Gündem

Karar yazarı Ocaktan: Bahçeli'nin tek amacı Erdoğan'ı aday göstermek; DEM gerekli desteği vermezse 'Öcalan’ın Meclis’teki gölgesi' olma suçundan hakkında yasal işlem başlatılabilir

"Bunun için el de uzatılır, gerekirse kol da kırılır… Galiba bütün bu el uzatmaların, kayyum atamalarının önemli bir hedefi daha var. DEM'in, Cumhur İttifakı'nın yeni iktidar yürüyüşüne engel çıkarmadan uslu uslu durması…"

06 Kasım 2024 09:58

T24 Haber Merkezi

Karar yazarı Mehmet Ocaktan, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin partisinin grup toplantısında kullandığı "Devlette devamlılık ve siyasette istikrar için Recep Tayyip Erdoğan bize göre tek seçenektir. Eğer terör hayatımızdan söküp atılırsa, eğer enflasyon canavarına kesif bir darbe indirirse, Türkiye siyasi ve ekonomik istikrarın zirvesine çıkarsa Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bir kez daha seçilmesi doğal ve doğru bir tercih değil midir?" ifadelere değinerek, "Meğer Bahçeli'nin  amacı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın yeniden aday olabilmesinin önünü açmak için DEM'i hatta tutmak. Eğer DEM bu konuda gerekli desteği vermezse, Bahçeli'nin altını çizdiği gibi 'Öcalan'ın Meclis'teki gölgesi' olma suçundan başına bir takım yasal işler açılabilir." dedi.

Ocaktan'ın "Öcalan Meclis'e gelirse Erdoğan aday olabilir mi?" başlıklı köşe yazısının ilgili bölümü şöyle:

"Bahçeli'nin 1 Ekim'de Meclis açılışında DEM'lilere el uzatılmasıyla başlayan gösterinin tek bir amacı varmış, o da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın yeniden aday olabilmesinin önünü açmak için DEM'i hatta tutmak…

Aslında ilk günden bu çıkışın 'Kürt meselesi' ile kesinlikle bir ilgisinin olmadığı son derece açıktı ama biz her şeye rağmen imkansız bir rüyaya yatırım yapmaya devam ettik. Ama biliyoruz ki genellikle bütün rüyaların ömrü çok kısa sürüyor, neyse rüyası bile güzeldi…

Ancak garip olan şu ki hepimizin gözü önünde sergilenen tiyatroya rağmen, hala rüyadan uyanamayan bazı kesimlerin ve özellikle bir kısım Kürt entelijansiyasının, AK Parti-MHP koalisyonundan bir 'çözüm' beklentisi içinde olmalarıdır.

Esas itibariyle Bahçeli ilk günden bu yana ne yapmak istediğini, nasıl bir sonuç hedeflediğini çok iyi biliyordu, buna rağmen bazıları fazla coşkuya kapıldı.

İşte bu beklentilerinden çıkamayanları mutlu etmek için Bahçeli, bir kez daha 'Sözümün arkasındayım' diyerek yeni bir müjde daha veriyor ve "Terörist ele başı gelsin terörün bittiğini açıklasın" diyor.

Kuşkusuz bu ülkede barışın ve kardeşliğin tesisi için hepimiz 'Kürt meselesi'nin çözümü konusunda atılacak her adıma umutla bakıyoruz, beklentilere giriyoruz.

Hiç öyle hayale kapılmaya filan gerek yok. Bilelim ki AK Parti iktidarı ve küçük ortağının, 'çözüm', 'barış' ve de özgürlük gibi iktidara somut fayda sağlamayacak işlere ayıracak zamanı da enerjisi de yok… Onlar açısından memleketin bir tek sorunu var, o da mevcut iktidarın tahkim edilerek 2028'de ya da erken yapılacak bir seçimle salimen gelecek döneme taşınabilmesi.

Bunun için el de uzatılır, gerekirse kol da kırılır… Galiba bütün bu el uzatmaların, kayyum atamalarının önemli bir hedefi daha var. DEM'in, Cumhur İttifakı'nın yeni iktidar yürüyüşüne engel çıkarmadan uslu uslu durması…

Nitekim Bahçeli grup konuşmasında, DEM'e bu konuda çok net mesajlar verdi: 'Öcalan İmralı'da yatıyor, fakat DEM Parti'de 57 Öcalan gölgesinin Meclis'te olduğunu niye görmüyorsunuz?'

Yazının başında da ifade ettiğimiz gibi Bahçeli, ısrarla Erdoğan'ın bir kez daha seçilmesi gerektiğini söylüyor. Eğer DEM bu konuda gerekli desteği vermezse, Bahçeli'nin altını çizdiği gibi 'Öcalan'ın Meclis'teki gölgesi' olma suçundan başına bir takım yasal işler açılabilir.

Evet seyrettiğimiz tiyatro güzeldi ama AK Parti-MHP koalisyonunun unuttuğu bir şey var: Hiçbir güç Öcalan'ı Meclis'e getiremez ama denemek parayla değil…"