Katerina Kurupkina, göğüs implantlarını ve dudak dolgularını çıkardı. Önce ve sonrasını gösteren fotoğraflar.
12 Nisan 2025 14:08
Güncelleme: 12 Nisan 2025 14:16
32 yaşındaki Ukraynalı blog yazarı ve beslenme uzmanı Katerina Kurupkina, silikonlarını çıkardığını sosyal medyadan duyurduğunda, bu açıklamanın bu kadar büyük bir etki yaratacağını hiç tahmin etmemişti.
Paylaştığı Instagram videosu 7,5 milyon izlenmeye ulaştı.
Genç kadın silikonlarını çıkarmayı düşünen kadınlardan "binlerce" mesaj aldığını söylüyor.
BBC Ukraynaca Servisi'ne konuşan Kurupkina, "Daha büyük göğüslere sahip olmanın beni daha mutlu, daha sağlıklı veya daha güzel yapmadığını yeni fark ettim" diyor.
Silikonlarını çıkarma kararınıysa, küçük kızının, "Annem gibi büyük göğüslere sahip olmak istiyorum" demesinden sonra verdi.
"Ona yanlış örnek olduğumu fark ettim" diyor.
Katerina yalnız değil.
Dünya çapında giderek daha fazla sayıda kadın göğüs implantlarını çıkarmayı seçiyor.
Peki neden?
Uluslararası Estetik Plastik Cerrahi Derneği (ISAPS) verilerine göre meme implantı çıkarma işlemleri veya diğer adıyla "meme eksplantları" 2019'dan bu yana yüzde 46,3 oranında arttı.
90'lar ve 2000'ler boyunca kozmetik cerrahi denince akla gelen meme büyütme ameliyatlarını yaptıranların sayısı da azalıyor.
Yalnızca 2022'den 2023 arasındaki bir yıllık dönemde yüzde 13 oranında daha az ameliyat yapıldı.
Uzmanlar, silikon çıkarmaya yönelimin temel nedeninin yine kozmetik olduğuna inanıyor.
"Daha küçük, daha doğal görünümlü göğüslere" doğru bir eğilim olduğunu söylüyorlar.
Amerikan Plastik Cerrahlar Derneği'nden (ASPS) Dr. Kristy Hamilton, "Kadınlar 2025 yılında, beş veya on yıl öncesine kıyasla farklı görünmek istiyorlar" diyor.
Hamilton ekliyor:
"90'larda ve 2000'lerde yerleştirdiğimiz implantlar genellikle çok büyüktü. Bugün, implant taktırmış kadınlar, meme küçültmeyi tercih edebiliyor. Ya da doğal meme dokularını yeterli görüyorlarsa, silikonu tamamen çıkarabiliyorlar."
Dr. Hamilton küçük göğüslerin moda olduğuna işaret ediyor.
Rio de Janeiro'daki Brezilya Plastik Cerrahlar Derneği (SBCP) Direktörü Dr. Bruno Herkenhoff da aynı fikirde.
Herkenhoff, büyütmeden daha fazla meme implantı çıkarma ameliyatı yaptığını söylüyor ve hastalarının artık "büyük göğüslerle özdeşleşmediğini" anlatıyor.
Brezilyalı doktor, implantların yenilenme zorunluluğu nedeniyle de kadınların bundan kaçındığına işaret ediyor.
Bu tür implantlar genellikle 10-20 yıl dayanıyor ve sonra cerrahi olarak çıkarılıp değiştirilmesi gerekiyor.
Dr Herkenhoff, ayrıca meme implantı hastalığı ve bağışıklık temelli komplikasyon olasılıklarının da kadınları implantlarını çıkarmaya veya göğüs büyütmeden tamamen kaçınmaya yönelttiğini belirtiyor.
Vücut silikona tepki verebiliyor. Eklem ağrısı, saç dökülmesi ve kilo alımı gibi semptomlar gelişebiliyor.
Uzmanlar, son derece nadir olsa da implantlarla kanser ilişkisine de işaret ediyor.
Katerina, kendi implantını çıkarma kararının bu olasılık nedeniyle "10'a katlandığını" söylüyor.
