Gündem

Karar yazarı Oğur: Zamanında soruşturma açılsa bebekler şu an hayatta olabilirdi; İl Sağlık Müdürlüğü bazı tespitlerine rağmen neden harekete geçmedi?

"Soruşturma hızlı bir şekilde başlıyor ama çete üyelerinin telefonları dinlenirken suçlar işlenmeye yani bebekler ölmeye devam ediyor"

21 Ekim 2024 09:45

T24 Haber Merkezi

Karar yazarı Yıldıray Oğur,  Cimer'e 27 Mart 2023 tarihinde gelen bir ihbarla aydınlanmaya başlayan yenidoğan çetesi skandalı soruşturmasında bilgi veren İl Sağlık Müdürlüğü yetkilisinin ifadesinde olaya ilişkin bazı tespitlerin 2 ay öncesinde yapıldığını söylemesine ilişkin olarak, "Acaba bu tespitlere rağmen neden İl Sağlık Müdürlüğü Ocak ayında düğmeye basmadı? Ve yine acaba CİMER’e ihbarı yapanlar ile İl Sağlık Müdürlüğü’ndeki tespitleri yapanlar aynı kişiler miydi?" dedi.

Yıldıray Oğur, geçen haftalarda medyaya yansıyan ve büyük ses getiren yenidoğan çetesi skandalını köşesine taşıdı. 

"Soruşturma hızlı bir şekilde başlıyor ama çete üyelerinin telefonları dinlenirken suçlar işlenmeye yani bebekler ölmeye devam ediyor." diyen Oğur, " Eğer zamanında soruşturma yapılsa, hastaneler kapatılsa bebekler belki de yaşayabilirdi. Peki bütün bu gecikmenin sebebi neydi?" ifadelerini kullandı.

Oğur'un köşe yazısının ilgili bölümü şöyle:

" (27 Mart 2023 tarihinde yapılan cimer ihbarı) İhbarın hızlı bir şekilde dikkate alındığı görülüyor. İhbardan bir ay sonra 5 Mayıs 2023’de İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü, İstanbul Emniyeti Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne bir yazı göndererek konuyla ilgili soruşturma açılmasını istedi.

İddianameden soruşturmanın hızlı ilerlemesinde etkili olduğu anlaşılan İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Özel Hastanelerin denetiminden sorumlu birimin yetkilisi Doktor Malik Türkay Esin, 22 Mayıs 2023 günü Emniyet’e bilgi sahibi kişi olarak ifade verdi.

İfadeden Yenidoğan Çetesi’ni İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün CİMER’deki ihabrdan iki ay önce tespit ettiği anlaşılıyor:

