Antalya'da dünyaca ünlü Kaputaş Plajı'nı da içine alan ve tartışmalara yol açan Kaş-Kalkan bölünmüş yol projesi için verilen 'ÇED gerekli değildir' kararı, Antalya 2'nci İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi. Dava süreciyle ilgili bilgi veren Avukat Tuncay Koç 'ÇED gerekli değildir' kararının daha önce de iptal edildiğini hatırlattı.
TIKLAYIN: Kaputaş Plajı'ndan geçen otoyola "ÇED gerekli değildir" kararına iptal
Kaş ilçesi sınırlarında Karayolları 13'üncü Bölge Müdürlüğü tarafından 28,7 kilometre uzunluğunda iki gidiş, iki dönüş olmak üzere 4 şeritli bölünmüş yol olarak 'Kaş - Kalkan Yolu' yapılması planlanıyordu. Kaşlı 76 kişi, Kaş Kültür ve Tanıtma Derneği ile Peyzaj Mimarları Odası, Antalya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün karayolu projesine ilişkin verdiği 'ÇED Gerekli Değildir' kararını yargıya taşıdı. Davaya bakan Antalya 2'nci İdare Mahkemesi, 'ÇED gerekli değildir' karanının iptaline karar verdi.
Danıştayın bozması üzerine yeniden iptal
Avukat Tuncay Koç, daha önce alanın 2842 metrelik kısmında Kalkan Güney yamaçları 1'inci derece sit alanından geçen yol için izin veren Tabiat Varlıkları Kurulu kararına yönelik yürütmeyi durdurma kararı verildiğini ancak Danıştay 14'üncü Dairesi'nin bu kararı, bölgede keşif yapılması ve devamında yeni bir karar verilmesi gerekçesiyle bozduğunu hatırlattı.
Koç, “Bozma kararı üzerine bilirkişi heyeti ile alanda keşif yapılmış ve heyet raporu alınmış. Antalya 2'nci İdare Mahkemesi de bilirkişi raporuna dayanarak ÇED gerekli değildir kararını iptal etmiştir" dedi.
Lokal trafiğe etkisi az olacaktı
Bilirkişi raporunda ve mahkeme kararında geçen bazı gerekçeleri de anlatan Koç, "Planlanan yolun, Kaş-Kalkan başlangıç ve bitişli lokal trafiği ne ölçüde çekeceği incelendiğinde, mevcut güzergahtaki lokal trafiğin sadece yaklaşık yüzde 27'sinin yeni güzergaha saptırılacağı dolayısıyla, Kaş'tan Kalkan'a ya da Kalkan'dan Kaş'a seyahat edenlerin yaklaşık yüzde 73'ünün sahil yolunu kullanmaya devam edeceği, planlanan Kaş-Kalkan yolunun lokal trafikten ziyade transit trafiğe hizmet vereceği sonucuna ulaşıldı" dedi.
Yapılaşmanın sit alanına zararı göz ardı edildi
Proje içerisinde veya proje sonrasındaki muhtemel yapılaşma artışının doğal ve arkeolojik sit alanlarına baskısının irdelenmediğine dikkat çeken Koç, patlatma-yarma, iş makineleri ve yüksek tonajlı araçların geçişi sonucu vibrasyon etkisi, toz ve katı madde taşımını ile bu alanlardaki canlılara veya tarihi yapılara verilebilecek etkinin dikkate alınmadığını kaydetti.
Yaban hayatını doğrudan etkileyecekti
Koç, bölgedeki yabani hayvan türleri açısından da projenin önemli çevresel etkilerinin bulunduğunu, alternatif güzergah veya mevcut yolların iyileştirilmesiyle mevcut dokunun en az olumsuz etkiye maruz kalacak şekilde korunması adına yeterince araştırma yapılmadığını dile getirdi. 1'inci derece doğal sit alanında yapılması planlanan yolun 2842 metrelik kısmının koruma esaslarına uygunluğunu bozacağının da ortaya çıktığına işaret eden Koç, “Planlanan yolun Kalkan Güney Yamaçları 1'nci derece doğal sit alanının en uzun kenarından (yaklaşık 3 kilometre) geçerek deniz ve kara tarafını ikiye böldüğü, alanın doğal güzelliği, habitat ve yaban hayatı doğrudan etkileyeceği görüldü" dedi.
Likya orkidesinin yayılım alanı
Koç, “1'inci derece doğal sit alanında yer alan Likya Kaş orkidesi ve Kaputaş andız otu başta olmak üzere doğal hayata ve ayrıca yaban keçileri başta olmak üzere bölgede yaşayan kuş, yarasa, kirpi, yılan, kaplumbağa, tavşan, sincap gibi yaban hayvanlarına tehlike oluşturacağı, Likya Kaş orkidesinin yayıldığı 4 bölgenin kuzey tarafındaki 2 alanın sınırlandırıldığı gibi gerekçeler mahkeme kararında mevcuttur" diye konuştu.
Kaş'ın korunması herkesin görevi
Alanın tüm topoğrafyasını, coğrafi güzelliğini, doğal hayatı ve arkeolojik yapıları, tarımsal özelliği bozacak bu projenin bir daha gündeme alınmamasının Kaş halkının talebi olduğunu vurgulayan Koç, “Doğayı ve çevreyi koruyan, sürdürülebilir turizm ve geleneksel tarım ilkelerinden ödün vermeyen Kaş coğrafyasının korunması herkes için bir görevdir. Bu projeye dayalı olarak yapılan imar planları da iptal edilmelidir" dedi. (DHA)