul Üniversitesi- Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Jinekolojik Onkoloji Bilimdalı Başkanı Prof. Dr. Fuat Demirkıran, bu yıl Covid pandemisi nedeniyle kadın kanserlerinin erken teşhisinin büyük oranda azaldığına dikkat çekti.
Prof. Dr. Demirkıran, “Pandemi başladığında tüm dünyada olduğu gibi biz de Türk Jinekolojik Onkoloji Derneği olarak jinekolojik kanserlerin yönetiminde birtakım değişiklikler yapmak zorunda kaldık. Bazı kanser türlerinin gelişmesi daha yavaş olduğu için, (Covid nedeniyle) bunlarda tedaviyi kısmen geciktirdik. Başta yumurtalık kanseri olmak üzere, rahim ağzı kanseri gibi kanserlerin tedavisini ise aksatmadan devam ettirdik. Ama pandemi süresi uzayınca tedavi protokolleri de aksadı. Hastaların bir bölümü hastaneye gelmemeye başladı. Kontrole gelmeyen bir hasta grubu da oluştu. Dolayısıyla bu grupta tekrarlayan tümör tanıları gecikti. Hastalığa erken tanı koyma oranı da azaldı" dedi.
"Menopoz dönemindeki kadınlar için büyük tehlike"
Pandemi korkusuyla insanların hastane ortamına girmemeleri ya da hastaneye gelse bile tedavilerini geciktirdiğini belirten Prof. Dr. Demirkıran, özellikle menopoz dönemindeki kadınlar için çok önemli şu uyarıda bulundu:
“Biz, Türk Jinekolojik Onkoloji Derneği olarak özellikle menopoza giren kadınlarda çok anormal kanamalar olursa, ilişki sırasında kanama ya da karında, kasıklarda şişlik, ağrı veya ciddi beslenme bozuklukları gibi şikayetler olursa bir an önce hastaneye başvurmasını öneriyoruz. Tanıda gecikme olursa tedavideki başarı oranı da düşüyor. Dolayısıyla bu şikayetleri olan kadınların kadın kanserleri açısından söylüyorum, gecikmeden hastaneye ya da kendilerine en yakın sağlık merkezine başvurmaları çok önemli."
"Erken tanıda yüzde 50 azalma oldu"
Covid pandemisi boyunca dünyadaki önemli merkezlerden gelen çalışma sonuçlarına göre bir kısmı meme kanseri olmak üzere kadın kanserlerinin erken tanısında yüzde 50 oranında bir azalma olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Demirkıran, “Ülkemizde jinekolojik kanserler açısından böyle bir çalışmamız henüz yok ancak gözlemsel değerlendirme olarak bahsedersek Türkiye'deki jinekolojik onkoloji merkezlerinin bu konudaki izlenimleri de buna benzer şekilde. Erken tanı oranlarında gecikmeler görüyoruz" diye konuştu. Jinekolojik kanserlerde, rahim ağzı kanseri hariç, en büyük risk grubunun menopoz dönemindeki kadınlar olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Demirkıran sözlerini şöyle sürdürdü: "Yani daha çok, 40 yaş ve üstü dönemde görülüyor bu kanserler. Bizim hasta grubumuz postmenopozal dönem ya da menopoza yakın dönem kadınlar oluyor genellikle." (DHA)