'Ben halen İstanbul İl Sağlık Müdürlüğünde özel hastanelerin denetiminden sorumlu birimin yetkilisiyim. 2023 yılının Ocak ayında yapmış olduğumuz hastane denetimleri esnasında bazı özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde doldurulması gereken defterlerin doldurulmadığını gördüm. Ayrıca bebeklerin dosya üzerinde gösterilen sağlık durumları ile fiili sağlık durumlarının uyuşmadığını örneğin entübe olarak kayıtlı gösterilen bebeğin gayet sağlıklı ve nefes alabilir durumda olduğunu gördük. Durumu hastane yetkililerine sorduğumuzda az önce düzeldi gibi cevaplar aldık. Hatırladığım kadarıyla bu hastanele Zeytinburnunda bulunan Özel Santa Plus Hastanesi, Bayrampaşada bulunan Özel Baypark Hastanesi vardı. Ayrıca yine bu durumda olan başka hastanelerde vardı. Ancak şuanda isimlerini hatırlayamamakla birlikte evraklarını daha sonra size teslim edebilirim. Ben daha önceki tarihlerde 112 Acil Sağlık Başhekimliği yaptım. Burada görev yaparken kulağımıza 112 çalışanlarının para karşılığında hastaları sürekli aynı hastanelere yönlendirdiği duyumlarını alıyorduk. Özel hastanelerde görmüş olduğumuz durumlar ve kulağımıza gelen duyumlar üzerine denetimleri sıklaştırdık. Yapmış olduğumuz denetimlerde yoğun bakımdaki bebeklere ait tedavi dosyalarının günlük olarak doldurulmadığını, bazı tedavi şekillerinin bebeğin durumu ile uyumlu olmadığını tespit ettik. Bu konudaki tutanaklarımızın bir kısmını istenildiği takdirde ibraz edebiliriz. Ayrıca yaptığımız denetimler sırasında Özel Reyap Hastanesinde çalışan Fırat SARI isimli doktor ile Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalıştığı söylenen yenidoğan doktoru İlker GÖNEN’in birlikte özel hastane yönetimlerini ziyaret ederek sizin yenidoğan ünitenizdeki gelirinizi artırabiliriz, bu sayede SGK’dan yüksek ücret tahsil edebilirsiniz diyerek yenidoğan yoğun bakımlarını devraldıklarını ve buraların sürekli dolu kalmasını sağlayarak üst sınırdan SGK’dan ücret tahsil ettiklerini duyduk. Ayrıca anlaşma sağladıkları özel hastanelerin yoğun bakımlarına irtibat amacıyla bir sağlık personeli koydukları ve bu kişilerin yatak boşaldıkça 112’de anlaşmalı oldukları kişileri arayarak yoğun bakıma yeni hasta getirilmesini sağladıklarını ve bunun karşılığında da 112’de çalışan bu kişilere aylık hak ediş adı altında belli ödemeler yaptıklarını öğrendik. Burada yapılan işlemde bebekler yeni doğduğunda kısa süreli yada uzun süreli yoğun bakım ihtiyacı duymaktadır. Bebeğin doğduğu hastanede yoğun bakım yeterli sayıda yok ise başka bir hastanede yer bulmak üzere doktor 112 nakil birimini arar. Bebeğin durumunu bildirerek uygun bir yoğun bakım bulunmasını ister. Nakil birimindeki 112 görevlisi de ekranlarında kamu hastanelerinde boş yatak olup olmadıklarına bakar eğer yok ise özel hastaneler ile kurumun resmi ve kayıt altına alınan telefonundan arayarak boş yatak bulmaya çalışır. Ancak kulağımıza gelen duyumlarda 112 nakil birimi çalışanlarından bazılarının resmi kanaldan yapmaları gereken bu görüşmeyi kendi özel telefonları ile yaparak istedikleri hastaneye yönlendirerek çıkar sağladıkları ve yapmış oldukları usulsüzlüğü gizlemeye çalıştıklarını öğrendik. Bu duyumlardan sonra bu duyumlarla aynı nitelikte olan Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezinin 27.03.2023 tarih ve 2302695203 başvuru numaralı isimsiz ihbar İl Sağlık Müdürlüğüne geldi. Bizde bu durumu emniyete bildirme ihtiyacı hissettik.'

Bu ifadeyi okuyunca insanın aklına aynı şüphe düşüyor.

Acaba bu tespitlere rağmen neden İl Sağlık Müdürlüğü Ocak ayında düğmeye basmadı?

Ve yine acaba CİMER’e ihbarı yapanlar ile İl Sağlık Müdürlüğü’ndeki tespitleri yapanlar aynı kişiler miydi?

İddianameye göre savcılığın talimatıyla Haziran 2023’den itibaren başta doktor Fırat Sarı olmak üzere Yenidoğan Çetesi’nin mensupları hakkında telefon dinleme kararları çıkarıldı.

Yani ortada sadece bir grup yoldan çıkmış doktor ve hemşire yok. Özel hastaneler doğrudan gelirlerini artırmak için yenidoğan servislerini Fırat Sarı ve çetesine vermişler ve bu suça ortak olmuşlar.

İddianamede 19 hastanenin ve hastanelerin bağlı olduğu şirketin adı geçiyor.

Fakat işte tam da sorun burada başlıyor.

Soruşturma hızlı bir şekilde başlıyor ama çete üyelerinin telefonları dinlenirken suçlar işlenmeye yani bebekler ölmeye devam ediyor.

Bunu nereden anlıyoruz?

İddianamede maktul olarak geçen 10 bebeğin doğum tarihlerinden.

Bebeklerin biri hariç tamamı soruşturmanın başlamasından sonra, çete üyelerinin telefonları dinlenirken doğmuş, soruşturma sürerken de ölmüş.

Havanur (15 Ağustos 2023)

Michelle Nwando Opara (8 Mart 2023)

Öykü (28 Kasım 2023)

Ayaz (26 Kasım 2023)

Kaya (13 Kasım 2023)

Mive Serdarova (30 Ağustos 2023)

Melek (21 Haziran 2023)

Kerem (14 Ağustos 2023)

Roua Kadan ( 5 Temmuz 2023)

Maktul bebeklerden üçünün yabancı olduğu anlaşılıyor. (...)

27 Nisan 2024’e kadar çete üyelerinden hiçbiri tutuklanmadı.

Eğer zamanında soruşturma yapılsa, hastaneler kapatılsa Michelle Nwando ve diğer bebekler belki de yaşayabilirdi.

Peki bütün bu gecikmenin sebebi neydi?

İşte bu soruşturmada esas cevabının aranması gereken soru bu?"

Erdal Beşikçioğlu: Behzat Ç.’yi Etimesgutlularla çekeceğiz; bundan daha iyi bir ilçe tanıtımı olamaz