Karar yazarı İbrahim Kahveci, Türkiye'nin 2002-2020 yılları arasında oransal olarak dünyanın geri kalan ülkeleriyle büyümesini kıyasladığı bir yazı kaleme aldı. Türkiye'nin yapısal bir çöküşün içinde olduğunu dile getiren Kahveci "Yapısal çöküş yavaş olur ve kimse anlamaz. Ama oransal olarak geriler durursunuz. Tam da bugün Türkiye’nin yaşadığı gibi" dedi.
Türkiye'yi Gayri Safi Yurt içi Hasılaya (GSYH) oranla diğer ülkelerle kıyaslayan Kahveci şöyle yazdı:
"2002-2020 arasında Türkiye GSYH büyüklüğünü 240,2 milyar dolardan yüzde 200 artışla 720,1 milyar dolara yükseltti.
Rusya ise 345,5 milyar dolardan yüzde 330 büyüme ile 1 trilyon 483,5 milyar dolara çıkmış. Rusya ile ekonomik farkımız 1,44 kattan 2,06 kata yükselmiş.
Suudi Arabistan 189,6 milyar dolardan yüzde 270 büyüme ile 700,1 milyar dolara ulaşmış. S. Arabistan ise bizim yüzde 79’umuz olan ekonomik büyüklüğünü bizim yüzde 97,2’imize çıkarmış. Ve G-20 listesinde şu anda 19. sıraya düşmüş olan ülkemizin 20. sıraya düşmemesi için S. Arabistan’ın bizi geçmemesi gerekiyor.
Türkiye tarihinde karanlık dönemlerde dünya sıralamasında 19. sıraya düşerken, başarılı dönemlerinde de 16. sıraya yükselmiş. Ve şu anda 20. sıraya düşmemek için uğraşıyoruz.
9 Afrika ülkesi;
Burkina Faso, Mali, Zambia, Senegal, Uganda, Angola, Tanzanya, Gana, Kenya...
Bu ülkelerin toplam GSYH büyüklüğü 2002 yılında sadece 73 milyar 682 milyon dolar. Ve bugün: Yani 2020 yılında bu ülkelerin GSYH büyüklüğü artık 412 milyar 280 milyon dolar.
Bu ne demek?
Bu ülkeler 2002 yılında (Muhteşem AK Parti öncesi batmış Türkiye) ülkemizin yüzde 30,7’si bir ekonomik büyüklüğe sahiptiler. Artık bu 9 Afrika ülkesinin ekonomik büyüklüğü -muhteşem asrın iktidarımız sayesinde- Türkiye’nin yüzde 57,3’üne ulaşmış oldular.
Aradan geçen 18 yılda;
Türkiye yüzde 200 büyürken bu 9 Afrika ülkesi tam yüzde 460 büyüme göstermişler."
Kahveci Türkiye'nin yapısal bir çöküntüye girdiğini ifade ederek şöyle yazdı:
"Bu gidişle 20 yıl sonra Türkiye 1,4 trilyon dolar gelire ulaşabilir. Ama S. Arabistan 1,9 trilyon dolar ile bizi çoktan geçer.
Nasıl çöktüğümüzü ve emsallerimize göre gerilediğimizi şimdi anladınız mı? Yapısal çöküş yavaş olur ve kimse anlamaz. Ama oransal olarak geriler durursunuz. Tam da bugün Türkiye’nin yaşadığı gibi."
Yazının tamamı için tıklayın