Dr. Hamilton ise "Kadınların implantlarını çıkarmaya yönelmesinin birincil sebebinin bu olduğunu düşünmüyorum. Bunun daha çok estetik bir değişim olduğuna inanıyorum" diyor.
Estetik cerrah Hamilton, göğüs implantı ameliyatlarındaki ilerlemenin, aynı zamanda göğüs implantı çıkarma eğilimini de tetiklediğini düşünüyor.
Eski tür implantların hareket kısıtladığını kaydederek, "Daha yeni teknikler, implantları kasın önüne yerleştiriyor ve bu da daha doğal sonuç veriyor" diyor.
Her iki uzman da doğal görünüm trendinin, göğüs büyüklüğünün de ötesine geçtiği tespitini dile getiriyor.
Benzer bir yönelimin, doğal burun ve yüz için de olduğu görüşündeler.
İki doktor da, botoks gibi ameliyatsız kozmetik prosedürlerin aşırı kullanımının doğal olmayan sonuçlara yol açabilmesinin de bu değişimde etkili olduğu görüşünde.
Dr. Hamilton, "Hepimiz çok fazla dolgu nedeniyle, doğallığın kaybolduğu örnekler gördük" diyor.
Dr. Herkenhoff da, "Birçok kişi aynı yüze sahip hale geldi. Şimdi hastalar abartısız, daha bağırmayan bir görünüm istiyor" diye ekliyor.
Dr. Hamilton, hastalarının çoğunun artık dolgulardan tamamen kaçındığını anlatıyor.
Sektörün dolgunun sık tekrarına yönelik reklamlarının ters teptiğini ekliyor:
"'Her üç ila altı ayda bir dolgu yaptırmanız gerekiyor' denmesinin, estetik sektörü kaynaklı bir yanlış yönlendirme olduğunu düşünüyorum. Ve bu insanların garip görünmeye başlaması nedeniyle ters tepti."
Dr. Kristy Hamilton, hastaların artık daha incelikli tedavilere yöneldiğini söylüyor.
Dr. Herkenhoff'a göre, popülerlik kazanan yeni prosedürler arasında, kolajen uyarımı listenin başlarında yer alıyor.
Kolajen, insan vücudunda kemiklerde, ciltte, kaslarda ve tendonlarda en bol bulunan proteindir. Ancak bunun seviyesi yaşla birlikte azalıyor.
Katerina da bu yeni doğal görünüm trendini benimsedi.
Göğüs implantlarını çıkardıktan sonra dudaklarını da doğal boyutlarına geri döndürdü.
Kırışıklıkları kapatmak için botoks kullanmayı bıraktı.
"Yaptıklarımın bir trend haline gelmesini ve kadınların artık görünümlerine takıntılı olmamasını hayal ediyorum" diyor.
BBC'ye konuşan kozmetik sektöründen üst düzey bir isim, sektörün de "doğal güzellik trendinin" kalıcı olduğu inancında olduğunu doğruluyor.
Ancak bu kişiye göre, "doğal görünümü sağlayan" ürünler revaçta olacak.
BBC'ye konuşan sektör yetkilisine göre, kozmetiğe yapılan harcamalar azalmayacak, doğal görünüm "illüzyonunu sağlayan" ürünler revaçta olacak.
2023'te yapılan bir araştırmaya göre, küresel güzellik pazarında perakende satışlar 2022'ye göre %10 artarak 446 milyar dolara çıktı.
Benzer şekilde, estetik cerrahlar da doğal görünüm trendinin, kozmetik prosedürlerin sonu anlamına gelmediği düşüncesindeler.
Dr. Hamilton, "Yüze sadece hacim ekleyen prosedürler yerine, kaldırma ve yeniden şekillendiren prosedürlere odaklanıyoruz" diyor.
Uluslararası Estetik Plastik Cerrahi Derneği istatistikleri, plastik cerrahların 2023'te dünya çapında 15,8 milyon cerrahi prosedür yaptığına işaret ediyor.
Bu 2022'ye göre yüzde 5,5'lik bir artışa karşılık geliyor.
Aynı dönemde cerrahi olmayan prosedürlerde de yaklaşık yüzde 2'lik bir artış görüldü.
© Tüm hakları saklıdır.