Katalonya Özerk Yönetimi Başkanı Carles Puigdemont, İspanya hükümetinin Katalonya özerk yönetimini feshetmeye ve Katalonya'yı doğrudan yönetmeye yönelik planlarını kabul etmeyeceklerini açıkladı.
Katalonya lideri, Madrid'in adımının Katalonya kurumlarına 1939-1975 yıllarındaki Franco diktatörlüğünden bu yana yapılan en kötü saldırı olduğunu söyledi. Franco döneminde Katalonya'nın bölgesel özerkliği elinden alınmıştı.
İspanya Başbakanı Mariano Rajoy dün, 1 Ekim'de bağımsızlık referandumu düzenleyen Katalonya özerk yönetiminin feshedilmesi için harekete geçme ve erken seçim çağrısı yapma kararı aldıklarını açıklamıştı.
Rajoy, Katalon yönetiminin eylemlerinin "yasalara aykırılık taşıdığını" belirterek, yönetimi doğrudan ele almak dışında başka seçeneklerinin kalmadığını belirtti.
Katalonya lideri Puigdemont ise, İspanya hükümetini diyalog çağrılarını reddederek, Katalanların demokratik taleplerine aykırı davranmakla da suçladı.
Puigdemont, Rajoy'un planlarına karşı atılacak adımı belirlemek üzere Katalonya parlamentosunu toplayacağını söyledi.
Avrupa'ya da İngilizce seslenen Puigdemont, Katalonya'da Avrupa Birliği değerlerinin risk altında olduğunu söyledi.
İspanya Dışişleri Bakan Alfonso Dastis, bugün BBC'ye yaptığı açıklamada, Katalanlardan, özerk yönetimin feshedilmesi durumunda Katalonya yönetiminin halka yapacağı çağrılara itibar etmemelerini istedi.
Dastis "Hükümet, istemeden de olsa yasal düzeni yeniden sağlamaya, anayasayı uygulamaya çalışıyor. Katalonya'da, bölgesel yasalara sadık kalarak, günlük işleri idare edecek bir yönetim oluşturacağız. Umarım hiçkimse özerk yönetimin yapacağı çağrıları dikkate almaz çünkü bunuyapmaya yasal hakları yok" dedi.
İspanya hükümetinin Katalonya özerk yönetimini feshetmeye yönelik harekete geçmesi, bağımsızlığa destek veren Katalanları sokağa döktü.
Barcelona polisi Cumartesi akşamı sokağa çıkan yaklaşık 450 bin kişinin "bağımsızlık" ve "özgürlük" sloganları attığını açıkladı.
Katalonya Parlamentosu Sözcüsü Carme Forcadell de merkezi yönetimin adımını "fiili darbe" olarak niteledi; "Bu, Avrupa Birliği üyesi bir ülkede yaşanan otoriter bir darbedir. Rajoy demokratik yollarla seçilmiş bir hükümete son vermeye çalışıyor" dedi.
İspanya Başbakanı Rajoy, Cumartesi sabah saatlerinde düzenlenen olağanüstü kabine toplantısının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Katalonya parlamentosunun feshedilmesine yönelik ise herhangi bir adım atılmayacağını söyledi.
İspanya başbakanı ayrıca bölgede "en kısa süre içerisinde" erken seçim yapılmasını istediklerini de ifade etti.
Kabine toplantısında alınan kararlar, İspanya Senatosu'nda onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek.
İspanyol hükümetinin aldığı bu karar, anayasanın 155'inci maddesine dayanıyor.
Anayasanın 155'inci maddesi, yarı özerk bölgelerde bir kriz durumunda ulusal hükümetin yönetimi doğrudan eline almasına olanak tanıyor.
İspanya hükümetinin, Katalonya ile ilgili aldığı bu kararla birlikte, ülkenin demokrasiye geçmesinden bu yana bu madde de ilk kez işletilmiş oldu.
Maddede, bir bölgesel yönetimin "İspanya'nın genel çıkarlarına ciddi bir tehdit oluşturacak şekilde davranması" halinde, merkezi hükümetin bu yönetimi "zorla yasalara uygun davranmasını sağlamak için gerekli önlemleri" almasına izin veriyor.
Katalonya'da 1 Ekim'deki bağımsızlık referandumunda seçmenlerin yüzde 42,3'ü oy kullanmış ve bunların yüzde 90,09'u bağımsızlığa destek vermişti.
İspanya polisi bazı oy merkezlerinde oy kullanmak isteyen Katalanları darp etmişti.