12 Mart 2025 11:46
Güncelleme: 12 Mart 2025 11:58
Karar gazetesi yazarı Mehmet Ocaktan, "Kapalı rejimler hukuk değil itaat ister" başlıklı yazısında, "Kuşkusuz bugünle geçmiş arasında bir tek fark var; dünün bazı muktedirleri iktidarı kılıçla ele geçirmişlerdi, bugünün yöneticileri seçimle gelip otokratlaşıyorlar…" dedi.
Ocaktan, bugünkü yazısında şunları kaydetti:
"Bugün Türkiye dahil hemen bütün Müslüman ülkelerde hakim olan “kapalı rejim” anlayışı, her geçen gün daha da derinleşen ahlaki krizin de temel müsebbibidir.
Çünkü kapalı rejimlerde hiyerarşik sistemin tepesinde olan kişi, kendini ‘her şey’ olarak ilan ettiği için kimsenin konuşma yetkisi yoktur. Dolayısıyla devletin tepesindeki kutsallaştırılmış yüce varlığa, kimse ‘gözünün üstünde kaşın var’ deme gafletinde(!) bulunamaz, onun kutsallığına halel getirecek ve de gücüne ortaklık görüntüsü verecek bir davranışta bulunamaz. Mesela kulları arasında kendisinin özgür olduğunu sanan birisi, devletin kutsal yöneticisinin hoşlanmadığı bir yemeği övme gafletinde bulunursa, anında hesabı sorulur.
İşte tam da bu yüzden, bu tür kapalı rejimlerde en küçük meseleler bile zamanla büyük felaketlere yol açabilir.
Açık yüreklilikle itiraf etmek gerekirse, bugün Müslüman ülkelerde modern devletin asli unsuru olan kurumsal hukuki yapılar bulunmamaktadır. Doğal olarak devletin işleyişini sağlayan diğer kurumlar da ‘kapalı rejim’in tepesinde bulunan tek kişiye endeksli hale geldiği için adeta bir kabile devleti görüntüsü vermektedir. Haliyle böyle bir rejimde, kabilenin reisi kullarına ne tür lütuflarda bulunursa ya da hangi cezaları layık görürse, kul olarak ona sadece şükretmek düşer. Yaşadığımız yüzyılda böyle bir zihniyete yer olmadığını düşünenlerin, Türkiye ve diğer Müslüman ülkelere dikkatle bakmalarında yarar var.
Kabul etmesi hepimize zor gelse de ne yazık ki bugün Müslüman dünyada yaşanmakta olan krizin en açık tarifi; akli ve değersel bir tıkanmışlıktır. Kendisini ‘her şey’ olarak ilan eden devletin tepesindeki otokrat yöneticiler, etraflarında bir kutsiyet halesi oluşturarak kullarından koşulsuz itaat beklemektedirler. Çünkü geleneksel İslam kültüründen devraldıkları arızalı anlayış yüzünden kendilerini “Allah’ın yeryüzündeki halifesi” olarak görmektedirler.
Oysa “Allah’ın halifesi” adlandırması, Raşit halifeler dönemindeki anlayışla da taban tabana zıttır. Mesela Hz. Ebubekir, kendisine “Allah’ın halifesi” denilmesini reddetmiştir. Aynı şekilde Hz. Ömer de “Ben Allah’ın yeryüzündeki halifesi değilim” demiştir.
Talihsizlik şu ki günümüz Müslüman ülkelerinde hakim olan otokrat zihniyet, dini değerleri siyasi despotizmi meşrulaştırmak için bir araç olarak kullanmaktadırlar. Çünkü otokratlar çok iyi bilmektedirler ki özgür ve eleştirel düşünce, boyun eğmenin önündeki en büyük engeldir.
Aslında Müslüman dünyanın üzerine çöken bu despotik zihniyetin en bariz göstergesi, din vasıtasıyla ruhların köleleştirilmesidir.
Ancak bilmek gerekiyor ki dinin siyasal alana taşınması sadece bugünün meselesi değil, yüzyıllar içinde devralınan İslam siyaset geleneği de benzer arızaları içinde barındırmaktadır. Mesela bir siyaset dehası olan Muaviye, bilinçli bir şekilde dini siyasi alana taşıyarak iktidarını tahkim etmiştir. Muaviye’nin minberden Medine halkına söylediği şu sözler, dinin siyasi alana taşınmasının en önemli göstergesidir: “Sizin başınıza geçmem, sevginizi kazanarak değil, şu kılıcımla sizi dize getirerek oldu. Gönlüm size karşı İbn Ebi Kuhafe’nin (Abubekir’in) ve Ömer’in yolundan gitmek istiyor. Ama bundan hiç hoşlanmadım. Osman gibi yürümek istiyorum ama gönlüm bunu kabul etmedi. Beni en iyiniz görmeseniz bile, ben sizi en iyi yönetecek kişiyim.” (Muhammed Abid El-Cabiri, Arap Siyasal Aklı, s.282)
İşte Müslüman dünyanın bugünlere geliş hikayesinin en çarpıcı özeti bu… Kuşkusuz bugünle geçmiş arasında bir tek fark var; dünün bazı muktedirleri iktidarı kılıçla ele geçirmişlerdi, bugünün yöneticileri seçimle gelip otokratlaşıyorlar…"
Hatice (12) ve Resul (13) öyle bir icat yaptı ki… |
Günün öne çıkan haberleri...TIKLAYIN -Mehmet Y. Yılmaz | Silahları kim, nasıl teslim alacak? TIKLAYIN -Acun Ilıcalı'dan hakkındaki yasa dışı bahis soruşturmasıyla ilgili açıklama! TIKLAYIN - Hakem ve temsilci raporu ortaya çıktı: Okan Buruk Yasin Kol'a ne söyledi? |
© Tüm hakları saklıdır.